Savaştan beter!
Her yıl Mayıs ayının ilk haftasında Trafik Haftası düzenleniyor. Çağımızın en büyük sorunlarından biri olan trafikle ilgili çalışmalar, söylemler ve projeler anlatılıyor. Ancak trafikle ilgili olarak hala yeterli bilince sahip olamıyoruz.
Bu cennet gibi güzel olan ülkemizde, uzun yıllardan beri kanayan bir yarayı tedavi edemedik ve kanamayı durduramadık. Bu durum milletimizi çok üzmekte ve derin acılar içinde kıvrandırmaktadır. Nice ocaklar sönmektedir.
Şimdi size sorarım. İçinizden birisi bir yakınını veya dostunu trafik kazalarında kaybetmeyen kaldı mı? Şurası bir gerçek ki trafik ateşi mutlaka her ocağı yakmış, kavurmuştur. Bir de trafik kazaları sonucu sakat kalanlar var. Onların durumu ve yaşadıkları ise bambaşka bir dram.
Cumhuriyet tarihimizde hiçbir sorun trafik kadar can alıcı, insani ve maddi açıdan tahrip edici olmamıştır. Öyle ki trafik kazaları, ulusal bağımsızlığımızı kazanmak için yaptığımız İstiklal Savaşı’nın “Can kaybı bilançosu”nu bile solladı. Savaşlardan daha kanlı, depremlerden daha yıkıcı bir bela olarak karşımızda dimdik durmaktadır.
Araç sürücülerinin kural tanımamazlığı, okullarda yeterince trafikle ilgili bilgiler verilmemesi, araç kullananların hız sınırını aşması, alkollü araç kullanımı kazaların başlıca nedenidir.Eskiden yollara kabahat buluyorduk artık yolların masum olduğu ortaya çıktı.Kazaların başlıca nedeni insani kusur ve hatalardır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.