Nasreddin Hoca'nın mizahıyla çağlar arasında yolculuk

Konferans, halk bilimci Dr. Mustafa Duman, halk bilimci M. Sabri Koz ve Türk Halk Bilimi Uzmanı Prof. Dr. Nebi Özdemir'in konuşmalarıyla zenginleşti. Katılımcılar arasında ilçe protokolü ve vatandaşlar yer aldı.

NASREDDİN HOCA HALKIN ORTAK KÜLTÜRÜDÜR

Açılış konuşmasını yapan Akşehir Belediye Başkanı Dr. A. Nuri Köksal, Nasreddin Hoca’nın Türk halk kültürünün anonim bir parçası olduğunu vurguladı. Başkan Köksal, “Nasreddin Hoca’nın yazılı bir külliyatı ya da görsel-işitsel ritüelleri olmasa da, halk arasında anonim bir şekilde nesilden nesile aktarılmıştır. Bu, onun halk kültüründe derin bir iz bıraktığını gösteriyor” dedi. Nasreddin Hoca’nın vefatının 740. yıl dönümünü anarken, onun mirasını anlamaya ve anlatmaya devam edeceklerini belirtti.

“NASREDDİN HOCA, KÜLTÜRÜMÜZÜN TA KENDİSİ”

Halk bilimci Sabri Koz, Nasreddin Hoca’nın büyüklüğünün öldükten sonra bile yaşamaya devam etmesinde yattığını ifade etti. Koz, “Hoca, sözlü kültürün bir parçasıdır ve bu kültürle insanları besleyen hikâyeler oluşturmuştur. O, kültürümüzün ta kendisidir” dedi.

“AKŞEHİR DÜNYA MİZAH BAŞKENTİ”

Prof. Dr. Nebi Özdemir ise Nasreddin Hoca’nın mizah yoluyla toplumları ve ulusları birleştiren bir figür olduğuna dikkat çekerek, Akşehir’i “Dünya Mizah Başkenti” olarak tanımladı. Özdemir, “Nasreddin Hoca yazılı, sözlü ve teknolojik çağları aşmış bir şahsiyettir. Mizahın birleştirici gücü sayesinde bugün hâlâ yaşamaya devam ediyor” dedi.

KONFERANS BÜYÜK İLGİ GÖRDÜ

Etkinlik sonunda konuşmacılara teşekkür belgeleri ve çiçekler takdim edildi. Günün anısına toplu fotoğraf çekimi ile program sona erdi.

Bu anlamlı etkinlik, Nasreddin Hoca’nın evrensel mizah anlayışını ve Türk kültüründeki yerini bir kez daha hatırlatarak büyük bir beğeni topladı.