Bu gün bana söylenen bir sözden dolayı itiraf edeyim biraz şaşkınım.

Avrupa ve Asya kıtasını birbirine bağlayan ülke konumunda olmamızla hem Avrupalı hem Asyalı olmakla övünen bir kişi olarak, gittiğim bir alış merkezinde Afrikalı bir gencin sözleri ile şaşkınlığa uğradım. Konuşma dönüp dolaşıp orjinimize gelince Türküz dedim.Yani Avrupa'nın Araplarısınız dedi. Zihnime bu cümleyi bir türlü oturtamadım. Kendimi bir Arap olarak hiç değerlendirmemiştim.

Irkçı değilim ve Irkçılığıda hiç sevmem.

Çünkü

Irkçılık, insanların belirli bir ırka sahip oldukları için onları aşağılama, dışlama veya ayrımcılık yapma anlamına gelir. Ve ırkçılığın temelinde genellikle önyargı, cehalet ve güç arayışı gibi faktörler yatar. Tarih de bu sebepten dolayı bir çok insan fazlaca acı çekmiştir.

Antropolog Ashley Montagu, tarihten gelen bu kavramı bu nedenden dolayı farklı bir isimle değerlendirerek insan toplumlarını sınıflara ayırmak için etnik grup kelimesinin kullanımını önermiş. Bu etnik grubu; coğrafi ve sosyal engeller gibi ayrıştırıcı mekanizmalar nedeniyle fiziki ve kültürel farklılıklar taşıyan topluluk olarak tanımlamış. Biyolojik farklıkları reddetmeden keskin sınırların olmadığını vurgulamıştır.

Bu tanımlamayı baz alsak, kültürel olarak benzeştiğimiz yönler olsa bile yine de biz Türkler olarak kendimizi Arap etnik grubu içinde kendimizi görmeyiz.

Bunu neden yaparız?

Tarihten gelen köklerimiz ve bilinçaltımıza yüklenen bilgi aktarımı ve koca bir imparatorluk olarak, yeryüzünde var oluşumuzdan olduğunu sanıyorum.

Afrika kıtasının tamamı böyle mi bakıyor bilmiyorum. Lakin Avrupa 'da böyle değerlendirilmediğimizi iyi biliyorum.

Hafızama girmiş bulunan bu bileşik kelimeyi kabul edip etmemek bir kenarda dursun.

İnsanın doğduğu aidiyet duyduğu bir kökeni var ve bu ister ırk kavramı altında ister etnik grup kavramı altında değerlendirilsin kimsenin inkar edemeyeceği bir şey var. Oda bilinçaltı aktarımları.

Bu konuda Avrupa Vatandaşlığı için çalışan Sosyologların çalışmalarında bile hiç kimse kendini Avrupalı olarak değerlendirmemiş, ben Fransızım, ben Almanım demişlerdir.

Bu nedenle dünya tarihine Ottoman ismiyle geçmiş bir milletin evlatları olarak "Avrupa’nın Arapları" cümlesini hiç bir Türk'ün kabul edeceğini sanmıyorum. Bu ırkçılık kavramıyla alakalı bir konuda değil tamamen aidiyet duygusu ile alakalı diye düşünmüyorum.