Geleneksel ve tamamen doğal yöntemlerle üretimi yapılan bu karpuz çeşidi, az su tüketimiyle çiftçilere umut oluyor.

Üretici Yunus Çakan, ailesiyle birlikte yaklaşık 10 bin metrekarelik alanda kimyasal madde kullanmadan karpuz yetiştirdiklerini belirterek, “Bozkır'da karpuz sezonunu başlattık. Gübre yok, ilaç yok. Yalnızca toprak, güneş ve nadiren verdiğimiz suyla üretim yapıyoruz. Bu karpuz türü, özellikle kuraklığın etkisini arttırdığı bu dönemde çiftçilere önemli bir alternatif olabilir” dedi.

“Fideleri Serada Kendimiz Yetiştiriyoruz”
Fidelerin kabak aşısı olmadığını, çekirdekten tamamen kendi imkanlarıyla serada üretildiğini vurgulayan Çakan, “Yağmur yağarsa 8 ila 10 bin fide dikiyoruz. Damlama hattı döşedik, ilk can suyunu verdik. Sonrasında sadece aşırı sıcaklarda birkaç kez sulama yapıyoruz. Ürünlerimizi Bozkır’da ve tarlanın yanındaki yol kenarında doğrudan satışa sunuyoruz. Dışarıya göndermiyoruz, hem kendi ihtiyacımızı karşılıyoruz hem de mahalle halkıyla paylaşıyoruz” diye konuştu.

“Organik, Hormonsuz ve Eski Tadında”
Aynı mahallede üretim yapan Mehmet Topal ise Karayahya karpuzunun tamamen doğal olduğunu ifade ederek, “Bu karpuzda ilaç, hormon yok. Naylon sergileri sadece ot çıkmaması için seriyoruz. Fideler bir kez can suyunu alıyor, sonrası tamamen toprağın rutubetiyle gelişiyor. Eskiden yediğimiz o tatlı, kokulu karpuzlardan farkı yok” dedi.

Üretim sürecine aktif şekilde katılan aile üyelerinden Suna Topal da sezonun bereketli geçmesi için umutlu olduklarını söyledi.