Halime Bilgin

Halime Bilgin

Sen kimsin bereket teyze mi huzursuz amca mı?

Sen kimsin bereket teyze mi huzursuz amca mı?

Bu gün huzursuz amca ve bereket teyzenin kısa bir teşbih hikayesi ile başlamak istiyorum.

Huzursuz amca genelde herkesin evinde olan birisi.Bereket teyze ise biraz seçici.Öyle her gördüğü evin kapısını çalmıyor.Tesadüfe bakın ki bunların ikisi bir eve aynı anda misafir olurlar.Bereket teyzenin öyle bir ihtişamı var ki gittiği yeri huzur kaplıyor.Huzursuz amca ise bundan çok etkilenen ,kendi kendini sıkan ve en sonunda bir yerden patlayarak etrafı kokutan birisi. Çünkü bereketin enerjisi onu her zaman daraltıyor ve hiç tatmadığı içinde bereket teyzenin huzurundan sıkılıyor.Sanki dünyaya huzursuzluk görevi verilmiş kendine ve yayması istenmiş.

İnsanlar olarak kendi kendimize ve etrafımıza yaydığımız enerji akımını bir görebilseydik o zaman sadece düşünce dünyamız için çabalardık belkide.

Ya görebildiklerimiz için ne yapıyoruz.

Mesela insan olarak konuşmayı çok seviyoruz.Bir gün önce konuştuklarımızı iki gün sonra unutuyoruz.Eğer ki bir haftalık konuşmalarımız kayd edilse ve bize dinletilse ne kadar pişmanlık duyacağımız halller yaşardık kimbilir.Konuşmalarımıza ek,okuduğumuz kitaplar,görüntülü ve sesli yayınlar sonunda oluşan düşünce ve duygu durumları davranışlarımızı şekillendirmemizde önemli etken.Tüm bunlar sonunda zihnimizde oluşan önyargılar, beklentiler, düşünceler ve oluşan duygular gerçekten bize mi ait bir durup bakmak gerekir.

Bunu öğrenmenin yolu, bir hafta zihnimize gelen her şeyi kontrol edemesekde biraz farkındalıkla takip edersek,komşumuzun bir sözüyle girdiğimiz beklenti durumu,sosyal medyadaki bir twit ile kaygı üretmemiz, izlediğimiz bir programdaki konuşmacının cümleleri ile gelecek endişesi taşıdığımızı görebiliriz.Yaptıpımız şey aslında, farkında olmadan beynimize gelen her düşünceye her huzursuz amcaya dalga boyutumuzu açmak.

Bunu bilim insanları zaten açıklamışlar. Biz farkında olalım veya olmayalım fizik bedenimiz yanında enerji boyutumuz var.Bir şeyin görünür olmaması o şeyi yok yapmaz.Bunun sağlamasını bir örnekle yaparsak, aileden biri size üzüleceğiniz bir söz söylüyor ve siz unutmak istediğiniz halde sürekli beyniniz meşgul oluyor ve kendinizi kötü hissediyorsunuz.Size kendinizi kötü hissettiren bu hal durumu etrafa yayılan kötü enerji dalgaları olması mümkün.Çünkü karşı tarafın ağzından çıkan söz negatif ve sizde kendinizi karşı tarafdan çıkan bu dalga boyutuna karşı korumaya almadınız.Bu nedenden o ortama yayılan kötü enerji sizi rahatsız ediyor.Bu nedenden,üzüldüğünüz, öfkelendiğiniz zaman temiz havaya çıkın ve yürüyün diye söylenir.Çünkü dalga boyutunuz değişince bedeninizdeki dalgalarda değişir.

Negatif enerjilerden yani negatif düşüncelerden,sözlerden korunmak için ne yapmamız gerekire gelince;

Alimler genelde boş ,malayani gündelik insana bir şey kazandırmayan konuşmalardan kaçınılması gerktiğinin altını çizerler. Ve Allah' ı zikr ile meşgul olunmasını tavsiye ederler. Bunun sebebi şimdilerde daha anlaşılır oldu.Zikr'in insan beynini tüm kötü dalgalardan koruyan bir kalkan olduğu biliniyor artık.

İkincisi zihnin şartlanmışlıklardan arınarak,içe dönük çalışmalar yapılması ve güçlü bir irade oluşturarak her an kontrol mekanizmasının çalışılması ile de negatifliği bertaraf etmek mümkün.

Ayrıca pozitiflik katan her düşünce ve durumu hayata çekme potansiyelini süreklilik haline getirmek de en önemli etken.

Bir diğer yöntem negatif dalgalar düşünceler içten üretiliyorsa yani huzursuz amca modunda olunursa,negatiflerin yerini pozitif düşüncelerle ve olumlu sözlerle değiştirmek ve etrafa bunları yaymak.

Sonuçda kişi huzursuz amca ve bereket teyze olma kapasitesini birlikte taşır.Hangisini seçtiği kişiyi belirler.Dolayısı ile yaşam tarzını ve hayata bakışını da bu seçim tarzı ele verir.Bu nedenle,sadece kendine odaklanarak, düşüncelerin ve ağızdan çıkan sözlerin farkında olarak bir kaç hafta geçirebilmek kendini tanımana yeter.

Simdi sen kimsin bereket teyze mi huzursuz amca mı ?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Halime Bilgin Arşivi
SON YAZILAR