Sayın Genel Kurmay Başkanımızın geçen gün yaptığı konuşmayı izledik. Önemli bir bölümünü, Tesev'in hazırladığı ve Türk Silahlı Kuvvetlerinde İTAATÇILIK yerine İTİRAZCILIK'ın gelişmesinin istenildiği rapora ayırdı. Ne demek itaatçılık yerine itirazcılığın yer alması? TSK'nin emir kumanda zincirinde amirin verdiği emre uyup gereğini yapacak olan astın, bu emre itiraz ederek gereğini yapmaması demek.Bırakın askeri hayatta, sivil hayatta bile geçerli olma-yan, kurumları başarı-sızlığa iten bozguncu bir laf. Raporun detayına girmeyeceğim. Ben bu gün başka bir konuyu ele almak istiyorum.3TSK'nin itibar kaybetmesi, başarısız olması anlamına gelen bu raporu hazırlayan TESEV kim? Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etütler Vakfı'nın kısaltılmışı (TESEV)
TESEV 6.10.1994 tarihinde Bülent Eczacıbaşı tarafından kurulmuş, İlk yönetim kurulu ise İshak ALATON (başkan), Asaf Savaş AKAT, Vural AKIŞIK, Selim ALGUADİŞ, Erdoğan ALKİN, Ahmet DEMİREL, Bülent ECZACIBAŞI, Üstün ERGÜDER, Osman KAVALA, Hüsamettin KAVİ, Ümmühan KOLDAŞ, Oğuz ÖZERDEM, Ergun ÖZSUNAY, Can PAKER, Mete SAYICI isimli kişilerden oluşmuş. Halen TESEV'in yönetim kurulunda Can PAKER (başkan), İshak ALATON ve Mete SAYICI (başkan yardımcıları) Osman KAVALA, Vural AKIŞIK Selim ALGUADİŞ, Oğuz ÖZERDEM ve Yılmaz ARGÜDEN yönetim kurulu üyesi olarak görev yapıyorlar.

Ne yapıyor Tesev? Kısacası birçok oluşum için kamuoyu oluşturuyor. Konferans düzenliyor, rapor düzenliyor,kitap yayımlıyor. Ne tür konular derseniz, Türkiye'nin üniter yapısına çomak sokucu konular ilgi alanları. Ermeni ve Türk Konferansını düzenleyen Tesev, azınlık hakları, cemaat vakıfları, mahalli idareler, insan hakları,özgürlükler,bilgi edinme ve bunun gibi konular üzerinde yayınlar ve çalışmalar yapıyorlar.

TESEV çeşitli programlar şeklinde çalışma yapıyor.Kısaca bu program yöneticilerini tanıyalım. .Dış Politika Programı Direktörü Mensur AKGÜN, Yönetim Koordinatöre Ayşe YIRCALI. Demokratikleşme Programı Direktörü ETYEN MAHÇUPYAN Yönetim Kurulu Başkanı Can Paker, aynı zamanda Açık Toplum Vakfı Danışma Kurulu Başkanı.Yine yönetim kurulu üyesi Osman Kavala, Açık Toplum Enstitüsü Türkiye İrtibat Ofisi danışma kurulu üyesi,Oğuz Özerdem ise Açık Radyo'nun kurucu ortağı ,Açık Toplum Vakfı'nın danışma kurulu üyesi.

Peki adı AÇIK ile başlayan, radyo, toplum, enstitü, vakıf gibi kelimelerle biten kuruluş kim? Merkezi Londra'da bulunan Açık Toplum Enstitüsü, SOROS Vakıfları Ağı'nın bir parçası. Altmışa yakın ülkede çalışan Açık Toplum Enstitüsü (Open Society Institute), Türkiye Temsilciliği aracılığıyla ülkemizdeki sivil toplum kuruluşları ve üniversiteler ile yakından çalışıyor.Açık radyo, Açık Toplum Vakfı ve Açık Toplum Enstitüsü Türkiye Temsilciliği şeklinde örgütlenmiş.George SOROS tarafından kurulmuş olan enstitü, 60 civarında ülkede örgütlenmiş ve finansmanı SOROS vakfı tarafından karşılanıyor.
TESEV'in Başkanı Can Paker, AKSİYON Dergisinin 616 no.lu sayısında verdiği röportajda; Tesev'in giderlerinin % 40'nın iş adamlarından alınan bağışlarla, % 60 'nın ise Açık Toplum Vakfı, bazı Alman Vakıfları, ABden bazı ülkelerin proje bazında verdiği destek ile karşılandığını belirtiyor.
George SOROS' UN kimliğini sanıyorum bilmeyen yok. 1930''da Macaristan''da doğan ünlü spekülatör George Soros, delikanlılığa geçiş yıllarını o sıralar Nazi işgali altında bulunan ülkesinde karaborsacılık yaparak geçirir.

