Tüm canlılarla konuşan Peygamber:  Hz. Süleyman

Hz. Süleyman, adı Kuran-ı Kerim'de geçen peygamberlerdendir. Ayet-i kerimelerde Allah katında büyük değeri ve güzel yeri olduğu bildirilir. Yüce Allah'ın kendisine birçok mucize ihsan ettiği Hz. Süleyman, cinler, kuşlar, rüzgârlar, evcil ve yabani hayvanlara hükmederdi

Tüm canlılarla konuşan Peygamber:  Hz. Süleyman
Yayınlanma:
Güncelleme:

Süleyman Aleyhisselam, İsrailoğullarına gönderilen peygamberlerden biriydi.  Davud Aleyhisselam’ın oğludur. Yakub Aleyhisselam'ın neslindendir. Kudüs yakınlarındaki Gazze şehrinde doğdu. Hem peygamber hem sultandı. Çocukluğundan beri bilgili, iyilik ve adaleti seven biri olarak tanınmıştı. On iki yaşındayken babasının yerine geçip, sultan oldu. Daha sonra kendisine Allah-ü Teâlâ tarafından peygamberlik verildi. Dünyaya hâkim olan dört kişiden biridir. Ona peygamberlik verildiği Kuran-ı Kerîm’de En'âm Suresi 84. ayette bildirilmektedir.

“BANA KİMSEDE BULUNMAYAN BİR KUDRET VE DEVLET İHSAN EYLE”

Süleyman Aleyhisselam; "Ya Rab! Bana hiçbir kimsede bulunmayan bir kudret ve devlet ihsan eyle” diye dua etti. Duası kabul edilip, cinlerin, rüzgârın ve hayvanların da insanlar gibi Süleyman Aleyhisselam'a itaat etmeleri emredildi. Kendisine İsm-i Azam Duası, bütün mahlukatın dili ve ilimlerin sırları öğretildi. Peygamberlikle birlikte ihsan edilen ilim, hikmet ve sultanlık kudretini, insanları doğru yola kavuşturmakta ve daha iyi bir hayat yaşamaları için kullandı. Şehirlerin kurulması, yeryüzünün imarı, yeşillendirilmesi, fen ve sanatta ilerlemesi için emrindekilerin her birine iş taksimi yaptı. Yolların yapılması, taşların yontulup kazılması, demircilik ve derin sulara dalgıçlık gibi zor işleri cinlere verdi. Çiftçilik, çobanlık, ticaret, sanat gibi işleri de insanlara verdi.

HZ. SÜLEYMAN'IN MESCİD-İ AKSA'YI İNŞA ETMESİ

Hz. Davud, Cenab-ı Hakk'ın emriyle Beytülmakdis'i inşa etmeye başlasa da ömrü yetmedi. Vefatı esnasında Mescid-i Aksa'nın yapılmasını vasiyet etti. Hz. Süleyman, Kudüs'ün çevresine enli, uzun, beyaz taşlarla hisar inşa ettirdikten sonra, hükümdarlığının dördüncü yılında Beytülmakdis'i yapmaya başladı.  Süleyman Aleyhisselam, Mescid-i Aksa için yerdeki madenlerden altın, gümüş ve yakut; denizden de inciler çıkarttırdı. Kestirdiği türlü taşları, ustalara yontturdu. Çam ve servi ağaçları getirtti. Ağaçlardan, biçilen tahtaları, sıra sıra dizdirdi. Toplanan cevherleri düzelttirdi ve süsletti. Mescidin duvarlarını beyaz, sarı ve yeşil taşlarla ördürdü. Direğini hâlis, billur taştan yaptırdı.

HAZRETİ SÜLEYMAN (A.S)’IN MUCİZELERİ

Hazreti Süleyman mucizeleri olan bir peygamberdir. Kuran-ı Kerim'de Hazreti Süleyman'ın mucizelerinden bahsedilmiştir. Hazreti Süleyman’ın tüm canlılar ile konuşma yeteneği ve mucizesi bulunurdu. Hazreti Süleyman'ın mucizeleri vardır. Rüzgarları kontrol edebilme mucizesi vardır. Öyle ki istediği yere rüzgar getirebilir istediği yerden rüzgarları dağıtabilirdi. Hazreti Süleyman denizlerden geçmek isterken sular ikiye ayrılırdı. Daha sonra geçtikten sonra sular tekrardan birleşirdi.  Hazreti Süleyman ne zaman isterse cami, köşk ve saray yaptırabilirdi. İstediği zaman istediği yerde bu mucizesini gösterirdi. Hazreti Süleyman'ın ayrıca bir mührü bulunur. Bu mührü ile istediği her şey kolaylaşırdı.

ASASINA DAYANIK HÂLDE AYAKTA VEFAT ETTİ

Süleyman (a.s), büyük bir sarayın inşasını kontrol etmeye gitmişti. Bu bina su kıyısında çok heybetli bir saraydı. Ustalar işçiler ve cinler, sarayın inşaatının tamamlanmasıyla meşguldü. Sarayın balkonuna çıkıp, kendini yalnız bırakmalarını ve kimsenin yanına yaklaşmamasını emretti. Sonra da balkonun kenarında asâsına dayanıp durdu ve etrafı seyrederek tefekküre başladı. Bu sırada ömrü bitip eceli gelmişti. Azrail (a.s.) gelip; “Şu an dünyadaki hayatının son anıdır” dedi. Süleyman (a.s.) asasına dayandığı hâlde ayakta vefat edip, uzun süre öylece kaldı. Saray inşasında çalışanlar ise her gün işlerine devam ediyor, halk da oraya gelip gidiyordu. Süleyman Aleyhisselamı uzakta, ayakta durur vaziyette görüyorlardı. Fakat vermiş olduğu emir üzerine hiç kimse yanına yaklaşmıyordu. Nihâyet asâsının yere temas eden kısmını güve kurdu yiyip asa kırılınca, cesedi yere yıkıldı. O zaman bu hâlini görenler vefat ettiğini anladılar. AB Haber Merkezi

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.