TEMA Vakfı, 17–30 Kasım Erozyonla Mücadele Haftası kapsamında “Toprak Yoksa Su, Su Yoksa Gıda Yok” söylemiyle, toprağın su, gıda ve iklimle olan hayati bağını gözler önüne serdi. Vakıf, her yıl düzenlenen etkinliklerle toplumda farkındalık yaratmayı hedeflerken; çevrim içi seminerler, toprak yürüyüşleri, stant çalışmaları ve eğitim sunumlarıyla erozyonun önlenmesi gerektiğini vurguluyor.

Dünyada her saniye 1,26 ton, yani yaklaşık 42 kamyon dolusu verimli toprağın kaybolduğunu belirten TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, “500 yılda oluşan toprak, sadece 16 yılda kayboluyor. Toprağı korumak, yalnızca tarım için değil; suyun döngüsü, gıdanın sürekliliği ve iklimin dengesi için de kritik öneme sahip” dedi.

Ataç, toprak kaybının tarım verimliliğini düşürdüğünü ve su kaynaklarını azalttığını belirtirken, iklim değişikliğinin de kuraklık ve erozyonu artırdığını dile getirdi. Son 30 yılda dünyadaki kurak alanların hızla genişlediğini ve Türkiye’de toprakların yaklaşık Konya büyüklüğünde bir bölümünün artık kurak bir iklime sahip olduğunu ifade etti.

2050 yılına gelindiğinde toprakların yüzde 90’ının zarar görebileceğini ve gıdaya olan talebin yüzde 50 artacağını belirten Ataç, çözümün merkezinde toprağın yer aldığını vurguladı: “Toprak, karbonu depolayarak iklim krizinin etkilerini azaltıyor, yağışları biriktiriyor ve su kaynaklarını besliyor. Sağlıklı topraklar, artan verimle birlikte bereketi büyütüyor. Geleceğin suyu, gıdası ve iklimi için toprağa sahip çıkmak zorundayız.”

TEMA Vakfı, Erozyonla Mücadele Haftası’nda toplumu bilinçlendirme çalışmalarını artırarak, sürdürülebilir bir gelecek için toprak koruma bilincini yaygınlaştırmayı sürdürüyor.