HAÇLI İTTİFAKININ SON HEDEFİ ERDOĞAN VE TÜRKİYE
Trump’ın Suudi Arabistan’ı ziyareti sonrası körfez karıştı.
Daha Trump’ın ziyaret izleri silinmeden bir kaç saat içinde Körfez ve ABD medyası üzerinden harekete geçen kampanya dikkat çekici ve son derece manidar.
2014 yılında benzeri bir durum yaşanmıştı ancak bugünkü noktaya hiç gelinmemişti. Bu çıkışların sadece gündem değiştirme mi yoksa vicdanlarda saklı eski problemler ile mi ilişkili olduğunu zamanla daha net anlayacağız.
Birleşik Arap Emirlikleri, Mısır, Suudi Arabistan Arap Baharı sürecinde de çok ciddi fikir ayrılıkları yaşamıştı. Şimdi farklı gerekçelerle soğutulan kriz yeniden ısıtıldı.
Körfez’deki kriz en çok sevinen ise; İsrail’i oldu. İsrail eski Cumhurbaşkanı Şimon Peres 'terörü finanse ettiği' iddiası ile Katar ve Türkiye'nin cezalandırılmasını istedi.
Oyun belli, oyun kurucular belli!
Oyunu büyük oynadıklarını zannedenler yüce kudretin kahhar ismi çekimine mağlup olacakları gerçeğinden kurtulamayacaklar. Sonuna kadar mazlumların yanında durmaya başkanımız şahsında tüm devlet büyüklerimizle birlikte yemin ediyoruz.
Ardından müslüman bazı ülkeler Katar'la diplomatik ilişkilerini kesti! Katar'a uygulanan diplomatik ilişkileri kesme operasyonunun arkasında hangi gerekçeler bulunuyor bakalım!
Körfez ülkeleri içinde ilmi ve kültürel yönden en ileri nüfus Katar, 2013 Sisi nin kanlı darbesine en sert şekilde karşı çıkan Arap ülkesi yine Katar, Siyonist ve Şii İran ittifakına körfezde ilk kurban edilecek ülkedir Katar.
İlk olarak Suudi Arabistan ülkenin milli güvenliği için Katar ile tüm diplomatik ilişkilerin kestiğini, deniz ve hava sınırlarını kapattığını bildirdi.
Yapılan milli güvenlik vurgusu; egemenliği ihlal eden ve meşru hiçbir zemine dayanmayan bir karar! Karar, yakın zamanda taraflar arasında başlayan, İran ve Müslüman eksenli gerilimin sonrasında geldi.
İlişkisini kestiğini açıklayan ülkelere bakalım!
Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Mısır ve Bahreyn. Yemen, Libya ve Maldivler gibi yenileri eklenmeye devam ediyor.
Katarlı diplomatlara ülkeyi terk etmeleri için 48 saat, Katar vatandaşlarına ise 2 hafta süre verildi.
Katar'ın "ülkedeki terörist aktiviteleri ve İran'la bağlantılı grupları" desteklediği öne sürüldü.
Eğer teröre destek veren ülke arıyorsanız, dönüp Amerika'ya bakın.
Diplomatik ilişkilerini kesmeleri yanı sıra, adeta Katar’ı abluka altına alan, kara, deniz ve hava sınırlarını kapatması gündeme geldi.
Ardından bazı bankalar Katar para birimini kabul etmediğini, bazıları ise hazine işlemlerini durdurduğunu açıkladı.
Bütün bu süreçlerde başta rolü Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin oynadığından şüphemiz yok.
Suudi Arabistan acaba krizlerden mi medet ummaktadır?
Yanımızdaki tek ülke olan Katar'a operasyon çekilmedi aslında. Çekilen operasyonun asıl hedefi Türkiye!
15 Temmuz sonrası Türkiye'nin ekonomisini hızlıca toparlamasındaki en büyük müttefik Katar. Amerika Türkiye'nin Ortadoğu'daki maddi ve manevi en büyük destekçisi Katar'ı tasfiye etmeye çalışıyor. Katar Müslüman Kardeşleri destekleyen, en fazla finans sağlayan tek ülke.
Sayın Cumhurbaşkanım Recep Tayyip Erdoğan'ın belirttiği gibi; Katar Türkiye'nin kara gün dostudur. O sebeple bize dost olmak, yoldaş olmak ve kardeş olmak düşer.
Bölgenin en küçük ülkesi ama gayri safi milli hasıladan fert başına düşen gelir bakımından dünyanın en zengin ülkelerinden olan Katar'a sahip çıkamazsak, Suriye'de fazlasıyla sıkışacağız.
Türkiye, kendi toprakları dışındaki ilk büyük askeri üssünü Katar’da kuruyor. Tugay seviyesinde olacak bu askeri üste kara, hava ve özel kuvvetler komutanlığından birlikler konuşlandırılacak.
Türkiye’nin Katar’da üs kurma kararı ilişkileri daha sağlam bir zemine oturtup gelecek hamlelere karşı güçlü ve dirençli kılacaktır.
Yangına körükle gitmemek gerekir. Körfez İşbirliği Ülkeleri arasında uyumun olması bölgenin ve Arap aleminin geleceği ve hatta güvenliği için büyük önem arz ettiği gibi Türkiye için de çok önemlidir.
Ekonomik ve siyasi olarak güçlü Katar hükümeti körfezdeki diplomatik krizin uzun sürmemesi için gerekeni mutlaka yapacaktır. Bölgede çözüm üreten, demokrasi ve kurumsal istikrar tecrübesi olan Türkiye'nin arabuluculuk misyonunu üstlenerek katalizör görevi yapacağına inanıyorum.
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Katar için devrede! Gereğini yapacaktır ve oyunu bozacaktır.
Katar'da Askeri üssümüz var zaten gerekirse Türk ordusu Katar'a girer.
İftiraya uğrayan Katar'a destek veren tek lider başkomutanımız Recep Tayyip Erdoğan'dır.
Bu dâva hor, bu dâva öksüz, bu dâva büyük!
Bölgede barış ve istikrarın önemine işaret ettiği görüşmelerde mevcut gerilimin düşürülmesinde diplomasi ve diyalog yolunu tercih etmenin öneminin vurgulayan Başkanımız Erdoğan'ın "Katar, Türkiye'nin kara gün dostudur" açıklamasını lütfen unutmayalım.
Geçmişte olduğu gibi bugünde islam dünyasının tek umudu biz. Haçlı, siyonist ve komünist küfür ittifakının hedefe oturttuğu tek ülke olarak birlik ve beraberlikle kenetlenmeye devam edeceğiz. Allah'ın izni ile yedi düvelin hakkından geleceğiz. Rabbim niyetlerimizi temiz kılsın selam ve dua ile.