Antioksidan beslenme ile genç kal
Beslenme ve oksijen alma ile vücudumuz yaşamsal fonksiyonlarını yerine getirir. Bedenimiz bu yaşamsal fonksiyonlarını yerine getirmek için enerji üretir. Fakat enerji üretimi ile vücudumuza zarar veren maddeler ortaya çıkar. Serbest radikal olarak adlandırdığımız bu maddeler vücudumuzun yağ, protein ve DNA’sına zarar verir. Vücudumuz serbest radikal oluşumunu kontrol altında tutan ve hücre hasarını önleyici Antioksidan Savunma Sistemi geliştirir. Beslenme ve bazı alışkanlıklarımızı düzelterek Antioksidan Savunma Sistemini aktif hale getirebiliriz.
DNA Hasarına Sebep Olan Serbest Radikaller
Stres, aşırı alkol tüketimi, sigara kullanımı, hava kirliliği, radyasyon, güneş ışınları (UV), aşırı fiziksel aktivite, enfeksiyon, aşırı demir ilacı kullanımı ve doğum kontrol hapları vücudumuzda serbest radikal artışına sebep olur. Oluşan serbest radikaller hücre ve DNA hasarı ile birlikte kalp hastalıkları, kanser, diyabet (şeker hastalığı), akciğer hastalıkları ve alzeimer gibi birçok hastalıklara sebep olmaktadır. Antioksidandan zengin beslenme ile DNA ve hücre hasarını önleyerek hem daha sağlıklı hem de daha genç kalmamız mümkün.
Sağlığa Yararlı Antioksidanlar
Domates, karpuz, çilek, nar gibi kırmızı meyveler bol miktarda antioksidan içerir. Ayrıca böğürtlen, ahududu, yaban mersini, mor lahana, kiraz, kırmızı pancar gibi besinlerde antosiyoninler bulunur. Antosiyoninler sağlığımızı olumlu yönde etkileyip hastalıklardan korurken DNA hasarını önleyici etkisi ile genç kalmamızı sağlar.
Uzak Doğu insanlarının cilt güzelliklerini bilmeyen yoktur. Çünkü antosiyoninlerden zengin bir beslenmeleri vardır. Örneğin Çin’de günlük 50 mg antosiyanin alımı tavsiye edilmektedir. Ülkemizde günlük alım ise 12,6 mg civarıdır. Antosiyanin içeren besinlerin tüketimini artırarak ışıl ışıl ve genç bir cilde sahip olabilirsiniz.
İkinci dünya savaşında İngiliz savaş pilotlarına daha iyi bir gece görüşü için yaban mersini reçeli verilmiştir. Bu veri ile 1900’lü yıllarda antosiyoninden zengin beslenmenin önemini görebiliriz. Fakat son yıllarda beslenmemizde sebze ve meyvelere yer vermememiz, daha çok hazır gıdalar tüketmemiz vücudumuzda antioksidanları oldukça azaltmaktadır. Bu durum enfeksiyon ve hastalıklara açık hale getiriyor ve erken yaşta cilt kırışıklıkları ile karşılaşmamıza neden oluyor.
Ceviz, balık, kurubaklagil, peynir, yumurta, tavuk eti, hindi eti gibi besinlerde selenyum bol miktarda bulunur. Selenyum bağışıklık güçlendirici ve hücre hasarlarını önleyici etkileri bulunmaktadır. Böylelikle bu besinleri beslenmemize ekleyerek gençliğimizi koruyabiliriz.
C vitamininden zengin limon, portakal, mandalina, greyfurt, roka, maydanoz, marul, kuşburnu gibi besinler ve zeytinyağı, fındık, badem, ceviz, ayçekirdeği, ıspanak, kereviz, lahana gibi E vitamininden zenginler besinlerde de antioksidan bol miktarda bulunur.
Çay Tüketimi İle Antioksidan Alımı
Günlük bir fincan yeşil çay içerek antioksidan savunma sistemini harekete geçirir. Bir fincan yeşil çayda bulunan antioksidan etki; bir porsiyon brokoli, ıspanak, çilek ve havuçtan daha çoktur. Ayrıca Oolong çayını günde bir fincan tüketmek cilt kırışıklıklarını önleyerek yaşlanmaya karşıtı etki gösterir.
Günlük beslenmemizde paketli gıda ve şekerli besinler yerine rengarenk salatalar, meyveler ekleyerek hem daha sağlıklı ve fit bir vücuda hem de daha aydınlık bir cilde sahip olmamız mümkün
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.