TÜMOSAN'ın deniz motorları seri üretimde

TÜMOSAN Teknoloji ve Mühendislik Grup Müdürü Volkan Gün, motor geliştirme projeleriyle ilgili açıklamalarda bulunarak, TMSNX7 adını verdikleri 460 beygir gücündeki motorun hem deniz hem de kara platformlarının ihtiyaçlarını karşılamak üzere geliştirildiğini söyledi. Gün, motorun ARES Tersanesi ve Meteksan Savunma ortaklığında yürütülen ULAQ Silahlı İnsansız Deniz Aracı’nda tekne üstü testlerinin tamamlandığını belirtti.

YILLIK 1500 MOTOR ÜRETİM KAPASİTESİ

TÜMOSAN’ın, özel üretim hatları ve robotik işlem teknolojileriyle motor üretiminde Türkiye'deki tek üretici olduğunu ifade eden Gün, 7,8 litre hacminde, 6 silindirli ve 460 beygir gücündeki motorun 800 ila 1500 adetlik yıllık üretim kapasitesine ulaştığını açıkladı. Motorun “common rail” sistemli olduğunu ve 1500 ile 1600 Nm tork değerine sahip iki farklı konfigürasyonla geliştirildiğini vurguladı.

Gün, “Deniz motorlarımızda seri üretime geçişe çok yakınız. Üretim ve test altyapımızı tamamladık. Kendi fabrikamızda geliştirdiğimiz dinamometrelerle ömür testlerini başarıyla yürütüyoruz” dedi.

TRANSMİSYONDA YERLİLİK ATILIMI

TÜMOSAN, transmisyon teknolojilerinde de yeni projelerle dikkat çekiyor. Gün, şirketin yüzde 97 yerlilikle traktör üretirken, kara şanzımandan tam otomatik transmisyon teknolojilerine geçiş yaptığını ifade etti. Askeri araçlar için senkromeçli ve tam otomatik transmisyon çözümleri geliştiren TÜMOSAN, PUSAT adlı aracında bu teknolojileri test etmeye devam ediyor.

2025 yılında tam otomatik transmisyon projelerine yoğunlaşacaklarını belirten Gün, “Yurt dışından tedarik sorunlarına karşı yerli çözümler üreterek, araç entegratör firmalarımıza destek sağlamayı hedefliyoruz” diye konuştu.

YENİ PROJELERDE ÖNEMLİ ROL

460 beygir gücündeki motorun 4x4, 6x6 ve 8x8 askeri araçlarda kullanılabileceğini ve envantere yeni girecek projeler için ciddi bir potansiyele sahip olduğunu aktaran Gün, TÜMOSAN’ın yerli ve milli çözümler geliştirme vizyonuyla teknolojik yatırımlarını sürdüreceğini ifade etti.

TÜMOSAN’ın deniz ve kara platformlarında yerlilik oranını artırmayı hedefleyen çalışmaları, Türkiye’nin savunma sanayii alanındaki bağımsızlık hedeflerine büyük katkı sağlamayı amaçlıyor.