Koskoca bir hafta daha bitti. Hayat telaşesi sanırım böyle bir şey olsa gerek. Pazartesi günü daha dün gibi, bir bakıyoruz Cuma gelmiş bile…

İki haftadır özellikle ikinci yıldönümümüzle ilgili çalışmalarımıza ayırdığımız vakti de hesaplarsak, gündem yoğunluğundan neredeyse nefes almaya vaktimiz kalmamış durumda. Tüm ekip olarak sanırım iyi bir dinlenmeyi de hak ettik bugün.

Tabi ki bunlar tatlı telaşeler…

İnsan işini seviyorsa, yaptığı işten zevk alıyorsa, bir de bu işi yapmak için emek harcıyorsa en büyük keyfi de yaşıyordur.

Ve bu keyfin içerisinde o haftaya verdiği emekten de memnunsa, hafta sonu geldiğinde çocuklarına zaman ayırırken, aynı zamanda bu mutluğu tüm ailesiyle de paylaşmasından daha doğal ve daha keyifli bir şey sanırım yoktur.

Gazeteci her ne kadar adına tatilde desek bile yine gündemi takip etmek zorundadır. Çünkü etrafında olup bitenden haberdar olmalıdır. Adına tatil demekteki kasıtımız ise sadece o gün gazeteye uğramamak oluyor. Ancak haber ve haberler yine devam ediyor.

Bugün hafta sonu tatilinde aynen sizler gibi ben de gazetemi elime alıp zevkle okuyup, bu haftanın bu hızlı geçişine ayak uydurmaya çalışacağım.