Atiker Konyaspor, Başakşehir karşısında iki farklı devre yaşadı. İlk yarıda Trabzonspor maçında olduğu gibi pozisyona giren, mücadele eden iştahlı bir takım vardı.

Sürekli sıkıcı futboluyla eleştirdiğimiz Konyaspor, göze hoş gelen futbol sergiliyor, bolca pozisyona giriyordu…

İlk yarıda kaçan fırsatlar direkten dönen toplardan biri gol olsa çok farklı olacaktı. Yenen 2 basit kafa golü maçı bitirdi. Başakşehir’in kalitesini tartışmaya gerek yok. Bu sezon tartışmasız ligin en iyi takımı.

Bireysel oyuncu eleştirilerine katılmam genel olarak ama Ali Çamdalı ve Rangelov'da belirgin bir düşüş olduğu ortada. Özellikle takımın orta sahadaki dinamosu Ali Çamdalı’nın formsuz olması takımı çok etkiliyor.

Adebayor’un attığı golden sonraki Konyaspor’u ise hiç beğenmedim. Mücadeleyi bırakan, maçı kafada bitiren, ne yaptığını bilmeyen bir takım vardı. Oysa Konyaspor yenilse de savaşan, 90 dakika mücadele eden bir takımdı…

Psikolojik olarak oyundan çabuk düştük. Yenilirsin ama bu kadar erken havlu atmak olmaz!

TAKIM OLUMSUZ ETKİLENİYOR

Atiker Konyaspor’un sezonun ikinci yarısında yaşadığı düşüşte Aykut Kocaman’ın takımdaki belirsizliğinin de önemli rolü olduğunu düşünüyorum.

Konyaspor’a tarihi başarılar yaşatan ve kredisi asla tükenmeyecek olan Kocaman, takımda kalıp kalmayacağını bir an önce kesinleştirmeli. Çünkü takım bundan zarar görüyor. Oyuncuların hocaya ve onun sistemine ne kadar bağlı olduklarını biliyoruz. Belirsizlik oyuncuları da huzursuz ediyor.

Medyada sürekli olarak adı Fenerbahçe ile anılıyor. Hoca da açıklamalarıyla bunları yalanlamıyor. Fenerbahçe’nin teknik direktör konusunda başarısız olması maalesef Konyaspor’u da olumsuz etkiledi. Keşke Fenerbahçe başarılı olsaydı da hocanın ismi hiç gündeme gelmeseydi...

Sezon başında Konyaspor’un yarı yolda bırakmayan Aykut Kocaman’a ayrılması durumunda sezon sonu güzel bir uğurlama töreni yapılmalı. Yapılacaktır da…

Aykut Kocaman ayrılsa bile bir gün yine Konyaspor’a elbet dönecektir. Bu takımda misyonunu tamamlamadığı kanaatindeyim.

Başakşehir maçında en çok üzüldüğün konulardan biri de takıma son anlarda yapılan protestoydu. Başakşehir’in golünü alkışlayanlar ve daha sonra yapılan tezahüratlar şık olmadı. Akşam ulusal televizyonları izlerken ortaya çıkan bu tablo konuşuluyordu. İnanın utandım!

Bu takım 32 puanda ve ligde düşme korkusu yok. Üst üste maçlar kazanması durumunda ilk 5 şansı devam ediyor. Kupada ise final yolu açık…

Protesto elbette ki yapılabilir ama hiç değilse geçen sezonun hatırı olmalıydı diye düşünüyorum.