Artık hemen her sokak ve caddede yabancı kelimelerin istilasına uğramış tabelalar görmekteyiz. Tabelalarda Türkçe yerine Fransızca ve İngilizce sözcükler yerini almıştır. Bir de son zamanlarda Arapca kelimelerin çokluğu dikkat çekmektedir.

Artık işyeri tabelalarından başlayarak ilan panolarındaki reklamlara, hastanelerde tutunda pastanelere kadar yabancı sözcüklerin istilası devam etmektedir. Sadece özenti için, anlamının ne olduğunu bile bilmediğimiz yabancı sözcükler tabelalarda kendini göstermektedir.

Dilimizin yozlaşmasına ve kültürel anlamda yozlaşmasına sebep olan tabelalardaki yabancı sözcükler konusunda bir şeyler yapılmasının vakti geldi de geçiyor bile. Güzelim Türkçe dururken bu yabancı kelime hayranlığına da hayret etmemek elde değil.

Aslında bu yabancı kelime hayranlığı sadece Konya’ya has bir özellik değil. Neredeyse bütün şehirlerde, ilçelerde ve hatta köylerde bile yabancı sözcüklerle donatılmış tabelalar görmek mümkün. Özellikle İngilizce ve Fransızca kelimelerle bezenmiş tabelalardan bir an önce kurtulmamız lazım.

Karamanoğlu Mehmet Bey’in başlatmış olduğu  “Bugünden sonra divanda, dergahta, bergahta, mecliste, meydanda Türkçe’den başka dil kullanılmayacak” fermanını bir an önce hayata geçirmeliyiz.

Yabancı dil hayranlığını bir kenara bırakarak güzel Türkçemize sahip çıkmalı, onu hayata geçirmeliyiz. Çok geniş bir kapasitesi olan güzel Türkçemizi kullanmaya kullanmaya belli bazı cümlelerin içine hapis etmişiz.

Özellikle Türk Dil Kurumu bu konuda bazı çalışmalar yapmalıdır. Gelişen teknolojiye göre yeni Türkçe kelimeler üreterek hayata geçirilmeli, dilimiz yabancı boyunduruğundan kurtulmalıdır.

Büyük hedefleri olan ülkemizin güzel dilini kullanmayanlar, onu tabelalarında yansıtmayanlarla ilgili çalışmalar başlatılarak, tabela kirliliği sona erdirilmelidir.Tarihin derinliklerinden gelen Türkçemizde o kadar çok ve güzel kelimeler var ki, onları kullanarak dilimizi de zenginleştirebiliriz.