DÜNYA KADIN HAKLARI GÜNÜ

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunda ve İstiklal Mücadelesinde kadınların çok önemli görevler aldığını hepimiz bilmekteyiz. Ülkemizin kuruluşunda böylesine mücadele veren kadınlarımız, sırtında mermi taşımış, evladının battaniyesini mermiye örtü yapmıştır.
Böyle bir ülkenin kadınlarının torunlarıyız. Kadınlar bu vatan için nasıl omuz omuza erkeklerle birlikte savaştıysa, bugün de çalışma, ekonomi ve siyaset alanlarında birlikte varlar.
Ancak şimdi Türkiye’de, kadın istismarı, kadınlara uygulanan şiddet, erken yaşta evlilikler, ekonomik-sosyal ve siyasi alanlarda süren cinsiyet ayrımcılığı hala kanayan yara olmaya devam etmektedir. 
Seçme ve seçilme hakkı bize Fransa’ dan 11 yıl önce, İsviçre’den 36 yıl önce verildi. Atamız her zaman kadının yanındaydı. Kadınların siyaset alanında da başarılı olacağına inanıyor ve güveniyordu. Yapılan pek çok yenilik var. Kadına boşanma, mal edinme hakkı tanındı. Öncelikle 1930 yılında belediyelerde seçme ve seçilme hakkımız oldu. 1933 yılında ilk kadın muhtar seçildi. 5 Aralık 1934 yılında ise seçme ve seçilme hakkı kadına verildi.
1935 yılında kadınların mecliste temsilinde ülkemiz Dünyanın 2. Ülkesi iken maalesef uzun yıllardır bu sıralamada en sonlarda yer alıyoruz. Biz kadınlar Türkiye nüfusunun yaklaşık yarısıyız. Nüfusun yarısını oluşturan kadınların yönetim ve karar alma mekanizmalarında ve mecliste eşit sayıda yer almasını istiyoruz 
Hiçbir ayrımcılığı kabul etmeyen onurlu ve insanca yaşama ulaşma inancımızı koruyarak, kadınların insan hakları mücadelesini azim ve kararlılıkla sürdürmekte olduğumuzu bu vesile ile bir kez daha yineleyerek, demokrasi kahramanı kadınlarımızı sevgi, saygı ve minnetle anıyoruz