Bu acı dinmez!
Bundan 8 yıl önce kömür karası bir güne uyanmıştık. Cumhuriyet tarihinin en büyük maden faciasıydı yaşanan. Kimine göre bir avuç kömür, yitip gitti tam 301 ömür. O gün madenci el fenerinde ışık yerine acı süzüldü. Hafızalarımıza, yüreklerimize kazınan bu acıyı Allah ülkemize ve milletimize bir kez daha yaşatmasın...
Kimileri, “Bu işin doğasında ölüm var” der. Utanmadan, sıkılmadan. Dünyadaki örneklere bir bakın bakalım. Gerçekten işin aslı öyle mi, yoksa değil mi? İşçi güvenliğinin oldukça düşük olduğu ABD’ye bakın, Çin’e bakın. Türkiye’de taş kömürü üretiminde çalışan madencilerin ölüm oranına bakın, bir de Çin’e bakın.
Türkiye İstatistik Kurumu verilerinde uzun yıllar –son verileri görmedim- kazaların en çok arttığı sektörler sıralamasında madencilik sektörü birinciliği hiçbir sektöre bırakmadı. Niye? Güvenlik zafiyeti var. Peki, buna rağmen insanlar neden madencilik yapıyor da göz göre göre ölüme gidiyor? Cevabı gayet basit: Ekmek parası!
Türkiye’den sıklıkla yurtdışına heyetler gider. Birçok farklı alanda yurtdışına heyetler gönderildiğini duyarız. Bir heyet de Çin’e gidemedi mi yani, madencilerin hayatını kaybetmelerinin önüne nasıl geçilmiş, bir bakılamadı mı?
Gerçi bizim ülkemizde –sadece madencilik için söylemiyorum- bir yolu, ‘bir adamı’ bulunuyor, tedbirler ‘deliniyor’. İşi kitabına göre yapmamakta bizim üzerimize yok. Bunu bir de matah bir şey zannediyorlar ya, yazık!
Ülkemizi ve milletimizi yasa boğan bu faciada en büyük acıyı, hayatını kaybeden 301 madencinin yakınları yaşadı. Hayatını yitiren madencilerin aileleri aradan 8 yıl geçse de yaşadıkları acının dinmediğini söylüyor. Tabii tek söyledikleri bu değil. Adalet aradıklarını da söylüyorlar.
Paylaşılan bilgilere göre 8 yıl içerisinde 682 tazminat davası açıldı ve 309 milyon 442 bin TL maddi- manevi tazminat ödendiği ifade ediliyor. 194 ailenin ise tazminat alamadığı belirtiliyor. Öte yandan dava kapsamında tutuklu sanığın bulunmadığı da ifade ediliyor…
Bir medya kuruluşuna konuşan faciada hayatını kaybeden bir madencinin eşi, “Mücadelemizi verdik. Ama istediğimiz adaleti bulamadık. Her mahkemede önümüze engel koydular. Maalesef katiller dışarıda elini kolunu sallayarak geziyorlar. Biz 301 kişiyi kaybettik ama adaleti bulamadık” diyor.
Daha fazla söze gerek var mı?
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.