Kolay gelsin! Aşk-ı Memnu dizisiyle beraber hayatımız tam bir roman oldu. İşin kötü tarafı da bu kadar olumsuz rol modellerle dolu dizinin üstün yetenekli sanatçılardan dolayı izlenme rekorlarını kırmasıydı. Eleştirdik eleştirdik ancak yaşananların hayatımızdan bir kesit olduğu acı gerçeğiyle yüzleştik.

İşte bir serüvenin başlangıcına bu dizilerden aldığımız güçle, inançla başladık. Zengin olma lüks içinde yaşama isteği ve bunlara kısa yollarla ulaşılabileceği üzerine vurgular yapıldı. Yalan söyleyenin kazandığı, kötülüklerin ödüllendirildiği, sadakati önemsiz değersiz kılan, kimin eli kimin cebinde belli olmayan, birbiri arkasından sürekli iş çeviren ilişkilerin olumlandığı, asan kesen vuran kıran adamların en yakınları tarafından onaylandığını desteklendiğini görmeye başladık.

Peki bu bize ne yaptı... doğruluk sadakat out, yalan dolan in oluverdi. Haksız olmasına rağmen vuran kırana, zalime saygı gösterir olduk. Mahallendeki kız mahallendeki oğlanla flört etteysi ahlaksız olacaktı ama jeepten inince, zenginin sevgilisi ikinci eşi oluverince yengemiz oluverdi. Eve geç gelen kızına hesap soran anne, kızının şartlarından faydalanır hale gelince, susmaya görmemezlikten gelmeye sebep oluverdi.

Sonuçta genç ve güzel bir kız, kendinden yaşça çok fazla büyük birisiyle ilişkiye girebildi. Adamın evli çocuklu olması bile önemsiz oluverdi. İkinci eş olmak ya da sevgili olmak sahip olunan imkanlardan dolayı önemsiz hale geliverdi. Hatta okumak, ayakları üstünde durmak ve kendi geleceğini sağlamak adına girilecek mücadele bile saçma görülmeye başlandı.

İşin bir diğer tarafında olan erkekler içinde çok da farklı değil maalesef. Güçlendikçe sahip olduğu eşine alternatif üretme konusunda cebiyle doğru orantılı yeteneklerini de artırmaya başladı. Silahı sigarası alkolü kaba kuvveti kötü sözü de altındaki araba ve banka hesabıyla doğru orantılı kabul görür hale geldi.

Ve sonuçta bireysel gelişime katkıda bulunmayan, toplumsal yozlaşmaya iten, ahlaki değerleri ve mahremiyeti hiçe sayan programların yayınlanmasına izin verdikçe; düşünme sorgulama eleştirme kapasitesi zayıflayan ve sahip olduğu beyni kullanmak yerine alternatif birçok şeyi kullanmayı tercih eden bir insan topluluğu haline cümleten gelmek üzereyiz...

Gençleri başkalarının hayallerini gerçekleştirme  k yerine, kendi hayallerinin peşinden gitmesi için destek olmalıyız. Bunun için de televizyon karşısına geçtiğinizde neyi izlediğinizi sorgulayıp, kafanızı biraz kaldırmak işe yarayacaktır. Zaman zaman da elinize bir gazete kitap almak iyi bir alternatif olacaktır.

Sevgiler...