Özcan Dalgıç

Özcan Dalgıç

Çocuklar ve Gençler İçin Yazı Nasıl Değerlendirmeliyiz?

Çocuklar ve Gençler İçin Yazı Nasıl Değerlendirmeliyiz?

Ülkemizde 9 aylık bir kış dönemi eğitim sürecinden sonra, 3 aylık uzun bir yaz tatili dönemi başlıyor. Çocuklar apartman, site hayatından imkân bulabilseler oyuna, arkadaşa koşacaklar. Maalesef mahalle kültürünün hemen hemen kalmadığı günümüzde, şehir hayatı (site, apartman hayatı) çocukları birçok güzellikten mahrum bırakmaktadır. Bugün özlemle aradığımız mahalle kültüründe çocuklar arkadaşa ve oyuna doymaktaydılar. Yardımlaşmak, paylaşmak, dostluk gibi değerlerin yanısıra sosyalleşme ve liderlik gibi kimi özellikler bu ortamda kazanılıyordu.

Ancak bugün çocuklar güvenlikli sitede bile oyuna ve arkadaşa ulaşmakta zorlanmaktadır. Çocuklar adeta 4 duvar arasında büyümektedir. Enerjisini atamayan çocuk ya yaramaz diye eleştirilmekte, ya da hiperaktif damgası yemektedir. Gelişim evresinde olan çocukların, bir şey yapmadan, öğrenmeden uzun bir dönem geçirmeleri ise onlara hemen hemen hiçbir fayda sağlamamaktadır.

Hele pandemi süreci nedeniyle çocuklar eğitim ve psikolojik olarak çok etkilendiler. Online eğitim süreçleri nedeniyle eğitimde istenilen performansı yakalanamamasının yanısıra çok fazla ekrana maruz kaldıkları için asosyalleşip ev ortamından dışarıya çıkamaz hale geldiler. Psikolojik olarak çok fazla hastalık, ölüm, vb. ifadeleri duydukları için korku, kaygı ve endişeleri çoğalıp obsesif davranışlar sergilemeye başladılar.

Yaz döneminde çocuklar muhakkak bir eğitim veya aktivite içerisinde olmalı. Bu eğitim ve aktiviteler yaz okulu, yaz kursu, spor okulu, farkındalık eğitimleri (enstrüman çalma, yabancı dil eğitimi, robotik kodlama, hızlı okuma, akıl ve zeka oyunları, vs..) veya izcilik kampları olabilir. İşleyen demir pas tutmaz atasözümüzde olduğu gibi çocuklarımız yılın neredeyse 4, 4.5 ayını tatil ile geçiriyor. Gelişmiş hiçbir ülkede bu kadar uzun tatil süresi olmadığı gibi, bizim gibi gelişmekte olan bir ülkenin de böyle uzun bir tatil yapacak lüksü bulunmamaktadır.

Ailelerden kışın yoruldu, yazın dinlensin sözünü çok sık duyuyoruz. 3 aylık uzun dinlenme periyodunda bunun hiçbir geçerliliği yoktur. Bu anlayış çocukları tembelliğe itmektedir. Zaten bu kadar uzun süre dinlenmelerini gerektirecek bir yorgunlukta yaşamaları mümkün değil. En güzel dinlenme aktivite yapmak ve çalışmaktır.

Bu yazımızda elimizden geldiğince yaş gruplarına göre çocukların yaz okullarının önemini ve tatili süreçlerini neden, nasıl değerlendirmeleri gerektiğini anlatmaya çalışacağız.

Öncelikli olarak hangi yaş grubu olursa olsun, bu kadar uzun süre okuldan uzak kalan öğrencilerin okula tekrar uyum sağlamları çok kolay olmamaktadır.

Okul Öncesi Dönem Çocukları

9 ay boyunca okul öncesi eğitim kurumlarına giden bu çocuklar, birçok faaliyet ve etkinlikle birlikte sosyal bir ortam içerisinde aktif bir dönem geçiriyorlar. Hem eğlenip, hem öğrendikleri, arkadaşlarıyla oyun oynayıp, gezilere, sosyal etkinliklere gittikleri eğitim sürecinden sonra, uzun bir dönem bu ortamdan uzak kalmaları, çocuklar açısından olumsuzluk meydana getirmektedir.

