Geçtiğimiz gün kariyerim için belki de bir dönüm noktası yaşadım. Eski Başbakan aynı zamanda Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, bizlerin organizasyonuyla gençlerle buluştu. Bizlerin organizasyonu dediğim ise, üniversitede internet haberciliği yaptığım ekibi kastediyorum. Ben bu programda kameramandım. Ve Sayın Davutoğlu’nun dibindeydim. Bütün basın oradayken benimle samimi konuşması gurur vericiydi.

Burada ayrı bir parantez açmak istiyorum. Kesinlikle ideolojim bu partiden yana değil, kimseden yana değil. Ben dün yaşanan bu olaylara sadece kariyerimin bir dönüm noktası olarak bakıyorum ve sizlere aktarmak istedim. Muhteşem bir ortamdı. Dediğim gibi bütün basın oradaydı ve ön planda olanlardan bir tanesiydim. Sayın Davutoğlu gençlerle soru cevap şeklinde karşılıklı konuştu. Moderatör Ali Bey’in de ricasıyla gençlere Konya’nın meşhur yemeği etliekmek ısmarlandı. Samimi bir ortamdı açıkçası. Hatta bir ara hep birlikte Dünya Kupası Maçı bile izlendi. Davutoğlu, gençlere imzalı kitaplarını hediye etti ve soruları kibarca yanıtladı.

Mesleğimi bu yüzden çok seviyorum. Yeni insanlar, siyasetçiler, heyecan, kameralar… Ve daha nicesi. En güzel taraflarından bir tanesi de çevremden ve ailemden aldığım tepkiler.

Size şunu söyleyebilirim ki bundan birkaç yıl önce gazeteci olmak aklımın ucundan geçmiyordu. Hep hayalim İngilizce öğretmeni olmaktı. Olamadım diye çok üzülmüştüm. Şimdi iyi ki olmadım diyorum.

Şunu sakın unutmayın, sizin hayır sandığınız şeyler, sizin için hayır olmayabilir. Ve istediğiniz bir şey olmadıysa sakın üzülmeyin! Çünkü daha iyisi mutlaka oluyor. Son olarak size şunu söylemeliyim ki, gazetecilik dünyanın en güzel mesleklerinden birisidir.

Gazeteci olunmaz, gazeteci doğulur(!)