Öznur İnanç

Öznur İnanç

Yeni çağın Hasan Sabbah’ları

Yeni çağın Hasan Sabbah’ları

Hasan bin Ali bin Muhammed bin Cafer bin Hüseyin bin Sabbah el-Hamari ismini bilirsiniz değil mi? Kısacası Hasan Sabbah. Kendisini pek de iyi bir şahsiyet olarak bilmezsiniz. Haşhaşilerin kurucusu. Alamut Kalesi’nde yaşayan, çevresindeki insanlara cennet vaadinde bulunup onları kendisine mürit yaparak koşulsuz şartsız kendisine bağlayan bir şahsiyet. Niye ondan bahsediyorum oraya geleyim; bu şahsiyetin müritleri için ‘cennet oluşturduğu’ söylenir ya hani. Bizim sosyal medya da biraz öyle. Arzularını gerçekleştirmek isteyenler kendine has bir ‘cennet’ oluşturuyor.

Öyle bir dönemdeyiz ki –hepimiz bundan şikayet ediyoruz ama bir şey yapmıyoruz birçok konuda olduğu gibi- insanlar ellerinde telefon, kimse kimseyi dinlemiyor, bakmıyor, konuşmuyor. İletişim kurduğunu zannediyor ama sadece zannediyor. İnsanlar isteklerini yüz yüze dile getirmek yerine sosyal medyada dile getiriyor. Artık herkes öyle bir kimliğe sahip ki en ufak bir şeyde ‘açıklama yapma’ davranışı içerisine giriyor. Ama göz temasına girmekten korkuyor ‘açıklama yapan’ şahsiyet. İnsanlar birbirlerini o ortamda tanıyor, her türlü özelliğini oradan öğreniyor. Herkes her türlü bilgisini o ortamlarda paylaşıyor. Bu bilgileri toplayan uygulama sahipleri ise ayrı bir dünya, sanal bir evren yaratma çabası içerisinde. İnsanları gerçek dünyadan koparıp, o dünyaya götürme isteğinde ve başarılılar da. Bu uygulamaları oluşturanlara artık ‘Hasan Sabbah’ deme kararı aldım.

Tüm çabalarına rağmen insanları gerçek dünyadan istedikleri kadar koparamayacaklardır diye düşünüyorum. Hemen hemen herkes kimlik arayışı, kendini ‘yüceltme’ ya da arzularını gerçekleştirmek istediği bir ortamda yer alma gibi düşüncelerle bu ortamlara akın ediyor. İnsan gerçek dünyada istediği kimliğe, ortama sahip olursa sanal evreni çok da takmayacaktır diye düşünüyorum. Dolayısıyla bulunduğu yerdeki refah seviyesi, ekonomik durum, eğitim gibi konular oldukça önemli.

Bir de insanoğlu gerçek dünyadan gerçek manasıyla bir gün kopacağını idrak ederse, sanal evren ya da evrenler onun umurunda olmaya olmayacaktır. Tabii bu da inançla, manevi değerlerle mümkün.

Esenlikler.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Öznur İnanç Arşivi
SON YAZILAR