16 yaşına geldiğinde, kendi iddiasına göre Macaristan Sovyet işgali altına girmiş olduğundan, Londra''ya kaçar. Ancak, asıl sebep farklıdır: Sovyetler, yakaladıkları bütün üst düzey Nazi işbirlikçilerini asmaktadır ve Soros ailesi de bu işbirlikçilerden biridir. Asılmaktan kurtulmak için Sovyet askeri istihbaratı GRU ile ve sonradan KGB adını alacak NKVD ile yeni bir işbirliği yapar.
Soros, ilk Açık Toplum Enstitülerini 1984''te Macaristan''da ve 1987''de SSCB''de (bu ülkeler henüz komünist iken) kurar.

Bu arada, aynı enstitüyü 1986''da Komünist Çin''de kurmaya kalkışmış ve başarılı da olmuştur.
Komünist veya komünist ajanı olmayan bir Batılı işadamının bu tür kuruluşları harekete geçirmesi asla mümkün olamayacağına göre Soros kimdir? İçlerinde faaliyet gösterdiği Komünist rejimler veya diğer otoriter rejimler (Güney Afrika gibi) Soros''u neden ortadan kaldırmamışlar, hatta açık ya da kapalı desteklemişlerdir? Bunun cevabı artık bilinmektedir:

Zira Yahudi asıllı Soros ailesi Macaristan''daki faaliyetlerinden itibaren, bilerek veya bilmeyerek, beynelmilel Siyonizm''in "Tek Dünya Devleti" idealine hizmet etmişti.1983 sonlarında, ABD Kongresi''nin onayıyla, finansörleri arasında Soros''un da bulunduğu NED (National Endowment for Democracy-Ulusal Demokrasi Fonu) kurulur. Amacı, "demokrasiyi yerleştirme" görüntüsü arkasında "ülkelerin karıştırılması operasyonları"nı düzenlemektir.

İşte Tesev'i böyle bir kişi finanse ediyor. Ve Tesev Türk Silahlı Kuvvetlerine İTAATÇI değil İTİRAZCI olun diye rapor yazıyor.

Gelelim ETYEN MAHÇUPYAN'a. Mahçupyan, Tesev'in Demokratikleşme Program Direktörlüğü'nü yapıyor. Yani Tesev'in içinde bir programın yöneticisi. Aynı zamanda Zaman Gazetesi'nin köşe yazarı. Zaman Gazetesindeki köşe yazılarının sadece başlıkları bile, kurulan tezgâhı tüm açıklığı ile ortaya koyuyor. Örnek sunalım. "Bu cumhuriyet artık bir nostalji.02.10.2006", "Vatandaşı hazmedemeyen cumhuriyet olur mu? 01.02.2006", "Farklı bir adım atma zamanı 25.09.2006", "Demokratik bir tür tutarsızlık mı? 08.09.2006"  ZAMAN GAZETESİ'NİN ise Etyen Mahçupyan, Elif Şafak gibi kişileri sahiplendiği açıktır.

Bu tespitten sonra dönüp şöyle bir kez daha bakalım. Tesev Bir Türk Vakfı. Finansmanını Soros yapıyor. Soros Siyonizm'e adamış kendini. Tesev demokrasi adına TSK mensuplarına baş kaldırın diyor. Mahçupyan Tesev'in fikir babalarından. Zaman Gazetesi, Müslüman halka hitap eden bir gazete. Mahçupyan bu gazetedeki köşesinden "Cumhuriyet artık bir nostalji" diyor. Hedef belli değil mi? Cumhuriyeti yıkmak istiyoruz, önünde tek engel Türk Silahlı kuvvetleri, öyleyse çeşitli kılıflarla TSK'yı güçsüz kılalım. Sonrası kolay. Cumhuriyeti de yıkarsın, Ermenistan'a toprak da verirsin, Kürdistan'ı da kurarsın. Bunları yaparken de Müslümanları kullanırsın. Taşlar yerli yerine oturuyor değil mi?