Yazar Ahmet Aykut Arslan’ın kaleme aldığı Kaderle Yürüyen Adam adlı kitap yayımlandı. Arslan, eserinde klasik bir başarı hikâyesi anlatmadığını vurgulayarak, kitabın hayatın kendi akışı içinde yazdığı bir yürüyüşün satırlara dökülmüş hâli olduğunu ifade etti.
Arslan açıklamasında, Sivas’ın sert sabahlarından Konya’nın sakin sokaklarına, oradan İstanbul’un kalabalığına uzanan yolculuğun herhangi bir plan ya da hesapla çizilmediğini belirtti. Kitabın; düşülen yerleri gizlemeden, kırılmaları süslemeden ve yükselişleri abartmadan, hayatın olduğu gibi aktarılmasını amaçladığını dile getirdi.

Her adımda bir iz, her izde bir yara ve her yarada bir ders bulunduğuna dikkat çeken Arslan, eserinde “nasıl başarılı oldum” sorusuna değil, “kim olduğumu nasıl buldum” sorusuna cevap aradığını kaydetti. İnsanın kaderle kavga ederek değil, kaderle yürümeyi öğrenerek büyüdüğünü vurgulayan Arslan, kitabın sayfalarında bir çocukluktan babalığa, düşmekten yeniden başlamaya uzanan çok katmanlı bir hayatın yer aldığını ifade etti.
Kaderle Yürüyen Adam’ın okura kendi hayat yolculuğunu sorgulama imkânı sunduğunu belirten Arslan, her insanın hayatında bir Behrampaşa’nın, bir Konya’nın ve bir İstanbul’un bulunduğunu, kitabın ise herkesin içinde sessizce yürüyen o adamın sesini yansıttığını aktardı.