Herkes hayatında en az bir kere düşünmüş ve söylemiştir ‘buralardan gitmek istiyorum’ diye. Bunalınca, sıkılınca bu cümleye sığınırız. Peki, gerçekten gitmek istediğimize emin miyiz? Emin misiniz? Son kararınız mı? İyice düşündünüz mü?

Son zamanlarda şehir hayatından bunalıp ilçeye, köye, kasabaya yerleşen insanları siz de duyuyorsunuzdur veya çevrenizde vardır böyle birileri. Değişiklik yapmak iyidir. Fakat bazen verdiğimiz kararlar sonrası pişman olabiliyoruz. Bu konuda pişman olmamak adına her şeyin enine, boyuna düşünülmesi gerekiyor.

Geçici bir ruhsal sıkıntı dolayısıyla böyle bir karar alınıyorsa, büyük bir ihtimalle daha sonra bu karardan pişman olunacaktır. Bir kere unutulmamalı ki; Nereye giderseniz gidin sorunlarınız da sizinle birlikte gelecek. Çünkü sorunlar kafada. Bu sebeple bütün sorunlar bir yana koyulmalı ve bu sorunlar düzeldiğinde gitme kararı yeniden gözden geçirilmeli. En doğru karar bu şekilde verilebilir diye düşünüyorum. Sakin kafayla…

Eğer gitmekte kararlıysanız gitmeyi planladığınız yeri iyi araştırın. “Ben gideyim de neresi olursa olsun” diye düşünmeyin. O sadece tatil için geçerli olabilecek bir düşünce tarzıdır. Tamamen hayatınızı değiştirmekten bahsediyorsanız şayet, her şey elinizin altındayken bir anda düşüşe geçeceğini de hesaba katın. Böyle bir yaşam şekli sizi mutlu etmeyebilir. “Küçük bir yere gideyim, meyve-sebze yetiştireyim” düşüncesi güzel. Fakat bir şeyi tahmin etmek, yaşamaktan daha kolaydır. Bu düşünceniz sizi rahata eriştirmeyebilir. “Gideceğim” derken hayatınızı kaosa dönüştürmeyin ya da kaosa hazır olun.

Sadece küçük yerlere değil büyükşehirlere göç etme isteği, düşüncesi de olabilir. Bu durumda da sakin yaşamınızı bir kenara bırakmaya hazırlıklı olun. Kalabalıkları kabul edin. Trafiğe boyun eğin. İşe gitmek için saatlerinizi harcayabileceğinizi düşünün.

Gitmeyi eğer kafanıza koyduysanız ihtiyaçlarınızı listeleyin. Önce yaşadığınız yerin artılarını, eksilerini göz önüne alın. Vazgeçilmezleriniz neler bir düşünün. Bu size hangi şehrin, ilçenin, köyün, kasabanın uygun olduğunu anlamanızda, bulmanızda fayda sağlayacaktır ve işinizi kolaylaştıracaktır. Önemsediğiniz detayların hepsini bulabileceğiniz bir yere gidin ki değişimin zor etkisini azaltın.

Bana soracak olursanız ‘gideyim mi, kalayım mı” diye “Eğer Konya’da yaşıyorsanız kalın, gitmeyin” derim. Türlü vesilelerle birçok memleket gezdim, gördüm, vakit geçirdim. İddia ediyorum ki ne dünyada ne de Türkiye’de Konya’dan daha güzel bir yer yok. Bu şehrin güzelliğini, sıcaklığını hiçbir yerde bulamazsınız. Nereye giderseniz gidin, nereye yerleşirseniz yerleşin; Konya’nın havasını bir soluduysanız, bu şehri hep özlersiniz. Hatta daha büyük bir iddiada bulunayım; Özlemeyende bir problem vardır. Son zamanlarda popüler olan bir dizinin repliğine atıfta bulunarak diyorum ki zaman zaman; “Sen Konya’dan çıkarsın ama Konya senden çıkmaz.”

Değişiklikler insanın hayatına yeni deneyimler katar. Doğrudur ama dediğim gibi Konya gibi bir şehir de yok. Sevin bu şehri, sahip çıkın. Artısıyla, eksisiyle…