
Fatih Şeker
Yazarın Tüm Yazıları >SAVAŞ ÇOCUK OYUNCAĞI DEĞİLDİR
“Suriye ve Rus Genelkurmay Başkanlıkları Türkiye’deki tartışmaları rahatlık içinde izliyor. Ellerinde halen Nuh-1 ve Nuh-2 denilen iki planları var. Bu planların temel amacı şu. Türkiye’den Suriye’ye askeri bir harekât olursa, Rus desteği ile Suriye Ordusu Türkiye’deki büyük barajlara füze saldırısı yapmayı, barajları yıkmayı hedefliyor.” (MHP Milletvekili Ümit Özdağ, TBMM Tutanağı, 9 Şubat 2016)
Savaş tamtamlarının çaldığı şu günlerde Türkiye Suriye’de tarihinde ilk defa hem Suriye hem de Rusya ile ani bir çatışmayla karşı karşıya kalabilir. Türkiye Cumhuriyetinin yurtta barış dünyada barış anlayışındaki dış politikası artık çoktan unutularak stratejik derinlikte komşularıyla sıfır sorundan herkesle savaşa giden bir anlayışla yönetilmeye başlandı. Dünyada gerçekten övgüyle bahsedilen ve takdir edilen cumhuriyetin diplomatlarına monşer denilerek görüşlerine başvurulmadan danışmanların verdiği akıl Türkiye Cumhuriyeti dış politikasına yön vermeye başladı.
Eğer böylesine bir çatışmaya girmek Türkiye için onarılmaz yaralar açacağı gibi, Cumhuriyet tarihinde ilk defa unutulmayacak ve Türkiye’yi sarsacak ekonomik krizle karşılaşacak, dişinden tırnağından artırarak bin bir emekle yaptığı baraj, rafineri, fabrika gibi değerlerinin yıkımına sahne olacaktır.
Son girdiğimiz kendi vatandaşlarımızı ve toprağımızı korumak uğruna girdiğimiz 1974 Kıbrıs Barış Harekâtından sonra bugün PYD’yi terör örgütü kabul etmeyen müttefikimiz ABD tarafından uygulanan ambargo nedeniyle ordumuz malzemesiz, silahsız kaldığı gibi ekonomik krizler, siyasi çalkantılar ve dış politika yetersizlikleriyle boğuşuyoruz. En ilginç olan ise Amerika bizim toprağımız incirlik üssünden PYD’ye silah ve malzeme yardımı yapıyor. Birkaç yüz metre ötede bizim incirlikten giden silahlarla Işid bize ateş ediyor. Biz ise PYD terör örgütü diyorsak kimse bize inanmıyor ve PYD Işid ile savaşıyor diye Türkiyeyi Işid’e destek vermekle suçlayan batı ülkeleri var.
Bugün İsmet İnönü’nün ülkemizi 2. Dünya Savaşı’na sokmayarak ne kadar isabetli bir karar verdiğini bugünkü karar alıcılar bir kere daha değerlendirmelidirler. Geçmişte 450 yıl Osmanlı’nın altınlarıyla keyif süren Arapların bu günkü temsilcisi Suudiler asla güvenilmeyen ve her daim Amerika’nın bir işaretiyle her an Türkiye’ye sırt çevirecek kadar güvenilmeyen işbirlikçilerdir. Geçmişte İngilizlerin paraları, Fransızların silahlarıyla Osmanlı askerlerini arkadan hançerleyen Suudiler bu güne kadar Filistin halkına kan kusturan İsrail hiç ses çıkarmadığı halde bu gün ortalıkta görünmeleri kahramanlıktan değil Suudi kralının tahtın koruma korkusundandır.
Ankara’daki karar alıcılar ABD’nin kirli planlarını, Suudilerle Türk ordusunu Rusya’ya karşı savaşa sürme düzenbazlığını görmeli ve asla bu tuzaklara düşmemelidir. Savaş başladığında hiçbir oy desteği önemli değildir. Savaşın kimleri öldüreceği hiç belli olmaz halk kitleleri ülkeyi hem de bir hiç uğruna savaşa sürenleri hiç affetmez.