Sırların Sırrı
Hayale ulaşmak çok kolay aslında güzel okurlarım,sadece biraz cesarete ihtiyacımız var ,tohumun kabuğunu kırmasına ihtiyacı var .Tohum kabuğunu kırabildiği zaman çiçeğe dönüşebilecek yeter ki önce kabuğunu kırabilsin işte o zaman hayallerimize ulaşmak çok kolay olacak.
Tohum ileride ne olacağını bilmez hatta ona sen ileride çiçek olacaksın dense bile buna inanmaz.Aynı Yusuf Peygamberin kuyudayken bir gün sultan olacağından haberi olmadığı gibi, bütün peygamberler için düşünebiliriz bunu .Ve sizlerin de bu dünyaya gelme göreviniz neyse er geç ona dönüşeceksiniz.Hayat sizi oraya doğru yönlendirecek ve oraya doğru gideceksiniz tek bir şeye ihtiyacımız var güzel okurlarım ,kabuğumuzu kırmaya.Yani bizim hayatta ben dediğimiz şeyler var ya; Öğretmenim ,doktorum, anneyim, babayım ben diye tanımladığımız şeyler aslında onlar. Ben değil onlar Bizim Sıfatlarımız ,onlar bizi koruyan kabuklarımız onlar olmazsa yaşayamayız yani işte memleketin neresi ,ismin nedir,doğum tarihin ne bunları bilmeden yaşayamayız ama bunlar sen değilsin ,ben değilim onlar bizi koruyan kabuktur.Ama bu kabuğun içerisinde inci gibi mükemmel değerli bir tohum var ve o tohumun korunması gerekiyor o tohumun korunması içinde kabuğa ihtiyacı var .Ama bir gün o kabuğu kıracak cesareti gösterebilme ihtiyacımızda var.Gerçekten tohumun çiçekten hiç haberi yoktur ve tohum güvenlidir kendisini güvende hisseder,yeri sağlamdır,rahattır fakat bir gün o kabuğu kırabilme cesaretini gösterebilme ihtiyacımız var,evet gerçekten tohumun çiçekten hiç haberi yoktur ve tohum güvenlidir.
Bir gün toprağın içine atılacak sıcaktan çatlayacak dayanılmaz bir hale gelecek ve sonra kabuğunu kırmaya başlayacak,ama tohum güvendeyken o hayat yolculuğu tehlikeli görünüyordu tohum kabuğunu kırıp filizlenmeye başladığı zaman toprakla mücadele edecek ,taşla,kayayla,rüzgarla ,oysa tohumken sert ve güvende ama filiz olunca narin ve güvende değil ama hayat yolculuğu böyle bir şey işte güzel okurlarım hepimizin hayatı da böyle bir şey.
Eğer bugün sultan olmak istiyorsak ,yada kral olmak istiyorsak yani bir gün hayallerimize ulaşmak istiyorsak güvende olan limandan çıkıp o kabuğumuzu kırıp filize dönüşmeye çiçeğe dönüşmeye ihtiyacımız var ve o yolculukta zordur.ama istense de istenmese de o kabuk kırılacak ve filize dönüşecek büyümeye başlayacaktır.Tohumun kabuğunu kırması ve ışığa doğru yolculuğa başlamasıyla hayat başlar yol çetindir zordur ve aşağıya doğru gitmesi gerekiyordur bunun için birisinin rehberlik etmesi şart değildir.Hayat bir nehir gibidir er ya da geç okyanusa ulaşacak birileri ona yol gösterse de, göstermese de.Nehir er yada geç okyanusa ulaşacak ve tohum er yada geç kabuğunu kıracak çiçeğe dönüşecek yada bir ağaca dönüşecek.
Aslında hepimiz için durum böyle Yusuf Peygamber sultan olabilmesi için kuyuya atılması gerekiyor,zindana atılması gerekiyor çünkü sultan olacak bir gün. O ağaca dönüşecek ve oradan meyve vermeye başlayacak ve sen de güzel okurum bu dünyadaki görevin neyse ,rolün neyse er yada geç ona doğru ulaşacaksın.Birileri sana yol gösterse de göstermese de.Tek bir şeye ihtiyacımız var Cesarete,kendi egomuzdan kurtulmaya kendi kabuğumuzdan çıkmaya .sonra çiçeğe hatta ağaca dönüşeceğiz ve tüm bunlar tohumdan daha değerli ama ne olacağını bilmediği için korkulur ,hatta ağaç olunca milyonlarca tohum verilebilinir ,kabuğu kırma cesaretini gösterebildikten sonra tohumu o zaman kendisinin milyonlarca tohum üretecek bir ağaca dönüşebilir,ama o ne olduğunu bilmiyor ve kabuktan çıkma cesaretini bulamıyor fakat tohum olarak kalırsak bir gün tavuğun biri gelip yiyebilir o tohumu. Ve tohum hiç hayata başlamadan kaybolur gider. Sen de, ben de bu tohumu kırdığımız zaman nasıl bir ağaca dönüşeceğimizden haberimiz yoktur.ama kesin olan bir şey var şu olduğumuz halimizden binlerce milyon on binlerce kat daha düzenli bir hale dönüşeceği kesin. Tek bir şeye ihtiyacımız var oda Cesaret. Kabuğumuzu kırma cesaretine benliğimizi kırma cesaretine ,egomuzu kırma cesaretine ihtiyacımız var.Kabuğumuzu kırma cesaretine ulaştığımız zaman işte o zaman Efsane bir hayat bizi bekliyor gerçekten senin içinde senden ötre senden ziyade bir sen vardır ötelerde seni bekleyen bir sen var ve sen sana ait olmayan şeyi arzulayamazsın, isteyemezsin, neyi istiyorsan neyi arzuluyorsan neyin özlemiyle arzusuyla doluysan bil ki sen zaten O sun.
Hayalin neyse olduğu yerde seni bekliyor güzel dostlar ,insanlar ,hayalleri tercih etmezler hayaller insanları tercih ederler. Espri sadece şu Sen seni tercih eden hayale ulaşacak cesarete sahip misin ? Senin şuan ki benlik dediğin ego dediğin kabuğu kırabilecek cesaretin var mı ? Bir daha söylemek istiyorum güzel okurlarım , Tohum çiçeğin ne olduğunu hiç bilmez tohum kendisinde bir çiçek potansiyelinin olduğunu bilmez ona birileri söylerse sen böyle mükemmel bir çiçek olacaksın derse inanamazdı. Evet ,sizde i bekleyen mucizevi bir hayat var yarınlarda bugün birileri öyle olacaksın dediğinde belki inanmıyorsundur bile .Çünkü biz kabuğun içerisindeki tohumuz hiç haberimiz yok o mükemmel hayattan evet okurlarım Cesur olduğun için ,benliğini ,egonu bırakıp kabuğunu kırma cesaretini gösterip Efsane bir hayata adım attığın için.
Perde kapanmadan kendi müziğini ,kendi şarkını söylemeye başladığın için lütfen sana olan saygımı kabul et.,güzel dostlar benim yazımı böyle sevgiyle takip ettiğiniz için sizlere teşekkürlerimi sunuyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.