Son yıllarda ülkemizde artan üniversite ve fakülte sayısı, eğitim sistemi üzerinde önemli etkiler yaratmaktadır. Görünen o ki, bu hızlı genişleme sadece işsizlik oranlarını artırmakla kalmıyor, aynı zamanda eğitim kalitesinde de düşüşlere yol açabiliyor. Bu hafta da bu konuyu köşemde irdelemek istedim ve bu sorunu 5 madde halinde kaleme aldım hadi göz atalım;

1. Eğitim Kalitesindeki Düşüş:

Gereğinden fazla üniversite ve fakülte açılması, öğrenci sayısındaki artışa paralel olarak eğitim kalitesinde düşüşe neden olabilir. Sınıfların kalabalık olması, öğrenci-öğretim elemanı iletişimini zorlaştırabilir ve bireysel öğrenci ihtiyaçlarına yeterince odaklanılamayabilir.

2. İşsizlik Oranlarının Artması:

Her yıl binlerce mezunun iş hayatına atılması, iş piyasasında aşırı rekabet yaratmaktadır. İş dünyasının taleplerine uygun donanıma sahip olmayan mezunlar, istihdam konusunda sıkıntı yaşayabilir. Niteliksiz işgücü artışı, işsizlik oranlarını yükseltebilir.

3. İstihdam Edilebilirlik Sorunu:

Gereksiz sayıda üniversite ve fakülte açılması, öğrencilere sadece diplomalarını kazandırmakla kalmayıp, aynı zamanda iş dünyasında gerçekten aranan becerilere ve bilgiye sahip olmalarını sağlama konusunda zorluk yaratabilir. Bu durum, işverenlerin mezunlara olan güvenini sarsabilir.

4. Eğitim Maliyetlerinde Artış:

Artan üniversite sayısı, eğitim maliyetlerinde de artışa neden olabilir. Bu durum, öğrencilerin eğitimlerini tamamlamak için daha fazla maliyetle karşılaşmalarına yol açabilir. Yüksek maliyetli eğitim, daha sonra öğrencilerin borç yükü altında kalmasına ve ekonomik zorluklarla karşılaşmasına sebep olabilir.

5. Branşlarda Dengesizlik:

Gereksiz sayıda üniversite açılması, belirli alanlarda fazla talep ve diğerlerinde ise az talep yaratabilir. Bu durum, bazı meslek alanlarında işsizlik sorunlarını artırabilirken, diğer alanlarda nitelikli eleman eksikliğine yol açabilir.

Sonuç olarak:

Gereğinden fazla üniversite ve fakülte açılması, işsizlik ve eğitim kalitesindeki düşüş gibi olumsuz etkileri beraberinde getirebilir. Bu durumu önlemek ve daha sürdürülebilir bir eğitim sistemi oluşturmak için, eğitim politikalarının ve planlamalarının dikkatlice ele alınması gerekmektedir. Nitelikli, talep gören ve istihdam edilebilir mezunlar yetiştirmek için dengeli bir eğitim stratejisi benimsemek önemlidir.