Yerel seçimlerden sonrası
31 Mart yerel seçimlerine artık sayılı günler kaldı. 15 gün sonra sandığa gideceğiz ve bizleri yönetecek olan belediye başkanları, belediye meclis üyeleri ve muhtarları seçeceğiz. Demokrasinin gereği olarak yapılacak olan yerel seçimlerin ardından neler olacağı konusunda herkes değişik yorumlar yapmaktadır.
Ancak siyasilerin yapmış olduğu söylemlerle birlikte oluşturulmaya çalışılan medya algısı sonucunda toplumda çok büyük beklentiler oluşmaya başladı. Her seçim öncesinde oluşturulan bu algılar, gerçekleşmediği takdirde büyük bir yıkım olmaktadır.
Seçim arefesinde yaratılan umut ortamı seçim sonrasında büyük bir umut yıkılmasına ve hayal kırıklığına neden olmaktadır. Seçim meydanlarında vatandaşa çizilen güzel tablolar ve bol vaatler, seçim sonrasında da hayal kırıklığı meydana getirmektedir.
Yerel seçimler öncesinde üç aşağı beş yukarı seçilecek kişiler belli olmaya başladı. Ancak kim seçilirse seçilsin mevcut durumumuz ve ekonomimizin değişeceğine pek de fazla inanmıyorum. Hatta mevcut durumumuzu korumak bile büyük bir mutluluk olacaktır.
Sadece seçilenlerin mutlu olacağı yerel seçimlerin ardından biz yine bir çok ekonomik sorunlarla yeniden yüzleşeceğiz. Ardı ardına gelen benzin zamlarını, sofralarımıza kadar yükselen ateşi ve doğalgazı konuşmaya devam edeceğiz.
Yine sabah evden çıkarken akşama eve götüreceğimiz ekmeğin sıkıntısını yaşayacak, simit parası ile ekonomimizin durumunu konuşacak ve vergilerle şişirilmiş elektrik parası ve sayaç okuma paralarını konuşur olacağız.
İşsizliğin hangi boyuta geldiğini, genç işsiz sayısını ve istihdam yaratmak için oluşturulan projeleri konuşarak günümüzü geçireceğiz. Sanayi kesimindeki işçi çıkarılmalarını ve sanayide çalışan Suriyeli sayısını konuşarak içimizi rahatlatacağız.
İflas eden iş adamı ve müteahhitlerle ilgili olarak çeşitli senaryoları konuşacak, her geçen gün artan konkordato isteklerini hayretle izleyecek ve temel gıda maddesi olan ekmekteki gram eksikliğini görmeyeceğiz.
Konya’ya niye tanzim satış reyonları gelmediği diye sızlanacak, Pazar ve marketlerin vicdanı ile baş başa kalacağız. Akaryakıt fiyatlarına gelen zamlardan sonra toplu taşıma araçlarına istenilecek olan zammı tartışmaktan yorgun düşeceğiz.
Ekonomik nedenlerden dolayı aile sisteminin çatır dağını, çöpleri karıştıran insanların çoğaldığını, trafik ışıklarında daha çok mendil satan çocukları göreceğimizi ve çok sayıda dilenen insanları görmeye başlayacağımızı da aklımızdan çıkarmayalım.
İnşallah bu düşüncelerimde yanılırım. İnşallah seçim öncesi verilen güzel vaatler ve hayaller gerçek olur. İnsanlarımız istedikleri şekilde ve güzel bir hayat içinde yaşamlarını sürdürür.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.