Muh/ar/rem ayı pek muh/teremdir,

Muharrem ayında, ar elbisesini her zamankinden daha fazla giyinmeli. Muharrem ayında, REM uyku hallerimiz de bile azîz ve azîze ruhları hatırlamalı ve yaşamalı. Muharrem ayı, vâr olanların cem/leştiği, birleştiği, tatlaştığı, aşûre olup nice cânlara ve cânanlara şifâ olduğu bir aydır. Ay/parçamız, nur parçamız olan Muharrem ayımız dertlere devâ, hastalıklara şifâ, borçlulara edâ, nice Adem ve Havvâ'lara da sıhhat olsun inşaallâh.

Ey kullar, ey cânlar!

Cânlardaki cânânımızın aşkına, sevgiyi dilimize, muhabbeti gönlümüze, hoşlukları da hâlimize giydirelim. İbret enerjisiyle dolup dolup bereketlenelim. Târihteki ibret şifâlarıyla şifâlanalım, nice hastalıklardan da bu vesileyle kurtulalım.Muhammed Âlî diye diye aşk kazanını, muhabbet kazanını, hikmet kazanını tutuşturmalıyız, bu vesîleyle hâk olan meşkimizin doruk noktalarına ulaşmalıyız değerli cândaşlarım, kıymetli îmândaşlarım ve onurlu ihlasdaşlarım. Selâm olsun yeryüzünün zâtının zâtına, yânî alemi yoktan vâr eden yüce Allâh'a lâyık olabilenlere, Selâm olsun olgunlaşma yolunda ilerleyebilenlere, selâm olsun imân kandiliyle ayın on dördü gibi parlayabilenlere. Duâ edelim eğriye de doğruya da. Duâ ile eğri yumuşayabilir, doğrular ise yolunda sağlamlaşarak ilerleyebilir. Duâyı gayret macunuyla fiiliyata dökenlerin hâllerine imrenmeli, inanın o sırlı haller ancak hissedilir ve yaşanırlar. Ne mutlu o hallere muhatap olabilen Ali'lere ve Fâtıma'lara, ne mutlu Muhammedül Emin'lere ve Hatîce'lere. Ne mutlu şehidlerimize ve şühedalarımıza. Hak yolunda ölenler hiç ölmez imiş, onlar hep şu gökkubbede yâşar dururlar imiş. Onlar hep şu gönüllere misâfir olur, onlar hep şu sineler de bilinir, hissedilir, dile gelinir ve hâle gelinirmiş. Kandillerimizin nice karanlıklarımızı yok etmesi arzusuyla her birerinizin tekrâr Muharrem ayını ve aşure gününü tebrik ediyoruz efendim. Aşk ile hû ey ehli Hâk.

Ey canlar!

Muharrem bir başlangıcı temsil eder. Muharrem, Mekke'den Medine'ye hicreti temsil eder Muharrem, Müslümanların kullandığı Kameri takvimin 1.ci ayını temsil eder. Değerli kardeşlerim bu vesileyle de, kameri takvimin aylarını hatırlamış ve hatırlatmış olalım. "Muharrem, Safer, Rebiülevvel, Rebiülahir, Cemaziyelevvel, Cemaziyelahir, Recep, Şaban, Ramazan, Şevval, Zilkade, ve Zilhicce." adı verilmiş aylardan oluşmaktadır. Zilhicce ayın son gecesi, Muharrem ayının başlangıç zaman dilimlerine ise Hicri yılbaşı diyoruz. Bu vesileyle yeni hicri yılımızın alemi İslam’a, âlemi insanlığa, âlemi hayvanata, âlemi her zerreye hayırlar ve huzurlar getirmesini yüce Allâh’tan niyaz ediyoruz.Muharrem, haram olan 4 aydan birini temsil eder. Muharrem, ruhu yüce olan 4 aydan birini temsil eder. Muharrem, Kerbalâ vakıasındaki o derin acıyı temsil eder. Muharrem, Muhammed Mustafâ der, Alî der, Fâtıma der, Hasan ve Hüseyin der. Muharrem, kendi ruhunda yâni muharrem ayın da tutulan orucu, 10 gün tutulan orucu temsil eder. Muharrem, aşure gününü temsil eder, vâr olan neyimiz vâr ise onu karıştırmalı aş/ure oluşturmalı, oluşmuş olan aş birliğin ve diriliğin tadı ve enerjisi olacak, oluşmuş olan aş benlik fakirliğini kaldıracak, bizlik bereketini getirecek. İmân ehli olan gayretliller de bu hoşlukları hayatın da yaşayarak hissedecek. Kardeşlerim eksilerimiz ile zaman kaybedip eksilmeyelim. Bilakis artılarımız ile hemhâl olalım, bilakis hoşluklarımızı birbirimize aşı yapalım, bilakis içerimizdeki ruhun, içerimizdeki cân'ın, Allâh'ın nurundan bir olduğunu her dâim hatırlayalım ve muhatabımıza öyke söz söyleyelim.

