Özel Haber- Konya'da şehir merkezine dikkat! Depremde en çok burası zarar görecek!
Olası bir depremde Konya'nın şehir merkezinin çok zarar göreceğini bildiren Osman Örs, “Alaeddin civarında bulunan Zafer bölgesi oldukça sıkışık bir dokuya sahip. Deprem anında en sıkıntı çekeceğimiz bölge olarak burayı görüyorum" dedi.
Türkiye ve Suriye'deki yıkıcı depremlerden ölenlerin sayısı şu anda 38 bini aştı. Deprem başta Hatay, Malatya, Gaziantep, Diyarbakır, Adıyaman olmak üzere birçok kentte can kayıplarına ve hasarlara yol açtı.
“ACI TECRÜBELERDEN DERS ÇIKARMALIYIZ!”
TMMOB Şehir Plancıları Odası Konya Şube Başkanı Osman Örs, 11 ilde yaşanan felaketten 13 milyona yakın insanın etkilediğini aktardı. İnşa edilen kentlerin afete dirençli kentler olmasına dikkati çeken Başkan Örs, şu ifadelere yer verdi: “Yeniden inşa süreçlerinde farklı meslek disiplinleri bir araya getirilerek, yaşadığımız acı tecrübeden de ders çıkarılarak aceleye getirmeden doğru bir planlama yapılması lazım. Yeniden yapılanma sürecinde bütün meslek grupları birbirleriyle ilişkili; yaşananlar yer bilimcileri, inşaat mühendisleri, mimarlar ve şehir plancılarını ilgilendiriyor. Hiyerarşik bir düzende çalışmalar devam etmeli. Kat yüksekliklerinin, toplanma ve açık alanların deprem bölgesi için ne kadar ihtiyaç olduğunu ne yazık ki görmüş olduk. Planlama çalışmaları sonrasında da parsel bazında yapılacak olan zemin etütleri, statik ve mimari projeler de yönetmeliklerin gerektirdiği ölçüde yapılmalı. Bütün bu mühendislik hizmetlerinin sonrasında da bilinç çok önemli.”
Yeni inşa edilen şehirlerde yatay mimarinin tercih edilmesine vurgu yapan Başkan Örs, “Bizim kültürümüzde Türk evi diye tabir edilen 2 katlı, kerpiçten yapılmış, evlerimiz var. 50 yıl öncesine kadar atalarımız hep bu evlerde yaşamış. Şimdi tutalım kerpiç ev yapalım demiyorum, teknoloji ilerliyor; çağa da ayak uydurmamız gerekiyor. Baktığımız zaman müstakil evdeki insanlar apartmanda yaşayanlara göre depremi daha az hissediyor. Bu bile yatay mimarinin olası deprem anında ne kadar önemli olduğunu gösteriyor” dedi. Deprem bölgesinde farklı kuruluş ve farklı tecrübelerden yararlanarak bir bilim kurulunun kurulması gerektiğini belirten Örs, bu bilim kurullarının işin hukuki sosyolojik, psikolojik, fizyolojik ve tabiî ki de mühendislik, planlama, mimarlık boyutlarının ivedilikle değerlendirmesi gerektiğinin altını çizdi.
“BETONUN ALTERNATİFİ BULUNMALI”
Başkan Örs, betonun insanlık için faydalı olup olmadığının da tartışılması gerektiğini ifade etti. Betonun insanlık ve doğa için zararlı olduğunu aktaran Başkan Örs, “Bir bina düşünelim yıktığımız zaman moloz ortaya çıkıyor. İnsanlara, canlıya, doğaya ve iklime zarar veriyor. Depremlerde on binlerce bina yıkıldı, çok ciddi bir moloz söz konusu. İnsanlar bu molozların altında can verdi. Beton geri dönüştürülebilir ve sürdürülebilir değil. Ayrıca doğamızı da kirletiyor. İklim değişikliğiyle mücadele ediyoruz, iklimimizi de etkileyecek. Su sıkıntısı çekeceğiz diyoruz, sularımız da sıkıntıya girecek. Betonun yerine alternatif arayışlar uzmanlarca masaya yatırılmalı. Evlerin yapımında kullanılacak beton harici alternatiflere yönelelim. Alternatif olarak çelik kullanılabilir” şeklinde konuştu.
“SADECE MÜTEAHHİTE KIZMAKLA OLMAZ”
Pek çok müteahhittin yurt dışına kaçarken yakalanmasına ilişkin konuşan Örs, suçun sadece müteahhitlerde olmadığını söyleyerek şunları dile getirdi: “Birçok sektör bu çalışmalarda görev alıyor. Belediyeler de ruhsatlanma süreçlerinde yer alıyor. İnşaat yapım aşaması da çok önemli. İnşaatın yapım sürecinde her şey düzgün olsa bile inşaatta çalışan ustalarımızın da işçilerimizin de bilinçli olması lazım. En ufak bir hatanın doğurduğu sonuçların herkese aşılanması gerekiyor. Deprem sonrası yaşananlar sadece müteahhitte kızmakla, müteahhitleri suçlamakla olmaz. Projelerin yönetmeliğe uygun yapılıp yapılmadığı denetlenmeli.”
“DEPREM ANINDA ŞEHİR MERKEZLERİNE DİKKAT!”
Olası bir depremde Konya'nın şehir merkezinin çok zarar göreceğini bildiren Örs, kent merkezlerinin yurt genelinde çok sıkışık olduğunu anlattı. Deprem anında en sıkıntı çekilecek bölgenin Zafer bölgesi olduğuna dikkati çeken Örs, “Kentlerimizin merkezleri çok sıkışık. Özellikle 50'li yıllardan sonra betonun hayatımıza girmesiyle şehirler maalesef ki plansız, çarpık yapılaşmaya maruz kaldı. Alaeddin civarında bulunan Zafer bölgesi oldukça sıkışık bir dokuya sahip. Deprem anında en sıkıntı çekeceğimiz alanın Zafer bölgesinde olacağını düşünüyorum. Çünkü çok eski yapılar bulunuyor. Konya'da açık alanlar ve yol kesikleri diğer kentlere oranla çok iyi durumda. Yol kesikleri geniş planlanmaya çalışılıyor. Kent merkezimizin sıkıntı çekme durumu olabilir. İnşallah acı tecrübeyle karşılaşmayız. Uzun vadeli planlama çerçevesinde Konya kent merkezine ilişkin yapılacaklar konusunda çözümler bulmalıyız. Bizler şehir plancıları olarak Konya özelinde, ülke genelinde üzerimize düşen ne varsa yapmaya hazırız” diyerek sözlerini tamamladı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.