Gurbetin büyüsü belkide onun sessizliğinde yatar,Büyük metropellerin gürültüsünden,ışıklarından ve bitmeyen koşturmasından uzak bir yerde sessizlik adeta bir dost olur ,bu sessizlik yalnızca kulaklarını değil ruhunuda arındırır geceleri yıldızların altında oturupyıldızları izlerken gurbetin sunduğu huzur evrenle bir bağ kurmanı sağlar.Orada herşey yavaştır zaman modern dünyanın zincirlerinden kurtulmuş,kendi akışında ilerler fakat bu sessizlik bazen insanın içindeki fırtınaları da yüzeye çıkarır.Gurbette yalnızlık kaçınılmaz bir misafir olabilir sokaklarda tanıdık yüzler azdır ,komşular bile birbirlerine mesafeli bir selamla yetinir.Belkide bu yüzden gurbette yaşayanlar kendi dünyalarını kuranlar bir marangoz ahşaba şekil verirken saatlerce konuşmaz bir terzi iğnesiyle kumaşı dikerken kendi düşüncelerine dalar ,yalnızlık burada yok değil ,bir yaşam biçimi haline gelir ve sen o gurbete geldiğinde bu yalnızlığın hem çekici hemde ürkütücü olduğunu farkedersin.

Gurbetin birde Mevsimleri vardır ki ,herbiri ayrı bir tablo gibidir ;İlkbaharda ,çiçeklerin açtığı dar sokaklar sanki şehrin yeniden hayata döndürür ,Yaz aylarında ,güneşin kavurucu sıcağı altında insanlar gölgelerde serinlemeye çalışır ,çocuklar ise tozlu yollarda oyunlar oynar ,sabah geldiğinde yaprakların hışırtısı ve rüzgarın uğultusu gurbete melankonik bir hava katar ,kış ise bambaşkadır
karla kaplanan çatılar duman tüten bacaları ve sokaklarında yankılanan sessiz ayak sesleri her mevsimi gurbeti başka bir renge boyar ama her gizemli havasını korur .

Gurbetin birde havaları vardır ;Sabahları ,fırından yükselen taze ekmek kokusu ,akşamları sobadan yayılan odun dumanı ,yağmur sonrası toprağın o essiz ferahlığı bu kokular seni çocukluğuna belkide hiç gitmediğin hayalinde kurduğun bir yere götürür ,gurbet sadece gözlerinle değil tüm duyularınla deneyimlediğimiz yerdir. Belkide bir parçamız parçasını içinde taşırsın .Gurbette geçen birgün sıradan birgün gibi görünsede her anında bir derinlik barındırır.

Sabahları erkenden uyanıp pencereden dışarı baktığınızda karşı tepelerde sislerin dansını görürsünüz ,gün ilerledikçe sokaklarda yavaş yavaş hayat başlar bir kadın elinde sepetle pazara gider ,bir adam bisikletiyle geçer yanınızdan akşam olduğunda ise şehir yine sessizliğe gömülür bu döngü basit ama bir okadarda anlamlıdır.

Gurbet sizlere hayatın özünü anlatır ,büyük hayallerin peşinden koşarken unuttuğun küçük ama anların değerini belkide gurbeti anlatan bir metafor gibidir .Hayatında ulaşmak istediğin ama birtürlü varamadığın bir hedefi temsil eden o şehre gitmek için planlar yaparsın haritalar çizersin.Ama herzaman engel çıkar ,yine gurbet hep orda durur .Seni çağırır,sabırla seni bekler,ve birgün belkide cesaretini toplar ve o uzun yolculuğa çıkarsın.

Trenin camından dışarı bakarken gurbetin silüetinin ufukta belirdiğini görürsünüz ,kalbiniz hızlanır çünkü bilirsiniz ki gurbette seni bambaşka bir hikaye bekliyordur gurbet sadece bir yer değildir o bir histir ,bir arayıştır bir özlemdir.Oiçimizdeki boşluğu dolduran bir düş yada tam tersine o boşluğu dahada derinleştiren bir ayna herkesin gurbeti farklıdır,kiminin dağlarda ,kiminin deniz kıyısında kiminin ise sadece hayalindedir ama ne olursa olsun gurbet bizlere birşey öğretir .

Hayat bazen en uzak mesafelerde bile bir adımın ötesindedir ,gurbet haritada işaretlenmiş bir nokta bazende zihnin derinliklerinde kaybolmuş bir hayaldir,uzaklık sadece mesafelerle ölçülmez, bazen bir duygudur bir anının yada bir özlemin ağırlığıyla da şekillenir gurbet sana hem tanıdık hemde yabancı gelir sanki bir zamanlar ayak bastığın sokaklarında yürümüşün gibi hissedersin ama aynı zamanda o sokakların seslerini ,kokusunu tam olarak hatırlayamazsın .
Belkide bir dağ eteğine kurulmuş sislerin arasında kaybolan evleriyle sessizce durur ,belkide uçsuz bucaksız bir ovanın ortasında gökyüzünün mavisiyle yarışan bir ufka sahip ve orada yaşayan insanlar hayatın telaşından uzak kendi ritimlerinde bir hayat kurmuşlardır.

Gurbet kimine göre büyük özlem ,kimine göre kurtuluş kimine göre dinginlik,kimine göre
uzaklaşmak kimine göre ise huzurdur hangisini seçeceğiniz tamamen yaşanmışlıklar,ve
hisledir seçim sizlerindir ya her yaşanmışlıklardan uzaklaşır gurbetin derinliklerinde kaybolursunuz yada hayatın zorluklarıyla ve tüm sorunlarınızla birlikte savaşmaya devam edersiniz seçim sizin hangi yolu seçerseniz hayat sizlere o yolda bir kader çizer ve sizde onu yaşarsınız ......