“Akıllı ilaç robotu projesini geliştirdik”

Selçuk Üniversitesi Teknoloji Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. Necmettin Tarakçıoğlu, yıllık 16 milyarlık ilaç israfının önüne geçebilmek için ‘akıllı ilaç robotu’ projesini geliştirdikleri belirtti.

“Akıllı ilaç robotu projesini geliştirdik”
Yayınlanma:

Selçuk Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi Dekanlığı ve Selçuk Üniversitesi Teknoloji Fakültesi Metalürji ve Malzeme Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Necmettin Tarakçıoğlu ile teknoloji fakültesi ve ilaç israfının önemli ölçüde önüne geçecek yeni geliştirdiği projesi akıllı ilaç robotu hakkın bir röportaj gerçekleştirdik.

Necmettin Tarakçıoğlu sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

1953 yılında Kilis’te dünyaya geldim.1978 Selçuk Üniversitesi Makine Mühendisliği bölümünden mezun oldum.1985 Selçuk Üniversitesi Makine Mühendisliği Ana Bilim Dalı’nda Yüksek Lisans ve 1992 yılında Selçuk Üniversitesi Makine Mühendisliği Ana Bilim Dalı’nda Doktoramı yaptım. Halen Selçuk Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi Dekanlığı ve Selçuk Üniversitesi Teknoloji Fakültesi Metalürji ve Malzeme Mühendisliği Bölüm Başkanlığı ve teknoloji fakültesi dekan vekilliğini yürütüyorum. Evli ve 3 çocuk babasıyım.

Teknoloji Fakültesi hakkında bilgi verir misiniz?

2011-2012 eğitim öğretim yılında faaliyete geçen Teknoloji Fakültesi ilk defa öğrenci almaya başlamıştır. Daha öncesinden eğitime devam eden, Teknik Eğitim Fakülteleri yerine, Teknoloji Fakülteleri adı altında faaliyet göstermeye başladı. Teknoloji Fakülteleri, Teknik Eğitim Fakülteleri’nden farklı olarak sadece meslek liselerine öğretmen yetiştirmek yerine teknoloji alanında mühendisler yetiştirmektedir. Teknoloji fakültemizin bilgisayar elektrik ve makine bölümlerinde toplamda bin 218 öğrencimiz bulunuyor. Bunun yanı sıra bilgisayar otomotiv ve elektronik öğretmenlik bölümlerinde ise toplamda 44 öğrencimiz bulunuyor. Ayrıca Teknoloji fakültemiz Organize Sanayi Bölgesinde uygulama ve araştırma merkezi binasında üniversite işbirliği ve eğitim çalışmalarını yürütmeye devam etmektedir.

Hızla büyüyen endüstri alanı nitelikli elemanlar ihtiyaç duyuyor. Fakülteden mezun olan öğrenciler kolay iş bulabilecekler mi? Siz bu bölümü öğrencilere tavsiye eder misiniz?

Mühendislik bir sanattır. Kesinlikle bir usta-çırak ilişkisini gerektirir. Uygulama bugün her alanda olduğu gibi Mühendislik Fakültelerinde ve Teknik eğitimde çok önemli bir yere sahiptir. Endüstri sektöründe kalifiye elemana mutlaka ihtiyaç var. Organize sanayiden beni arayıp eleman talebinde bulunuyorlar. Ben de 2. sınıftan öğrencilerini gönderiyorum. Onlarda uygulama alanı bularaka becerilerini geliştiriyorlar. Kesinlikle çok ciddi açık var. Ancak burada iş yerlerinin de uygulama alanı açmaları gerekir. Böylece öğrenciler de pratik eğitime katkıda bulunarak kendi elemanlarını yetiştirecekler. Dolayısıyla endüstri alanında bu bölümde istihdam ettirilecek boş alanlar mevcutken, üniversite sınavına girecek öğrenci kardeşlerimiz bu boş alanı değerlendirmeliler. Düz lise ve endüstri meslek liseleri mezunu öğrenciler bu bölümlere yerleştirilebilmekteler. Yetenekleri doğrultusunda bu alanları tercih ederlerse ve benim her zaman söylediğim ve inandığım ‘Önce niyet et, sonra elinden gelen çabayı sarf et, gayret et ve gerisi sadece kendiliğinden gelir’ ilkesini uygularlarsa başarılı olamamaları söz konusu bile değil. Kısa ya da uzun vadede emeklerinin karşılığını mutlaka alacaklardır.

