Yeni nesil terzi işi tekniğini uyguluyor

Mağaza yöneticiliği, mağaza tasarımı ve stil danışmanlığı alanında İstanbul ve Konya’da uzun yıllar çalışan Yusuf Demir açtığı Ehill’s Butik'te kişiye özel kıyafetler tasarlayarak stil danışmanlığı yapıyor. Modacı Demir ile birlikte moda üzerine ve kişiye özel kıyafet tasarımıyla ilgili keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.
Moda tasarımcılığına ne zaman başladınız? 
Küçük yaşlarda çıraklıkla başladığım bu iş hikâyem, vitrin tasarımı düzenlemesi çıraklığıyla başlangıç noktası oldu. Şu an Ankara Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı olan Canip Karakuş’un yanında yamak ve çırak olarak başlamıştım. Tekstil giyim hep ilgi alanımdaydı. Çıraklıktan yetiştim. Zaman içerisinde çıraklıktan kalfalık daha sonrada cadde mağazaların kurumsal mağazaların vitrin düzenlemeleriyle uğraştım. Vitrin düzenlemeleri yaparken hep şunu sorgulardım; bu ceketin veya bu takımın yakası keşke şöyle olsaydı. Kumaşı ya da işçilik detayları şöyle de olabilseydi dediğim zamanlar olurdu. Vitrin tasarımında Türkiye için önemli markalarda hizmet çözümünde çalışarak faaliyetlerinde bulunduk. Ekiplerin başında oldum konsept tasarımı yaptım bu arada ilerleyen zamanlarda işin üretim ve model ayağında da olmayı arzu ettim. Değişen gelişen süreçlerde artık koleksiyon tasarlarken de işin içinde oldum görev aldım. Ardından koleksiyon yönetmenliği yaptım. Uluslararası markalarda en son Yelkenci Grup bünyesinde bulunan Sergio Barone koleksiyon yönetmenliğinde görev aldım. Bu grubun geliştirmiş olduğu yeni nesil terzi işi üretim tekniği “Made To Measure” MTM adını verdiği sistemin çeşitli kademelerinden çalıştıktan sonra memleketim Konya’ya da bu sistemi kazandırmak istedim. Yani terzilik mesleğine yeni bir yorum getirirken profesyonel bir iş yönetim tekniği ile kişiselleştirilmiş üretim yapılabiliyor.
Ehill’s ne zaman açıldı? 
Türkiye’de mevcutta kişiselleştirilmiş ürünler üzerinde bir eksik olduğu düşüncesiyle yeni bir marka hayalim vardı. Bu marka hayali içinde yola çıktım. Ehill’s bundan 16 ay önce alt yapı çalışmalarıyla başladı. 2 Nisan itibariyle de Konya Kerkük Caddesi’nde faaliyete geçti. 
Ehill’s de neler yapıyorsunuz?
Ehill’s kişiye özel kişiselleştirilmiş ürünlerle daha iyi görünmeyi vaat ediyor. Gardırobu bütün bir yıl takip etmeyi bununla alakalı bu gardıroptan yararlanacak kişinin yıl boyu stiliyle ilgili takipleri vaat ediyoruz. Sadece ürün satma mantığında açılan bir işletme değiliz. 
Kişiye özel kıyafet dikimi ve kişiselleştirilen ürünler beklenen ilgiyi gördü mü?
Ehill’s açıldığından bu yana iyi bir karşılık buldu. Enerji olarak hedeflediğimiz kitlenin üzerinde ilgi ve iş hacmiyle yola devam edecek. Belki metrekareyi büyütmek zorunda kalacağız. Burada hizmet alan kişilerin yıl boyu işleriyle alakalı girişimlerindeki performansı yanı sıra insanların stiliyle alakalı da beraberinde gelişimi göstermesi tek başına gerçekleştirilen bir durum değil.
Oturup moda dergilerinden iş adamlarının yoğun temposu ve düzeni içerisinde stilleriyle ilgili bütün bir hafta giyecekleriyle ilgili buna ayrı bir zaman ayırması ne yazık ki günümüz koşullarında pek mümkün değil. Artık bunun hizmet olarak, doğru çözümle bir alandan ve kişiden yararlanarak tüketebilecekleri yeni bir sektör olarak görüldüğünden karşılık buldu. Onlar içinde bir kolaylık sağladı. Şu aşamada başlangıç noktası için umduğumuzun ilerisinde görüyoruz. 
Koleksiyonlarınız oluştururken nelere dikkat edersiniz?
