İnsanlar olarak yaşadığımız mevsimleri kendimize göre kategorize ederiz.

Duymuşsunuzdur ben yaz insanıyım veya ben kış ayını çok severim diyenleri...

Veya bahar aylarını pek sevmem virüslerin yayıldığı aylar diyerek güzelliklerini örteni.

Aslında dört mevsim vardır fakat bahar ayları, fiziksel,ruhsal ve zihinsel olarak insanları ve doğayı yaz ve kış aylarına geçiş için hazırlama görevinde olduğu için her iki mevsiminde insanlar üzerinde bıraktığı etki farklıdır.

Mesela şu an sonbahar mevsimindeyiz ve kışa geçmek için doğanın hazırlığını net bir şekilde görmekteyiz.Yaz ayının sıcaklığından yavaş yavaş koparak rüzgar ve yağmurun etkisi ile bir serinlik, yaprakların renk değişimi ve dökümü ile büyüleyici bir renk cümbüşü içindeyiz.Bu etkileyici manzaranın ne kadarını günlük koşuşturmaca içerisinde görebiliyoruz orası kişlere bağlı.

Biz farkında olalım veya olmayalım sonbaharda ruhsal ve fiziksel olarak bir değişim geçiririz.Bazı insanlar bu mevsimi romantik ve huzurlu bir zaman olarak görürken, bazıları daha içe dönük olarak duygusal bir döngü ile içsel yolculuğa çıkar.Aslında sonbahar bir başlangıç ayı gibidir.

Yaz tatili sonrası öğrencilerin okula başlaması, evliliklerin bu aylarda yapılması,çiftçilerin hasatının bu aya denk gelmesi bu mevsimi bereketli kılıyor.Ayrıca, günlerin kısalması,gecelerin uzaması ile de insanlar ruhsal olarak etkilense bile daha verimli olabiliyorlar.

Yaprak dökümünden dolayı hüzün mevsimi olarak bilinse de sonbahar,aslında bir sükunet ve dinginlik sunar insanlara...Ruhsal olarak bir dinlenme haline geçişte diyebiliriz biz buna.

Bu mevsimi en iyi şekilde geçirebilmek için öncelikle bazı şeylerin farkındalığını edinmek lazım.Her şeyden önce onu olduğu gibi kabul ederek,renklerinin tadını çıkarmak,yürürken bastığımızda yaprakların çıkardığı o hışıltılı sese kulak vermek, rüzgarı dinlemek ve elimizden geldiğince bu mevsime göre davranmak bizede iyi gelecektir.

Özellikle doğanın değiştiği bir mevsim olduğu için bizim enerjimizinde etkilendiği bir zaman dilimi olarak,daha olumlu ve pozitif bir şekilde değerlendirmek,kendimizi daha iyi hissetmek için, doğada yürüyüşler yapmak, bir hobi ile ilgilenmek ve sevdiklerimizle vakit geçirmek katkı sunacaktır.

Bunların yanında,fiziksel olarak sağlıklı olmak ve bağışıklığımızı güçlü tutmak için beslenmeye dikkat etmek şart.Bu mevsimde ne yetişiyorsa onu sofralarımızda bulundurmak ve lifli besinler tüketmek önemli.Çünkü bedenin sıcak ve soğuk dengesini sağlarken virüslere kapı aralamak gibi bir lüksü var.

Uyku düzeni saat farkı derken içinde bulunduğumuz bu anlar bir çok etken tarafından bizi içine alıyor.O halde her yıl bereketi, güzellikleri,renkleri ile gelen sonbahar, hayatımızda hep olacak.En iyisi biz onunla anlaşalım ve gerektiği gibi bilinçli bir şekilde ağırlayalım ki oda bize olması gerektiği gibi az etki ile misafir olsun ve bizi kışa hazırlasın.