Erhan Dargeçit

Erhan Dargeçit

Terörle mücadelede kararlılık

Terörle mücadelede kararlılık

Güneydoğu’da olan olaylar konusunda vatandaş olarak çok fazla bir bilgimiz yok. İşin doğrusu gazeteci olarak da çok fazla malumat sahibi değiliz. Oradaki olayları sadece olayların içinde yaşayanlar ve Türk Silahlı Kuvvetleri biliyor. O nedenle sosyal paylaşım sitelerinde paylaşılanlara falan çok kulak asmamak lazım. Yani bir vahşet görüntüsünü birisi paylaşıyor ama sonucunda bakılıyor ki o görüntü Güney Amerika’da bilmem ne kavgasına ait. Bu türlü bilgi kirliliği ve dezenformasyon yaratmamak için sosyal paylaşım sitelerine hem bu konularda bakmamak hem de bu tür paylaşımların artmasına aracı olmamak lazım diye düşünüyorum.

Aslında Güneydoğu’da bugün yaşananları iyi tahlil etmek gerekiyor.

Güneydoğu’da  “emperyalizme karşı Kürt halkı adına mücadele vermek” amacıyla ortaya çıkan PKK, 1990’lı yılların başında “emperyalist ülke” olarak Türkiye Cumhuriyeti’ne güya savaş açtı. Burada da ABD ile anlaşma yolunu seçti ve kendince ABD ile birleşip, ABD’den destek alıp Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı mücadele vermeye başladı.

Buradaki analiz hatası birçok kez kendilerine söylenmiş olsa da, asıl emperyalist ülkenin ABD olduğu, Türkiye Cumhuriyeti’nin bu küresel emperyalizmden ezilen bir ülke olduğu anlatılsa da, PKK bunu kabul etmedi. Önce ABD’yi kullanıp, güya emperyalist Türkiye’yi ortadan kaldırıp, ardından da ABD emperyalizmini bitirecekti.

Tabii ki Dünya gerçeklerinden oldukça uzak bu durumun sonucunda terör örgütü, Türkiye Cumhuriyeti’ne savaş açtı.

1990’ların ortalarında Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş Paşa açıklamasında “Güneydoğu’da bir savaş yaşanmaktadır” diyerek bu savaşın karşılığında gereğini yapmaya başladı. 1990’lı yılların sonlarına gelindiğinde kararlılıkla yapılan bu mücadele neticesinde 2000’lere harap olmuş, kolunu kıpırdatacak hali kalmamış ve elebaşı yakalanmış hapse konulmuş bir terör örgütü kalmıştı.

Derken 2002 yılında yapılan seçimler neticesinde yeni gelen hükümet bu kararlılıktan ve sükûnetten vazgeçerek, durumu nedense “barış” noktasına getirmeye kalkmıştır.

O dönemde yapılan “terörle barış olmaz, teröristle aynı masaya oturulmaz, terör anlaşmayla çözülmez” uyarılarını dikkate almayan Hükümet, olayı “kardeşlikle” çözeceğini ileri sürmüş ve gelinen aşamada ilk başta söylenen ve kulak asılmayan uyarıların, doğru olduğu ortaya çıkmıştır.

Şimdi maalesef yüzlerce şehit vererek bu terör belasının kökünü kazıyacak duruma gelinmiştir. Umut edelim son anda Hükümet yine bu kararlılıktan vazgeçerek yeniden bir çözüm yolu aramaya girmez. Çünkü bu kararlı terör mücadelesinin, terörün bitmesini sağlayacağı gözükmektedir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Erhan Dargeçit Arşivi