Cüzdanlardaki Kıtlık
Sevgili okurlar, bu hafta sizleri biraz 70’li yıllara götürmek niyetindeyim. Yine elimizden geldiğince, dilimiz döndüğünce, bana köşede ayrılan yer nispetince eski Türkiye’ye doğru kısa bir yolculuk yapacağız.
Şimdilerde çok yok; esnafların ve tüccarların kasalarının arkasında ‘Veresiye veremem, arkan sıra gelemem’, ‘Veresiye satan, peşin satan’ ve türevi bazı sözler asılı olurdu. Öyle bugünkü gibi her şeye ulaşabilmek, sahip olabilmek pek mümkün değildi. Karaborsaydı birçok şey. Fiyatına baktığın zaman ucuz ama ürünü bulabilmek ne mümkün. Okkalı bir “Yok” deniyordu. Niye yok? Kıbrıs çıkarması nedeniyle uygulanan ambargolar, siyasi istikrarsızlık vesaire. Enflasyonun ne olduğunu Anadolu’da bilen insan sayısı bugünkü kadar değildi. Bilenlerin de çoğu ne olduğunu tam olarak bilemez, sağlıklı bir açıklama yapamazdı. Ne biliniyordu? Üretim yok, sanayi yok, TMO var çiftçinin kara gün dostu. Bunun yanında Et ve Balık Kurumu, Sümerbank, Petrol Ofisi var.
Çiftçinin buğdayını ofis alır, satardı. Sümerbank pamuk alır, kumaş yapar ve halka satardı. Ülkede ziraat, hayvancılık iyi işliyordu. O döneme baktığımızda şehirlerdeki nüfus bu kadar fazla değildi. Köyler daha kalabalıktı diyebiliriz. Herkes mevsimine göre hareket ederdi. Her şeyin bir kıymeti vardı. Hatırlıyorum; ürünlere zam yapmak için Bakanlar Kurulu toplanırdı. Sürekli zamlar olurdu evet ama bugün yapılan zamlarla mukayese edilemez. Günümüzde bir söylenen zamlar var bir de söylenmeyen ama halkın etikete baktığı zaman gördüğü zamlar var…
Gelelim günümüze. Her türlü imkan var. Tek tek saymaya gerek yok. Her şey var yahu, ambargo yok, üretim var, sanayi var, var oğlu var. Eee? Ne yok? Alım gücü yok. Maddi olarak bir kıtlık, yokluk söz konusu. Görüyorsun ama bakmakla yetiniyorsun. Dokunuyorsun ama alamıyorsun.
Her ne kadar birileri kabul etmezse etmesin, kim ne derse desin kardeşim bu memlekette vatandaşın cüzdanında, cebinde kıtlık var. Kabul etseniz de yahut etmeseler de akşam aç yatan, pazar yerlerinde artık toplayan insanlar var. Evveliyatında insanlar şunu alacağım, bunu satacağım diye hayaller kurarken, şimdi insanlar rüyasında bile tüccar olamayacak bir hale geldi…
Ev veya iş yeri, kimileri için her ikisi birden kiralar insanları resmen çileden çıkarıyor. Çalışan çok çalışıyor, kimileri yasal sınırın üzerinde çalışıyor ama az kazanıyor. Enflasyon çalışanların nefesini tüketiyor. Öyle lüks müks değil. Temel gıda ürünlerine arka arkaya zam geliyor. Geçenlerde de yazdık, bu durum suça eğilimi, suç oranlarını arttırıyor. Şiddet hadiselerini tetikliyor.
Çözüm Tarım Kredilerin sayısının arttırılması mı? Göreceğiz. Ama bunun çözüm olacağını sanmıyorum. Şimdilik bu konuya uzun uzadıya girmeyeyim.
Allah milletimizin yardımcısı olsun.