Türkiye’de açılan teknoloji fakültelerini nasıl değerlendirirsiniz?

Öncelikle bu fakültelerin açılmasındaki amaç, teori ve pratiği bir araya getirerek, çalışmaların hızlanması ve teknolojik alanda uygulamaların artırılmasıdır.  Dünya’da teknolojik çalışmalar hızla gelişip, ilerlerken, Türkiye’de de bu süreç son dönemlerde hızlanmıştır. Son dönemde lügatımıza Nanoteknoloji kelimesi girmiştir. Nanoteknoloji ve nano malzemeler konusunda Konya’mızın önde gelen kuruluşları ve savunma sanayi esaslı konularda önemli çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Eskiden sadece bir metal parçası olarak görünen parçaların, artık en ince katmanlarına kadar incelenmesi mümkün hale geldi. Türkiye’de bu çalışmaların yürütülüyor olması teknoloji anlamında büyük bir gelişmedir. Burada önemli olan öğretim üyelerinin kendilerini endüstriye açması gerekir. Çünkü bu konuda ciddi teşvikler ve destekler var. Onun için ben endüstri ile aşağı yukarı 25 yıldır uğraşıyorum. En son Türkiye’de sağlık sektöründeki ürünler, patentler konusunda çaba harcıyoruz.

Hocam ilaç israfının büyük ölçüde önüne geçecek projenizden bahseder misiniz?

İlaç tasarrufu konusunda Sağlık Bakanlığı son yıllarda önemli çalışmalar yapmış ve önemli sonuçlar almıştır. Son 3 yılda Türkiye ilaç tasarrufunu nasıl sağlarız? Bu konuyu düşündük ve çalışmalarda bulunduk. Sağlık Bakanlığı Türkiye’nin ilaç raporunu hazırladı. Buna göre, Türkiye’de yılda yaklaşık 2 milyar kutu ilaç tüketiliyor bu da nüfusumuzun 76.6 milyon kişi olduğu düşünülürse bebek, genç, yaşlı demeden kişi başına yılda yaklaşık 26 kutu ilaç tükettiğimiz anlamına geliyor. Yani her vatandaşlarımız iki haftada bir kutu ilaç tüketiyor. İlaca yılda ödediğimiz para ise 16 milyar 300 milyon lirayı buluyor. Üstelik bunun yüzde 54’ünü ithal ilaca harcıyoruz. Sorun ise hastanelerde verilen ilaçların doğru hastaya, doğru dozda ve zamanda verilmemesinden kaynaklıyor. Yaptığımız çalışmada ise akıllı robot sistemi ile hastaya yazılan ilaç, sisteme düştükten sonra adet üzerinden tekil halinde yani bir ağrı kesici iki antibiyotik şeklinde paketlenip barkodlandıktan sonra hastaya veriliyor. Artı artan ilaçlar sisteme tekrardan iade edilebiliyor.

Peki hocam dünyada uygulanan bu sistem ne kadar ilaç tasarrufu sağlıyor?

Dünyada yapılan çalışmalarda bu sistem yüzde 20’ye yakın tasarruf sağlıyor. Düşünün ki şu anda israf 15 milyar kabul edersek, burada 3 milyar tasarruf sağlanacak. Bu cihazlara baktığımızda yurt dışında olanlar hem Türkiye’ye uyumsuz hem de ciddi bir miktar tutuyor.

Bu cihazlardan Hacettepe Tıp Fakültesi aldı. O da çalıştıramadı. Oysa geliştirdiğimiz akıllı ilaç robotu yerli imkânlarla çok daha ucuza mal olacaktır. Amacımız, ülkeye katkı sağlamak. Bizler fayda üretmeye çalışıyoruz. Selçuk Üniversitesi buluş ve patentlerde Türkiye birinci olduğunu ve çok güzel işler çıkarttığı söyleyebiliriz. Bunların hepsi hayata geçerse çok ciddi katkı sağlar.

Melek Sarıtaş

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.