Koleksiyonlarımda geçmişteki kültürlerden insanoğlunun bugünkü ihtiyaçlarını düşünerek gelişen bilişim çağındaki insanın şu andaki bulunduğu konumla sentezleyip bir sonuç oluşturuyorum. Günümüzde rahat çok ön planda, hem rahatı önemsiyoruz hem şıklığımızdan taviz vermek istemiyoruz. 
Tasarımlarınızda aksesuarlara da yer veriyor musunuz?
Evet, tasarımlarımızda yaka süsleri, farklı yapıda düğmeler kullanıyoruz.  Küçük zincirler daha çok yelekler üzerinde ya da yaka süslerinde kullanıyoruz. Yaka düğmeleri kullanıyoruz. Bir erkek ceketinin kaldırabileceği ölçekte süsler kullanabiliyoruz. Koleksiyonumuzda daha çok temsil gücü yüksek modeller var. Bir iş toplantısı, iş yemeği, düğün katılımı ya da temsil noktasında bir bürokratın söylem ve kürsü etkisi yüksek kostümlerinde doğru çözümler ürettiğimizi düşünüyoruz. 
Moda dünyasında gelinen nokta nedir? Nasıl değerlendiriyorsunuz?
Moda esasen 1900’lü yıllarda artık nüfusun da artış göstermesi ve sanayileşmenin bir sonucudur.
Makineleşen üretim terziliği birebir kişilerin taleplerini bir kenara bırakarak yoğun üretim adetli üretime adım atarken üretilenlerin de insanlar üzerinde hazır ürünlerin pazarlanmasına yönelik bir taktik biçimi olarak ortaya çıkmıştır. Belli kalıplar belli renkler bu çok moda söylemleriyle karşılık bulmuştur. Esasen moda renkler figürler hep geçicidir. Farklı temalardan farklı stillerden kültürlerden etkileşim alır, değişken bir süreçtir. Kişilerin stilleri daima kalıcıdır. 
Kadınlar için özel kıyafetler dikmeyi de düşünüyor musunuz?
Henüz bu alanda çalışmayı düşünmüyoruz. Tek erkek kıyafetinde branşlaştık. İlerleyen zamanlar belki olabilir. Ama bugün bunu söylemiyorum 
Sokaktaki kadın ve erkeklerin giyimini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Çok tek tip bir yöneliş söz konusu. İnsanlar belli bir fabrikadan çıkmış gibi geziyorlar. Saç kesiminden giyim tarzına kadar markalanmış mamuller gibiler… Kişilerin fikirleri ve yaşam tarzları ikinci tenleri yani kıyafetleriyle karşı tarafa mesaj olarak ulaşır. Burada belirlenmiş profiller üzerinde bir toplum görmek, görsel anlamda rahatsız edici bir durum. 
Bir erkeğin dolabında mutlaka bulunması gereken kıyafetler nelerdir?
Bir erkeğin gardırobunda 4 sezon giyebileceği şık bir takım elbisesi mutlaka bulunmalıdır. Siyahın yerini artık lacivertler aldı. Siyah biraz daha bakımı zor ve asık suratlı bir renk, lacivert biraz daha ciddi ve iyi bir mesaj veriyor. Bunun yanı sıra blazer ceket bulunması gerekir. İnsanların stillerini hayatlarına dokunurken aynı zaman dolaptaki ürünlerin bakımlarını da yapıyoruz. Natürel kuru temizleme yapan bir noktayla çalışıyoruz. Mevcutta dişe dokunur, iyi ürünleri kurtarıyoruz. Bakımla ya da kombinler yeni planlarla edindirdiğimiz kostümleri de tasarlayıp orada bütünlük oluşturmaya çalışıyoruz.
Yurt içine ve dışına açılmayı düşünüyor musunuz?
Yurt içinde Ankara ve İstanbul’da olmak istiyoruz. Zamanla yurt dışı hedefi olabilir, şu anda bizim için erken zamanla olmasını arzu ederiz.
Gelecekteki planlarınızdan söz eder misiniz?
Kişiselleştirilmiş ürünleri olan el işçiliği ve el emeği ürünlerine olan ilgi artacaktır. Ehlli’s de bu alanda en iyi marka olmasını hedefliyoruz. Hatta ilerleyen zamanlarda dünya markası olmasını çok istiyoruz. 
Size nasıl ulaşabilirler?
Sosyal medya kanalıyla bize ulaşan çok sayıda insan var. İnternet sitemiz de bulunuyor. Birebirde iyi bir cadde de konumlanmış durumdayız. (Melek Sarıtaş)