Ali Sait Öğe

Ali Sait Öğe

Bir yaprak daha düştü sessizce…

Bir yaprak daha düştü sessizce…

Evet, bir yaprak daha sessizce dalından kopup savruldu gitti fani alemden baki aleme… Ve bir kez daha yüreklerimize bir hüzün bıraktı bu gidiş.

Ahırlı ilçemizin sevilen isimlerinden Mehmet Yıldırım amca… Nam-ı diğer Muhasip Mehmet’in gidişi idi bu kez yüreklere ölüm denen o acıyı salan.

Ahırlı’ya ne zaman gitsem o gülen yüzünü görmeden, bir çayını içmeden sakalını sıvazlayıp hasbihal etmeden dönmezdim.

Hani türkülere konu olan, ‘8 köşe kasketi ile’ bir tabir var ya… İşte kafasında o kasketi ile ağzında yıllardır bırakamadığı cıgarası ile bir babacandı Mehmet amca…

Belli etmemeye çalışsa da; Ak düşen saçları ile yüzündeki çizgilere vuran gönlündeki hüzünleri ile yılların verdiği yükü taşımaktan yorulan omuzları ile bir sabır ağacıydı…

Çivisinden boyasına, kömüründen tüpüne, kazmasından küreğine, nalburiye alanında aklınıza ne gelirse bulabileceğiniz bir iş yeri vardı.

En son gittiğimde çarşı içinde ki işyerinin kapalı olduğunu görünce içim bir tuhaf olmuştu. “Ya Mehmet amca nereye gitti dükkanı niye kapalı” diye sorduğumda, dükkanını arka tarafta bulunan depoya taşıdığını söylediler.

Hemen yanına gittim. Her zamanki gibiydi. Kafasında hafif yana kaymış kara kasketi, elinde cıgarası, aklaşmış sakallarını hafiften sarartan cigarasının bıraktığı izler, sobasının üzerinde fokurdayan çaydanlığı ile biraz hüzünlü görmüştüm.

‘Mehmet amca burada ne işin var orası en azından kalabalıktı geleni gideni görürdün canın sıkılmazdı’ dediğimde yüreğindekileri birkaç satır ile döküvermişti;

“Aman hay Ali’m yoruldum artık, kafam kaldırmıyor. Son günlerde de biraz keyfim yok burada biraz kafamı dinliyorum, biraz vakit geçiriyorum. Bundan sonra benim yapacağım başka ne kaldı ki” diyerek geçiştirmişti.

Mehmet amca belki birkaç satır ile geçiştirmeye çalıştığı yaşadıklarını aslında bir ömre sığdırmıştı.

Daha öncede ifade etmiştim Ahırlılılar Derneği’nden ne zaman bir mesaj gelse bir acı haberin olduğunu tahmin ederdim.

Son gelen mesajda aynı hüznü bırakmıştı yüreğime. ‘Muhasip Mehmet Yıldırım Vefat etti. Cenazesi yarın öğlen Ahırlı’dan kaldırılacak’ Ne kadar basit değil mi? Koskoca bir ömrün ardından birkaç kelime ile mesaja dökülen koca bir hayatın birkaç satırlık özeti…

Kısa süre önce kaldırıldığı hastanede durumunun biraz ağır olduğunu öğrenmiştim. Ve o zaman yüreğim burkulmuştu. İnşallah iyi olacak diye dua etmiştim. Ancak olmadı.

Ve Mehmet amca iyisiyle, kötüsüyle, acısıyla tatlısıyla geçirdiği ömrünü Rabbimin verdiği vadenin dolması ile tamamlamıştı.

Allah’ım Rahmetini bol eylesin, Ahırlı’da sevip saydığım ve tanımakla çok mutlu olduğum isimlerden birisini daha kaybetmenin hüznünü yaşıyorum.

Evet, bir yaprak daha sessizce dalından kopup savruldu gitti fani alemden baki aleme… Ve bir kez daha yüreklerimize bir hüzün bıraktı bu gidiş.

‘Baki kalan bu kubbede bir hoş seda imiş’ Başkalarını bilmem ama Mehmet amca benim yüreğimde hoş bir seda bırakmıştı. Her zaman özleyeceğim ve şimdiye kadar kaybettiklerimiz ile birlikte dualarımın arasında hep var olacak Mehmet amca…

Bir kez daha Muhasip Mehmet Yıldırım’a Cenabı Hak’tan Rahmet geride bıraktığı ailesi ve tüm sevenlerine sabırlar dilerim. Kabrin Cennet Bahçesi Peygamberimiz (SAV) komşun olsun inşallah Mehmet amca…

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ali Sait Öğe Arşivi
SON YAZILAR