HTŞ'nin hızlı ilerleyişi Türkiye için tehlike mi?

Suriye'deki iç savaşın 13. yılına girerken, bölgedeki yeni gelişmeler Türkiye'nin çıkarları açısından önemli soru işaretleri yaratıyor.Anadolu’da Bugün Gazetesi yazarı Ramazan Yüce, Suriye'nin fiilen dörde bölünme riskiyle karşı karşıya kaldığı bu dönemde, HTŞ'nin hızlı ilerleyişinin Türkiye için hayal kırıklığına yol açabileceğini belirtiyor.

2011 yılında başlayan iç savaşın ardından Suriye'nin fiilen üçe bölündüğünü belirten Yüce, ABD destekli YPG'nin kontrolündeki bölgeler, Şam ve çevresindeki Rusya-İran destekli Beşşar Esad yönetimi ile Türkiye'nin bulunduğu alanların ayrıştığını ifade etti.

Ancak, Yüce'ye göre, bu bölünme yetmezmiş gibi, HTŞ liderliğindeki muhalif gruplar, Halep'i ele geçirerek ilerleyişini Hama'ya yönlendirdi. İdlib, Halep ve Tel Rifat gibi bölgeler HTŞ'nin elinde kalırsa, Suriye'nin fiilen dörde bölünme riskiyle karşı karşıya kalacağına dikkat çekildi.

Yüce, HTŞ'nin bu hızlı ilerleyişinin, Esad'ın zayıflığı, İran'ın geri durması ve Rusya'nın Ukrayna'ya yoğunlaşmasıyla ilişkilendirildiğini belirterek, HTŞ'nin destekçilerinin bu gelişmeleri göz önünde bulundurarak harekete geçtiğini söyledi.

Yüce, HTŞ'nin ilerleyişini, IŞİD'in 2014'teki hızlı yükselişiyle benzetti. IŞİD'in Suriye'nin büyük bölümünü ele geçirmesinin ardından ABD destekli YPG'ye bıraktığı topraklardan sonra, HTŞ'nin de aynı şekilde kazandığı bölgeleri YPG'ye bırakma ihtimaline dikkat çekti. Bu durumun, Türkiye için hayal kırıklığı yaratabileceğini ifade etti.

Yüce, Suriye’deki değişik örgütlerin ABD adına vekalet savaşı verdiğini ve HTŞ'nin son hamlesinin de benzer bir amacı taşıyabileceğini belirterek, bu endişelerinin yersiz olmasını umduğunu söylerek yazısını sonlandırdı.