Aynı gövdenin dalları güçsüzlüğe değil, güçlülüğe delalettir.Aynı gövdenin dalları bereketsizliği değil, bereketliliği temsil eder. Aynı gövdenin dalları köksüz bir ağaca değil, köklü bir ağaca benzer. Aynı gövdenin dalları, gece ve gündüz gibi bir birlerini tamam eyler. Aynı gövdenin dalları, toprak ve su gibi birbirlerini bereketlendirirler. Aynı gövdenin dallârı, tırnak ve et gibi olur ve şahâdet parmağını havaya kaldırırlar ve Allâh bir diye işâret ederler. Aynı gövdenin dalları ten ve ruh gibi, birlik ve berâberlik sergileyip hakkı ve hakîkati yaşarlar. Ehli Beyt ağacına inananlar, kökünün ve gövdesinin Ehli Beyt olduğunu bilenler ve bu yol için adeplice mücâdele ederler, bu yola baş koyanlar, bu yola bedenini ve gönlünü hizmetkâr eyleyenler sizler çok ama çôk hoşsunuz, sizler inanıyoruz ki yüce Allâh'ın sevgisine ve cemâline muhatap olacaksınız. Kardeşlerim, farklı dallardan oluşmamızın bereketini lütfen göz ardı etmeyelim, bizler farklı kollarımız, farklı dallarımız ile aynı ahtapot gibi arzu ettiklerimizi daha rahat kucaklayabilir, arzu etmediklerimizden de daha rahat uzaklaşabiliriz. Ana gövdemiz hak ve hakîkattir, bizler de bu ana gövdenin dallarıyız. Ana gövdemiz Kuran ve Peygamberimizdir, bizler de peygamberlere ve peygamber efendimize inanmış, îmân etmiş ve bu hakîkat doğrultusunda mücâdele etmemiz gerektiğine inanmışızdır. Ehli Beytiz, her birerimiz hâssaten ehli beytiz, o vakit bu gerçeği, her zamankinden daha fazla, ihlas ve îmân ile yaşamalı ve dile getirmeliyiz. Her birerimiz Hazreti Muhammed'leri, Hazreti Ali'leri, Hazreti Hatîceleri, Hazreti Fatımaları, Hazreti Hasan ve Hüseyin'leri bu günlere getirmeli, daha sonra bedenimizin ve gönlümüzün tahtına oturtmalıyız. Âleme bu enerjiyle bakmalı, nice karanlıklarımızı da bu vesileyle aydınlatmalıyız Anadolu'da Bugün bizler bu bereketle önce kendimizi şifâlamalı, daha sonra da nasibi olanları şifâlamak için ak ve pâk tohumlar ekmeli. Belki o vakit Anadolu'da Bugün bizler, yer yüzü insanına gül bahçeleri oluşturmuş oluruz, belki o vakit gülün ve bülbülün sevdasına şâhit oluruz. Bu duygularla Anadolu'da Bugün Gazetesi’nin okurlarını, yazarlarını, emektarlarını, düşünürlerini, hâsılı Anadolu’da Bugün doğru bilgiye ayna olmaya gayret eden yayın ekibini selamlıyor ve gayretlerinin bereketiyle kendilerine dönmelerini yüce Allâh'tan niyaz ediyoruz. Huzurumuz dâim olsun kardeşlerim.

*REM

"Hızlı göz hareketi anlamına da gelen REM, uykunun rüyâ görülen kısmıdır. Adını, bu esnadâ gözlerin hızlı hızlı hareket etmesinden alır."