2017-2018 Eğitim ve öğretim yılının ikinci dönemi bugün başlıyor. Milyonlarca öğrenci on beş günlük tatilin ardından yeniden okula gidecek ve sıraları dolduracak. Eğitim ve öğretim yılının ilk yarısının yorgunluğunu atmış öğrenciler, öğretmenleri ve arkadaşlarıyla buluşacak.

Yeni Türkiye’nin güzel yarınları ve refah içerisinde başarılı bir geleceği için eğitimin çok iyi olması gerekmektedir. Ünlü bir düşünürün dediği gibi “Bir ülkenin geleceği o ülke insanlarının göreceği eğitime bağlıdır”. Ülkemizin geleceği olan genç öğrenci kardeşlerimize ve  öğretmenlerimize ikinci yarının hayırlı olmasını dilerim.

Eğitim yılının birinci bölümünde öğrencilerin karnesi ne olursa olsun, ikinci bölümde başarılı olması için hepimize büyük görev düşmektedir. Aileler şunu bilmelidir ki, okula göndermekle iş bitmiş sayılmaz.

Okula gönderilen öğrencinin takibi, ödevlerine dikkat edilmesi ve okul-aile ilişkileri çok önemlidir. Aileler bu konulara büyük önem vermeli ve okulla ilişkilerini sıkı tutmalıdır. Bunun yanı sıra  okulda verilen eğitimin her şeyden önce milli mi ona bakmak lazım. Dili bir mi, çocuklara her şey doğru öğretiliyor mu? Mesela okuyan bir çocuk: Eşeğin tekkeye gitmeyle derviş, devenin Mekke'ye gitmeyle hacı olmayacağını biliyor mu?

Çocuklarımıza okulda milli ve manevi değerler ağırlıklı bir eğitim verilmesi gerekmektedir.

Bugün kadının değeri yoksa, dövülüp, öldürülüyorsa, kıyafetinden dolayı tekmeleniyorsa, bunlar hep genelde okulda aldıkları, çevrenin ve istemeyerek yazıyorum ailede alınan eğitim sayesindedir.

Ulu Önder  Atatürk'e göre de  eğitim milli olmalıdır: "Milli Eğitim'in gayesi yalnız hükümete memur yetiştirmek değil, daha çok memlekete ahlâklı, karakterli, cumhuriyetçi, inkılâpçı, olumlu, atılgan, başladığı işleri başarabilecek kabiliyette, dürüst, düşünceli, iradeli, hayatta rastlayacağı engelleri aşmaya kudretli, karakter sahibi genç yetiştirmektir. Bunun için de öğretim programları ve sistemleri ona göre düzenlenmelidir."

2023 hedefine doğru ve Yeni Türkiye sloganıyla hamleler yapan ülkemizin milli ve manevi eğitimle donanmış gençlere ihtiyacı vardır. Eğitim ve öğretim yılının ikinci yarısının herkese hayırlı olmasını yinelerken, ailelere de büyük önem düştüğünü bir kere daha hatırlatmak isterim.