1985 yılında Mevlana Caddesi üzerinde yıkılan İş Bankası'nın hemen yanında bulunan  Yeni Konya Gazetesi'nde 'KIRIMCI' olarak işe başladığım gün dünyalar benim olmuştu.

Çünkü gerçekten Gazeteciliğin ne kadar önemli bir meslek olduğunu hep duyardım ve merak ederdim. Ama gazetelerin haber servislerine girebilmek, haber yazabilmek benim için hayal ötesi bir şeydi.

Kırımcılık mesleği benim için belki de ilerleyen yaşıma rağmen yeni bir hayata Merhaba demenin ilk adımı olacaktı. Bunun bilincinde idim ve ne kırımcılığı ne gazetelerin diğer meslek kollarını hiçbir zaman hafife almadım.

Hafife almamanın semeresini de fazlası ile gördüm. 2003 yılında yaptığım 'Esrarengiz Cinayet' başlıklı bir haberin küpürü sayesinde 14 yıldır bilinmeyen bir cinayet olayının aydınlatılmasına vesile olduğum için  bir kez daha mutlu oldum.

Doğan Haber Ajansından dostlarım İsmail ve Hasan beni sabah erken saatlerde arayarak, "Ali Sait abi seni bir kez daha tebrik ediyoruz.

Senin 22 Haziran 2003 tarihinde yaptığın, 'Esrarengiz Cinayet' başlıklı bir haberin küpürü, 14 yıllık cinayetin aydınlatılmasına vesile oldu" deyince bir anda şok olmuştum.

Haberin küpürünün fotoğrafını görünce olayı çok iyi hatırlamıştım. Beyşehir yolu üzerinde darp edilerek öldürülmüş olarak bulunan ve kimliği belirlenemeyen bir kadın cinayetinin haberini yapmıştım.

Yıllar sonra Çumra Cumhuriyet Savcılığına yapılan bir ihbar üzerine harekete geçen Konya Cinayet Masası Ekipleri benim haberin küpüründen yola çıkarak 14 yıllık bir sır cinayeti aydınlığa kavuşturmuştu. Kendilerini bu konuda gerçekten yürekten kutluyorum.

Bir çoğunu yakından tanıdığım polis memuru arkadaşlar büyük bir başarıya daha imza atmışlardı.

Hoş benim haberin küpürü olmasa da Cinayet Masası Ekipleri şimdiye kadar olduğu gibi bu olayı da bir şekilde aydınlatırdı. Buna gerçekten inancım tam. Benim haberin küpürü belki biraz hızlandırdı hepsi o kadar.

Yıllarca sır olarak kalan bir cinayetin aydınlatılmasına vesile olan haberin küpürü gerek sosyal medyada gerek basında yer almasının ardından yüzlerce dostum arayarak tebrik etmesi beni ayrıca mutlu etmişti.

Burada haberin üzerinde kesinlikle durmak istemiyorum bu tamamen Adli makamlara intikal eden bir olay.

O zamanlar üzülmüştüm. Çünkü uzun bir beklemeden sonra genç kadının yakını çıkmayınca Kimsesizler Mezarlığı'na defnedilmişti. Rabbim rahmet eylesin sevenlerinin başı sağ olsun.

22 Haziran 2003 tarihinde Merhaba Gazetesi'nde yayınlanan haberin küpürü bir gün sonra tüm Ulusal Televizyon kanallarının haberlerinde ve yaygın gazetelerin bazılarının birinci sayfasında olmak üzere bir çoğunda, "Gazete küpürü cinayeti aydınlattı' başlığı altında yayınlanmıştı.

Küpürün altındaki benim imzamı bile kesmeden yayınlamaları ile mesleğimle ne kadar gurur duyduysam ekranlarda benim ismimi göstermemek ve adımdan bahsetmemek için büyük çaba harcayan bir televizyon kanalına ve sözde 30 yıllık dostuma(!) da o kadar kırılmıştım.

Ama hiç önemli değil. Şunu bir kez daha anladım ki yıllar geçse de ne ben mesleğimi ne de mesleğim beni kesinlikle BI-RAK-MA-YA-CA-ĞIZ

Her zaman söyledim bir kez daha söylüyorum, Ben mesleğimi seviyorum ve ömrüm yettiği sürece de severek devam ettireceğim.

Buradan şu anda muhabirlik yapan arkadaşlara seslenmek istiyorum, " Hiçbir haberi hafife almayın. Gittiğiniz her haberin ayrıntısını iyi araştırın. Çünkü gerçek haber detaylarda gizlidir. Bunu unutmayın.

Ayrıca bakın imkanınız var yaptığınız her haberin arşivini tutun. Fotoğraflarını saklayın.

Ama benim başıma o televizyon kanalında geldiği gibi arşivinizin yer aldığı Hard Diskleri iyi saklayın sakın çaldırmayın…

Yazımın sonunda böylesine önemli bir olayı bir haber küpüründen yola çıkarak kısa sürede büyük bir başarı ile çözülmesi için gerekli çalışmaları başlatan Konya Emniyet Müdürümüz Şükrü Yaman bey başta olmak üzere Asayiş Şube Müdürlüğü, Cinayet Büro Amirliği Ekipleri ve olayın çözülmesinin her aşamasında görev yapan tüm güvenlik güçleri arkadaşlarımı yürekten kutluyorum.

İyi ki sizin gibi başarılı arkadaşlar Konya'da görev yapıyor…

Böyle olayların bir daha yaşanmaması ve haberlerin bir daha yapılmaması umudu ile kalın sağlıcakla.