Milliyetçilik kavramı değişti mi?

Önceki yazılarımdan biraz farklı bir konu ama her zaman konuştuğumuz konular arasında bu da var. Eski yıllarda milliyetçilik bir gruba aitmiş gibi bir tutum vardı.
Sağcı–solcu hatırladınız mı? Şimdi bu gruplar yok oldu ve tutum tamamen değişti “Milliyetçilik” sağcı grubuna ait değil ya da “Kemalizm” solcu grubun değil. Böyle bir grup ayrıştırması da yok ve bunun sonucunda “Milliyetçilik” kavramı kendi tanımında kullanılıyor.

“Milletin birliğini, bağımsızlığını ve çıkarlarını her şeyin üstünde tutan bir düşünce akımıdır.”

Artık ayrıştırmaya gerek duymadan kendi tanımında birbirimize sarılabildiğimiz bir akım var.

Z kuşağı, alfa kuşağı veya yeni dünya görüşü bunu nasıl isimlendirirseniz o şekilde bir kolektif bilinç oluştu.

Muhafazakârlık, liberalizm, sosyalizm, sosyal demokrasi, komünizm günümüzde tüm bu terimlerin hepsinde değişim yaşandı.

İnsanlar görüşlerini sadece bir terimle ifade etmiyorlar artık. Herkes neyin ne olduğunu biraz olsun araştırmaya başladı bu da hala bir umut olduğunun göstergesi aslında. Körü körüne bir terim altında koyun gibi toplanmaktansa toplum olarak kolektif yararına hareket ediliyor. Sadece bir terim içine sığamayacak kadar büyük bir toplumuz aslında ve bunun farkına varıyoruz artık.

Bir eleştiri değil terimler ve anlamları ile kullanımı daha yaygınlaştı. Çabalasalar bu birliği oluşturamazlardı. Bunun en büyük nedenlerinden biri de insanların kişisel gelişimlerinin artması.
Kolektif bilinçten bahsediyorum ama okları kendimizden başkasına çevirmeye karşıyım. Genelde kişinin kendinden sorumlu olduğunu bilirim. Başkalarını göstererek bir yere varamayız kişi ilk önce kendini düzeltmeli, sonrası sonra…

Sonuç; kendini geliştiren toplum yararına olanı da olmayanı da görmeye başladı. Gözlüğünün camını temizleyen beyaz bulutları görebiliyor artık. Zamanla bu gözlüklerden de kurtuluruz ama şimdilik bir miyop olarak geleceği görmeye ihtiyacım-ız var.