Epeydir yazmak istediğim bir konuyu artık nihayet bugün yazabiliyorum. Son zamanlarda çok gördüğümüz ve duyduğumuz “uzmanlıklardan” bahsetmek istiyorum. “Son zamanlarda” diyorum çünkü daha önceleri terör uzmanı, strateji uzmanı, stratejist, güvenlik uzmanı veya güvenlik danışmanı gibi tabirleri bilmezdik.

Bilhassa “Kurtlar Vadisi” dizisi ve “Polat Alemdar” karakterinden sonra herkes birer stratejist, birer güvenlik danışmanı, birer uzman oldu. Yani aslında ne kadar çok Polat Alemdar’ımız ne kadar çok “derin devlet” uzmanımız varmış, bunları görmeye başladık.

Bunların çalışma biçimi şöyle; mesela ben bu yazımda diyorum ki, ekimin ilk haftasında kar yağar. Yarınki yazımda da “ekimin ikinci haftasında yağar. Buna devam ediyorum. Ekimin üçüncü, dördüncü, kasımın ilk haftası falan filan… Birinde illaki yağacak.  Bu sefer o hafta kar yağmasıyla ilgili yazım hangisiyse onu alıyorum diyorum ki “bakın ben söylemiştim”.

Veya CIA gibi istihbarat örgütlerinin kendi sitelerinde yayınladıkları raporlar vardır. Mesela 2010’lu yıllarda 2020 yılındaki beklentilerle ilgili yayınladığı “Global Trends_Mapping the Global Future” isimli raporu vardır. Bu gibi raporları alır Türkçe’ye çevirir, kendi fikrinizmiş gibi Youtube’dan, Twitter’dan verirsiniz. İşte uzman oldunuz. Bu hikâyelerin peşine düşecek aptallar da bulursunuz…

Bir de işin ilginç yanı mesela eline gazete almayan, gazete okumayan, TV, haber vs. izlemeyen birileri vardır. Bunlar sosyal medyayı veya Whatsapp gruplarında aldığı mesajlarla ülkenin en derin halini çözmüştür ve herkese de anlatır. Tabii ki herkesten iyi de o bilir.

Bunların ne zararı var derseniz, bunların zararı; ülkemiz gibi okumayı araştırmayı sevmeyen toplumlarda bu tür manipülatif saçmalıklar prim yapar ve insanımız bu tür saçmalıkları doğru kabul eder. İşte o zaman ülkemizde bir kaos ve ayrımcılık oluşur ki bunu da sanırım hiç birimiz istemeyiz.

Bir de bunları matah bir şeymiş gibi televizyonlara çıkaranlar vardır ki, buna bir anlam vermenin imkanı yoktur. Hatta bu gözler, 20’li yaşlarının başında ABD’de “eğitim alıp terör uzmanı” olan bir kız çocuğunu bile gördü. Düşünün artık.

15-20 yıllık askerlik hizmetinin bir kısmını doğuda, güneydoğuda yapıp da şimdi “güvenlik uzmanı” sıfatı taşıyan TV yıldızlarını muhakkak hepiniz görüyorsunuzdur. Zar zor bir üniversite okumuş ve bölümü de “işletme” olan adamın stratejist sıfatıyla ahkam kestiğini sanırım hepiniz duymuşsunuzdur.

Tabii mesela bir ortopedistin veya hatta bir diyetisyenin Covid 19 virüsü ile ilgili uzmanmış gibi açıklama yaptığı ve buna inanan insanların olduğu bir ülkede yukarıdakiler de gayet normal geliyor ama maalesef bu normal değil sevgili vatandaşlar. Bunlara kulak asmamak asıl normal olanıdır.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti her şeyin kontrolünü sağlamaktadır. Kendini güvenlik uzmanı, stratejist, terör uzmanı diye gösteren insanlara gerçek mesleklerini sorun. Ve bu tip insanların şarlatanlıklarına meydan vermeyin.

Bu tip şarlatanlara prim verirseniz, aşı da olmazsınız, ülkeye sevgiyle de bakamazsınız, siyaseti, politikayı, gerçek hayatı da anlayamazsınız. O nedenle boş verin “boş beleş” insanların sizleri sosyal medyada sömürmesini. Devlet’in; Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin söylediklerine kulak verin.

Dostlukla kalın.