En enerjik oldukları bir dönemde dört duvar arasında kalmaları, onları televizyon, tablet, telefon üçlüsüne yönelmelerine sebebiyet vermektedir.

İlkokula başlayacak olan 66-72 ay grubunda olan çocukların yaz dönemi boş geçirmeleri, almış oldukları okul öncesi eğitimindeki bazı kazanımların körelmesine sebebiyet vermektedir. İlkokula hazır olunuşluğu itibariyle önemli olan bu süreçte ise çocuk uzun bir rehavet döneminden sonra yoğun bir okul dönemine adapte olamayabilmektedir. Veya girdiği okuma-yazma yarışında akranlarına göre geri kalabilmektedir.

İlkokula başlayacak 66-72 ay çocukların yanısıra, okul öncesi eğitim almamış veya düzenli anaokulu veya kreşlere gitmemiş bu çocukların bilhassa yaz döneminde okul öncesi eğitim almaları, okula hazır hale gelmelerinde büyük avantaj sağlayabilmektedir.

4-5 yaş gruplarında kış dönemine devam eden çocukların aldıkları eğitimler, yaz okulunda pekişmesi halinde ise kışın daha başarılı bir eğitim dönemi geçirmektedirler. Kış dönemine başlayacak öğrencilerin, yaz döneminden oryantasyon dönemini atlatmaları, kış dönemine hazır girmelerini ve daha verimli bir 9 ay geçirmelerine sebebiyet vermektedir.

Bilhassa çalışan ailelerimizin, çocukları bu dönemde dinlensin diye aile büyüklerine veya bakıcılara emanet etmesi, yaz dönemini yaşıtlarından ziyade kendisinden yaşça hayli büyük insanlarla bir arada geçirmesine sebebiyet vermektedir. Büyüklerle vakit geçirmeye alışan bir çocuğun, yaşıtları ile oyun oynamak ve paylaşmakta zorluk çektiği bilinen bir gerçektir.

Çocuğun aile büyükleriyle beraber olması muhakkak gerekli. Dede ve ninelerine karşı sevgi ve saygıyı öğrenmeleri çok önemli. Onlarla güzel hatıralar kazanmaları kesinlikle ihmal edilmemeli.

Dede ve ninelerin çocuk sevgisinde 2. Baharı yaşadıkları bu süreçte çocuklar, hatalı davranışlarda onların arkasına saklanmakta ve onlara her dediğini yaptırmaya çalışmaktadır. Genellikle de büyükanne ve büyükbabaların torunlarına olan aşırı ilgileri, anne ve babanın otoritesini ise sarsmaktadır.

Okul Çağı Çocuğu İçin Yaz Okulu

Okul çağı çocuklarında ise durum başka bazı boyutlar daha içeriyor. Eğitim hayatı bir kez başladığında hepimizin bildiği gibi yıllarca sürecek uzun soluklu bir süreç başlamış demektir.

Yaklaşık 9 ay ciddi anlamda akademik eğitim alan çocukların bir anda yaz tatili denilerek 3 ay boyunca boşa düşmeleri ve hatta tatili hiçbir şey yapmadan boşa geçirilecek zaman olarak görmeleri, eğitim hayatlarının kalitesi bakımından son derece tehlikelidir. Çünkü okul dönemi yeniden başladığında bu çocukları tatilin rehavetinden almak ve derslerine yoğunlaşmalarını sağlamak neredeyse birkaç ayı buluyor.

1. Sınıftan, 2. Sınıfa geçen çocuklarda ise yeni öğrendikleri okuma-yazma bu dönemde tam pekişmemiş ise yaz döneminin boş geçmesi demek, 2. Sınıfta okuma-yazma da ciddi gerilemesi demektir. Hatta bazı çocuklarda neredeyse okuma-yazma çalışmalarına yeniden başlanmasını gerektirmektedir.

