Fil ve Nas Süreleri Arasına Sıkıştırdığımız Teravihlerimiz
Hatimle teravih kıldıran camilerimizi hariç tutuyorum, camilerimizin çoğunda yirmi rekâtlık teravih namazında okunan süreler Fil-Nas arasında gidip geliyor. Yani 114 sürenin içerisinde toru topu 10 süre ile koca bir ramazanın teravihleri kılınıyor. Halkın namaz süreleri dediği süreler günlük ikişer defa okunuyor. Fatiha dışında kalan diğer 103 sürenin yüzüne bakan yok. Gören de namaz sadece Fil-Nas arasındaki süreler ile okunur sanır. Cami görevlilerimiz yeminli sanki.
Haklarını yemeyelim, Vitir namazını kılarken bazıları ilk rekatta vel-asrı diye bildiğimiz Asr süresini okuyor. Maalesef din görevlilerimiz işin kolayına kaçıyor. Dönüp dönüp elem tera ve kul eûzü arasını talim ediyor namazda, "Ettekrâru ahsen, velev kâne yüz seksen" (180 kere de olsa tekrar etmek güzel) misali. Ne var böyle teravih kıldırmaya. Eğer teravihler halkın ekseriyetinin bildiği Fil ve Nas arasına sıkıştırılacaksa bunun için imam Hatip ve ilahiyat okumaya gerek yok. Din görevlilerine ayrıca maaş bağlayıp camilerde görev vermeye de gerek yok. Mevcut kıldırılan namazı normal vatandaşımız da kıldırır. Yazık gerçekten yazık! Bu kadar kolaycılığa kaçılmaz.
Mihraba geçen görevlilerimizin namazlarda değişik ayetlere yer vermeli diye düşünüyorum. Açıkçası farklı ayetler okunmalı namazlarda. Nasıl ki iyi bal vermesi için arılar her çiçeğe konup öyle bal veriyorsa imamlarımız da her ayete yer vermeli namazlarında. Farklı ayet okumalıyım diye imamlarımız gündüzünde Kur'an'ı açıp ayet ezberleme yoluna gitmeli. Bu konu sadece imamların insafına bırakılabilecek bir konu değildir. Diyanet veya müftülükler bu konuya el atmalı. Nasıl ki hutbelere el attı, her camimizde diyanetin hazırladığı hutbe okunuyorsa rekatlarda okunacak ayet ve sürelerde de bir planlama yapabilir. Ramazan boyunca okunacak ayetleri belirleyerek aylar öncesinden web sitesinden yayımlayabilir. Böylece imamlarımız hem Kur'an'la daha fazla hemhal olmuş, cemaat de farklı ayet işiterek namazını kılmış olur.
Her teravihte "namaz sürelerini" okumak tembelliğin bir göstergesidir. İmamın kendisini geliştirmediğine işaret etmektedir. Bu durum, farklı kaynaklardan araştırmadan sadece ders kitabı çerçevesinde ders anlatan öğretmenin durumuna benzer. Yanlış anlaşılmasın, namazlarda/teravihlerde bu küçük sürelere hiç yer verilmesin iddiasında değilim. Mutlaka bu sürelere yer verilsin, ama tadında bırakalım, yeterince okuyalım. Diğer sürelerden de ayetler seçip okuyalım. Nasıl ki vücudun besin, kalori ve vitamin ihtiyacını gidermek için her türlü gıdanın yenip içilmesi gerekiyorsa ruhun gıdası diyebileceğimiz Kur'an ayetleri de namazda çeşit çeşit okunmalı, farklı ayet ve süreler göğsümüze, gönlümüze, kalp ve ruhumuza hitap etmeli. Sanki malzeme sıkıntısı varmış gibi aynı on süreye bir akşamda ikişer defa yer verilmesi, bu durumun otuz gün boyunca devam etmesi ve diğer ayet ve sürelerin es geçilmesi, vücudun ihtiyacı olan tüm yiyeceklerin yeneceği yerde belli yiyecekleri vücuda sürekli enjekte etmeye benzer.
Teravihlerin Fil ve Nas süreleri arasına sıkıştırılmasını veya hapsedilmesini benim gibi dert edinenin sayısı ne kadardır veya bu üzerinde durulması gereken bir mesele midir bilmiyorum ama Diyanetin namazda okunacak ayet veya sürelerle ilgili bir proje geliştirmesinde fayda vardır. Böyle bir proje en azından din görevlilerimizin kendilerini daha iyi yetiştirmesine sebebiyet verecek, onları tekrardan kurtaracak ve onlara yeni bir heyecan ve ayet öğrenme azmi verecektir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.