'Yıllık açık düşüşünü sürdürüyor'

Son 12 aylık cari açık şubatta 17 milyar dolarla 9 yılın en düşük seviyesine gerilerken, ekonomistler söz konusu açıkta düşüşün süreceğini tahmin ediyor.

'Yıllık açık düşüşünü sürdürüyor'
Yayınlanma:

Son 12 aylık cari açık şubatta 17 milyar dolarla 9 yılın en düşük seviyesine gerilerken, ekonomistler yıllıklandırılmış açıktaki düşüşün devam edebileceğini öngörüyor.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından açıklanan ödemeler dengesi verilerine göre, cari açık şubatta bir önceki yılın aynı ayına kıyasla 3 milyar 776 milyon dolar azalarak 718 milyon dolara geriledi. Bunun sonucunda 12 aylık cari açık 17 milyar 44 milyon dolar oldu.

Böylece 12 aylık cari açık, Şubat 2010'dan bu yana en düşük seviyesini gördü. Söz konusu tarihte 12 aylık cari açık 15 milyar 810 milyon dolar düzeyinde gerçekleşmişti.

AA Finans Analisti ve ekonomist Haluk Bürümcekçi, mart ayı gümrük dış ticaret öncü verilerinin, geçen yıla göre çok daha düşük dış açığa işaret ettiğini belirterek, son 12 aylık cari açığın 13,5 milyar doların altına gerileyebileceğini bildirdi.

Cari dengedeki iyileşmede, dış ticarette geçen yıldan düşük açık ve hizmetler dengesinin yüksek fazla vermesinin ana etken olduğunu aktaran Bürümcekçi, "Cari dengedeki iyileşme, en azından ilk yarı sonuna kadar devam eder." dedi.

"Enerji ticaretindeki gelişmeler kritik"

Haluk Bürümcekçi, önceki yıl cari açığı artıran faktörlerin başında gelen enerji ticaretindeki gelişmelerin devam edip etmeyeceğinin kritik göründüğüne değinerek, şunları söyledi:

"Petrol fiyatlarının son dönemdeki toparlanma ile 72 dolar olan 2018 ortalamasına yaklaşması cari açığı azaltıcı etkinin gözlenmeyeceğini düşündürüyor. Altın ticaretinde ise geçen yıl 8,7 milyar dolar net açıkla 2017'ye göre 1,3 milyar dolar azalış kaydedilmişti. Bu eğilim ise devam edebilir. Ayrıca, son çeyrek milli gelir ve ilk çeyrek öncü verilerinden görüldüğü kadarıyla ekonomik aktivitenin sert bir yavaşlama içine girdiği bilinmektedir. Bu gelişmenin, dış ticaret açığı üzerinde diğer unsurlardan daha güçlü etkide bulunduğunu düşünmekteyiz. Ayrıca, AB pazarı ve genel olarak küresel çapta büyümenin 2018 yılı ilk yarısında güçlü seyretmesi ihracat açısından destekleyici olmuştu, bu bağlamda bu bölgelerden gelen yavaşlama sinyallerinin ne ölçüde ihracatı etkileyeceği takip edilecektir."

Aralık-şubat döneminde ihracat artışının çok yavaşlaması ve martta yıllık bazda gerilemesinin, bu riskin realize olduğunu düşündürdüğünü vurgulayan Bürümcekçi, "Buna karşılık turizm gelirlerinin, turist sayısının artış eğilimini koruması ile toparlanma göstermeye devam edeceği beklenmelidir. Bu doğrultuda, 2019 sonu tahminimiz olan 16 milyar dolar üzerinde risklerin aşağı yönde devam ettiğini belirtmeliyiz." değerlendirmelerini yaptı.

"Yıllık açık düşüşünü sürdürüyor"

Halk Yatırım Araştırma Direktörü Banu Kıvci Tokalı, yıllık cari açıktaki düşüşün sürdüğünü belirterek, "Mart ayına ilişkin dış ticaret verileri, yıllık açıktaki gerilemenin devam ederek 13-14 milyar dolar civarına inebileceğine işaret ediyor. Hem kur hem de talep gelişmelerine ek olarak, ihracatı destekleyici yeni program anlayışı, ılımlı enerji fiyatları ve baz etkisi doğrultusunda, yıllık cari açıktaki düşüşün özellikle bu yılın ilk yarısında hızla devam edeceğini ve 5-10 milyar dolar bandına kadar inebileceğini; yılın ikinci yarısında ise yeniden dengelenme sürecinin belirginleşmesi ve baz dezavantajıyla yılı 19 milyar dolar civarında tamamlayabileceğini tahmin ediyoruz." dedi.

Şubat ayı cari dengedeki iyileşmeyi destekleyen gelişmelerde, dış açıktaki sert düşüş, turizm gelirlerinde yıllık artış, navlun gelirlerindeki iyileşme ve dış borç faiz ödemelerinde azalış gibi unsurların etkili olduğunu anlatan Tokalı, doğrudan yatırımlarla ilgili kar transferleri ve portföy yatırımlarına ait giderlerdeki artışın ise cari açıktaki düşüşü sınırladığını söyledi.

Tokalı, çekirdek dengenin şubatta 27,9 milyar dolarla fazla vermeyi sürdürdüğüne dikkati çekti.

Finansman tarafında reel sektörün yatırımlara yönelik uzun vadeli borçlanmasında eksi tarafta kaldığına değinen Tokalı, buna karşın doğrudan yatırımların devam eden katkısı, yabancı yatırımcıların DİBS ve hisse senedi tarafında alım yönünde kalması ve bankaların yurt dışı muhabirlerindeki döviz mevduatlarında azalış gibi iyimser gelişmelerin bulunduğunu dile getirdi.

Tokalı, kurun mevcut seviyeleri ve beklentileri doğrultusunda iç talepte zayıf seyrin, cari dengedeki iyileşmenin süreceğine işaret ettiğini aktararak, şunları kaydetti:

"Buna karşılık, son dönemde toparlanma eğilimi gösteren ve aralık ayındaki dip seviyesinden yükselişe geçip kritik 70 dolar/varil seviyesinin üzerinde tutunmaya devam eden petrol fiyatlarının seyri, cari açıktaki hızlı düşüşün boyutu açısından önemli olacak. Finansman tarafında da ABD Merkez Bankasının (Fed) sıkılaştırıcı politikalarında yavaşlama ve Avrupa Merkez Bankasının (ECB) destekleyici politikalarına ek olarak, ticaret savaşlarına ilişkin olumlu beklentiler, gelişen ülke piyasalarına sermaye girişini destekleyebilecek olması dolayısıyla olumlu yorumlanabilir. Ancak şimdiye dek küresel sermayenin gelişen piyasalara akışında yavaşlamaya neden olan ticaret savaşlarının kesin olarak ne şekilde ilerleyeceğinin halen önemini koruduğunu da belirtmek gerekir."

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.