Son günlerin en revaçta konularından birisi çok dikkatimi çekiyor. Adil Öksüz…

Son dönemlerde her gün yeni bir Adil Öksüz haberi okumadan uyumuyoruz. Ve son paylaşımlarda hep gördüğümüz konu Adil Öksüz’ün, Fethullah Gülen tarafından ne kadar korunduğu ve kollandığı; FETÖ’nün kara kutusu olduğu gibi konular derinleştiriliyor ve afişe ediliyor.

Mesela Öksüz’ü daha da önemli hale getiren,  bir FETÖ itirafçısının ifadesine göre FETÖ elebaşı Gülen’in “Adil Öksüz için 50 hakimi yakarım” dediği bile belirtiliyor.

Yani sanırım haberleri izleyen herkes anlamıştır ki; bu Adil Öksüz, FETÖ ile mücadelede çok önemli bir adam.

Kısaca kim olduğuna da bakalım: Adil Öksüz, 1967'de doğmuş. 1991 yılında Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nden mezun olmuş. 1996 yılında yüksek lisansını Sakarya Üniversitesi'nde tamamlamış.  Temmuz 2016'ya kadar Sakarya Üniversitesi'nde akademisyen olarak çalışmaktaymış.

FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişiminin üssü malumunuz Ankara'daki Akıncı'ydı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan Akıncı İddianamesi tamamlandı. Tespitler 4 bin 658 sayfalık iddianamede toplandı. 570 klasörlük iddianamede, 25'i general 481 darbecinin cezalandırılması istendi. Fetullah Gülen ve Adil Öksüz başta olmak üzere 6'sı sivil 45 örgüt yöneticisinin 303'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapsi talep edildi. Darbenin bir numaralı sanığı Gülen'di. İki numarada Adil Öksüz, 3 numarada ise Kemal Batmaz vardı. Ve bu dava da bugün başlıyor.

Bu iddianamede Adil Öksüz’ün tüm telefon konuşmalarına da yer verilmiş. Buna göre Öksüz, 17 Temmuz günü 15.00 saatlerinde Ankara'da telefon görüşmesi yapmış. Etimesgut baz istasyonundan hizmet almış. Öksüz, 18 Temmuz günü saat 08.01'de ise Zeki Çınkır'ın kullandığı hatla iletişim sağlamış. Bu görüşme sırasında Ankara Esenboğa Havalimanı baz istasyonundan hizmet almış. Aynı gün saat 09.27'de yine Zeki Çınkır'a ait telefonla görüşme yapan Öksüz'ün bu görüşmede, Sabiha Gökçen Havalimanı'ndaki baz istasyonunu kullandığı belirlenmiş. Öksüz, aynı gün saat 11.10 ve 22.48'de İstanbul Üsküdar, saat 23.47'de İstanbul Atatürk Mahallesi'nde baz istasyonu hizmeti almış. 19 Temmuz saat 12:43'te ise Lale Ceylan'ın kullanımında olan 506 349 …… no’lu hat ile telefon görüşmesi yapmış. Öksüz ertesi gün saat 12.43'te Sakarya Akyazı'daki baz istasyonunu kullanmış. Adil Öksüz'ün, 20 Temmuz saat 13.02'de Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Rektörlüğü adına kayıtlı hatla görüşme yaptığı da kayıtlarda.

Öksüz'ün telefonu son olarak 21 Temmuz 2016 tarihinde saat 10:22'de çalmış. ABD Konsolosluğu'nun 0212 335 90 00 numaralı telefonundan Öksüz'ün 0530 346….. no'lu telefonu aranmış. Telefonu açan olmamış. Ve bundan sonra da Öksüz’den bir haber yok.

Yani nerdeyse dakika dakika takip edilen FETÖ sanığı Adil Öksüz her ne hikmetse aylardır yakalanamadı. Ve bugünlerde FETÖ ile ilgili gündemlerde elebaşı Gülen’den fazla gündem oluşturmuyor mu?

Mesela bu Adil Öksüz, önümüzdeki iki hafta içerisinde yakalanmış olsa ve olanları bir deondan dinlesek, bu FETÖ’ye kızgınlığımız bir kat daha artmaz mı? Peki, böyle bir durum hasıl olsa; böyle bir çalışma “evet” oylarını da arttırmaz mı? 

Şimdi durum böyle olunca ister istemez, gazeteci refleksi ile; acaba Adil Öksüz Devlet’in elinde olabilir mi?

Ya da Fethullah Gülen’in Kanada’ya gönderileceği söylentileri arasında Adil Öksüz’ün de Türkiye’ye verilmesi söz konusu olabilir mi? Hazır Türk Ordusu’nun da Suriye’den neden çekildiğini düşünürken…