Sporla ilgili yazı yazmayı hiç sevmiyorum. Maç izlemek bile bana çok keyif vermez işin doğrusu. Ama zaten bu son günlerde yaşananlar da pek sporla alakalı değil. Açık ve net söylemeliyim ki, sporla alakası olmayan işler peşinde koşan sporcular ve spor adamlarını da bu camiadan bir şekilde elenmesini sağlamalıyız.

Bir Konyaspor-Fenerbahçe maçı yaşandı. Ve bu maç akıllarda, skoruyla ya da sahadaki güzel olaylarıyla kalmadı. Ya neyle kaldı? Fenerbahçe Spor Kulübü yöneticilerinin açıklamalarıyla akıllarda kaldı.

Fenerbahçeliler Derneği Konya Şube Başkanı Bülent Kaşdoğan’ın Meram Belediye Başkanına isnat ettiği“paralelci” açıklaması ve Fenerbahçe Yöneticilerinden Mahmut Uslu’nun Konyaspor Başkanı Ahmet Şan’a isnat ettiği “paralelci” suçlaması Konyaspor-Fenerbahçe müsabakasının en çok konuşulan olayları haline gelmiştir.

Ve şimdi de Türkiye gündemi Trabzonspor-Fenerbahçe maçındaki olaylara kilitlenmiştir. Bir Trabzonsporlu taraftarın sahaya inip, hakemi yumruklaması gündeme oturmuştur.

Şimdi ne olacak?

Yapılacak şeyler aslında belli. Taraftarı bu kadar kışkırtan açıklamalarda bulunan yöneticiler cezalandırılmalı hatta mümkünse spordan el çektirmelidir.

Sahaya inip hakem yumruklayan “futbol teröristi” en ağır cezayı aldığı gibi aynı zamanda bu kişinin taraftarı olduğu takıma da en ağır ceza verilmelidir.

Buna göre koskoca bir şehrin takımının başkanına olur olmaz şeyleri söyleyen kişi bence önce bir psikiyatra götürülmeli ve ondan sonra da kesinlikle cezalandırılmalıdır. “Konuşmak için; ağzı olmak yeterli sebep olmamalıdır”.

Bunun dışında Trabzonspor’u kışkırtan konuşmalar yapan yöneticiler olmuşsa, bu başkan bile ise cezalandırılmalıdır. Hatta bu yöneticilere spor yöneticiliğinden el çektirilmelidir.

Bunun dışında, hakemi yumruklayan kişi ağır cezada yargılanmalı ve taraftarı olduğu Trabzonspor KÜME DÜŞÜRÜLMELİDİR.

Bu tür katı ve caydırıcı önlemler alınmadığı müddetçe spor yöneticileri “dedikodularla siyaset yapmayı” bırakmayacak. Spor kulüpleri de taraftar sorumluluğuna vakıf olamayacaklardır.

Bu şekilde devam ederse de spor müsabakalarını eğlence olarak görmek gelişmeyecek ve insanlar aileleriyle gidip maç izlemekten imtina edeceklerdir.

İşte bu sonuca yol açan gerek kulüpler, gerek taraftarlar ve gerekse yöneticiler en ağır şekilde cezalandırılmalıdırlar.