Bayram heyecanı
Sevgili okurlar, herkese selamlar, hürmetler.
Bir önceki yazıda da belirtmiştim tekrar belirteyim; Ramazan Bayramınız mübarek olsun.
Bir bayram yazısı ile karşınızdayım. Açıkçası ‘Nerede o eski Ramazanlar’ şeklinde bir klişe yapmak gibi bir niyetim yok. Ama eski bayramlara da bir değinmek isterim.
Hatırlarsınız o günleri; Önceden bayram gelirken aileler günlerce hazırlık yapar, arife günü çocuklar bayramlıklarını yatağın kenarına bırakır ve heyecandan sabaha kadar uyuyamazdı.
Peki şimdi öyle mi? Maalesef değil.
Şimdi çocuklar bayram şekeri toplamaya bile çıkmıyor.
Heyecan yok.
Çocukların adeta bir sevinç galası olurdu eskiden. Şimdi yok.
Mezarlık, akraba, eş, dost ziyareti olurdu. Nispeten bu hala var. Nispeten diyorum çünkü artık bayramlar tatil için bir fırsat olarak kabul ediliyor. Bu davranış doğru mu, değil mi takdiri size bırakıyorum…
Eski heyecan niye yok? Zaman değişti, her şey değişti. Bence daha bir vahşileşti insanoğlu…
İnsanlar görüyoruz, sokak sokak gezip çöpten bir şeyler toplayan.
Üniversite okuyup işsiz kalan gençler görüyoruz.
Uyuşturucu batağına saplanmış çocuklar görüyoruz.
En yakınları tarafından vahşice katledilen kadınlar görüyoruz.
Taciz edilen küçük çocukları duyuyoruz.
Zehirlenen sokak hayvanlarını duyuyoruz.
Savaşlar bitmemiş, dökülen kan durmamış, insanlar birbirleriyle barışamamış vesaire…
Bunlar eskiden de vardı ama sanki son yıllarda daha bir vahşileşti insanoğlu.
Hal böyle olunca eskiye bakıp, “Aaaaah ah” diyoruz. Etrafımıza bakınca kapkara bir karamsarlık kaplıyor içimizi.
Umarım, her şey çok güzel olur bir gün…
Esenlikler.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.