Çocuklarının din ve ahlak eğitiminin verilmesinde, yaz dönemlerinin önemi büyüktür. Çünkü ilkokul evresinde bilhassa devlet okullarında kış dönemlerinde, yeterli din ve ahlak eğitimi verilmemektedir. Çocukların yaz dönemlerinde öğrendiği dini bilgileri ve karakter gelişimleri onunla ömür boyu beraber olmaktadır. İyilik yapmayı, merhametli olmayı, adil olmayı, erdemli ve edepli bir insan olmayı yaz okullarında doğru bir din ve ahlak eğitimiyle öğrenebilmektedir.

Çocuk özgüvensiz ise savunma sporuna, psikomotor gelişimleri zayıf ise yüzme, jimnastik gibi branşlara, sosyalleşmesi zayıf ise takım sporlarına (voleybol, basketbol, futbol, vs…) yönlendirmekte fayda vardır.

Ailelerimiz, çocuk eksenli bir dünya kurdukları için çocuklar bağımsızlıklarını kazanamamaktadırlar. Bilhassa 12 yaş evresinde kısa süreli kamplara (izcilik, vb..) gitmeleri, sorumluluk kazanmamış 12 yaş üzeri çocukların, kısa süreli yatılı okullara veya kurslara gitmeleri onların gelişimine katkı sağlayacaktır.

Çocuklarımız gözümüzün önünden aman ayrılmasınlar derken, diğer taraftan onları asosyal hale getiren teknoloji bağımlılığından şikayet ediyoruz. Bu nedenle çocukları 3T1B’nin (Televizyon, Tablet, Telefon, Bilgisayar) esiri hale getirecek bir dönem olan yaz döneminde ebeveynler olarak muhakkak tedbir almalıyız. Çocuklar ilk fırsatta 3T1B’ye koşarlarken, elimizden geldiğince onların boş zamanlarını doldurmalıyız.

Lise Çağı Gençler İçin Yaz Dönemi

Bilhassa dini eğitim için geç kalmış aileler lise 1 ve lise 2 dönemlerini değerlendirmeliler. Bu dönemde çocukları ikna etmek için yumuşak hareket edilmesinde fayda vardır. Bu dönemden sonra genç ancak kendi isterse din ile ilgili arayışlara geçebilir. Bu döneme gelmeden önce gereken alt yapı verilmesinde fayda vardır.

Yaşının getirdiği sorumlulukları almayan, oyun ve internet bağımlısı olan, asosyal, eğitime karşı isteksiz olan gençleri çalışma hayatına yönlendirmek, aile ortamından uzak gençlik kamplarına yönlendirmek, izci lideri olmalarını sağlamakta fayda vardır.

Eğitime ve beceriye yönelik çeşitli kurslara gitmeleri de muhakkak faydalı olacaktır.

Aileler olarak çocuklarımızın ihtiyaçlarına göre hareket etmemiz, buna göre onları desteklememiz onların geleceği açısından çok önemlidir. Aileler bu aşamada yaz okullarını iyi araştırmalı, yasak savma niyeti ile çocukları bir yerlere göndermemeli. Bu süreçte gelişimlerini ve eğitimlerini desteklemeli.

Yaz döneminde çocuklarımızın farklı yönlerini geliştirebilir, eğitime adaptasyonunu sağlayabilir, geri kalmış yönlerini takviye edebilir, sosyalleştirebilir, özgüvenini yükseltebilir, duygusal ve yeteneksel yönlerinin farkına varmasını sağlayabilirsiniz.

İster okul öncesi, ister okul çağı, isterse gençlik çağı neslimizi yetiştirirken, yaz dönemlerini fırsat bilmeli, onları yararlı çalışmaya yönlendirmeliyiz. Hayata erken atılacak çocuklar için çıraklığın da bir okul olduğunu unutmamalıyız.  

Özcan Dalgıç

Aile ve Çocuk Danışmanı

Önceki ve Sonraki Yazılar
Özcan Dalgıç Arşivi
SON YAZILAR