Geçtiğimiz hafta sonu Cumhurbaşkanı Erdoğan Ekonomi Reform Paketi adı altında yapılacak değişimlerden bahsetti. Bu paket toplumda hemen karşılığını buldu. Yani Ak Partili olanlar bu paketin ne mükemmel bir paket olduğunu, bununla birlikte artık Türkiye’nin refah içerisinde olacağını savunmaya başladılar. Ak Partili olmayanlar da, bu paketin hiçbir işe yaramayacak bir paket olduğunu, savunulamayacağını falan konuşmaya başladılar.

Cumhurbaşkanı’nın açıklamasından sonra tabii ki hemen açıklama metnini ve reform ile ilgili kitapçığı elde ettik. Yaklaşık 100 sayfalık bir kitapçıktan bahsediyorum. Yani her ne hikmetse gazete bile okumaktan imtina eden vatandaşlarımızın 100 sayfalık bir kitapçığı bir çırpıda okuyup, inceleyip, iyi veya kötü; doğru veya yanlış olması konusunda beyan belirtmesini gerçekten takdir ettim. Çünkü bendeniz maalesef bu kitapçığı tüm hafta sonunda ancak inceleyebildim. Ve bu incelemenin sonucunda da bu paketle ilgili olarak “mutlak doğrudur” ya da “mutlak yanlıştır” diyebilme şansımın olmadığını söyleyeyim. Bazı konuların yapılmasının kesinlikle çok isabetli olacağını, bazı konuların yapılmasının nedenine biraz temkinli yaklaştığımı söylemem gerekir.

Bir kere temel amaç olarak belirtilen makroekonomik istikrarın temini, üretim ve verimliliğin artışı ve de şeffaf, öngörülebilir ve hesap verilebilir bir yönetişimden bahsetmesi çok isabetli ve yerinde amaçlar olduğunu belirteyim. Sanırım bu amaçlara kimse itiraz etmez.

Mesela “Kamuda taşıt alımı ve kiralanması, temsil ve ağırlama gibi harcama alanlarına katı sınırlamalar getirilecektir” maddesine nasıl bir itiraz edebiliriz. Tüm toplum olarak zaten kamu kurumlarının israfından bezmiş bir haldeyken bu sınırlamalar hepimizi mutlu eder.

Daha önce 54. Hükümet tarafından “havuz sistemi” adıyla uygulanmaya çalışılan sistem bu reform paketinde “Hazinenin kullanımı dışında kalan kurumların hesabı, Tek Hazine Kurumlar Hesabı sistemine aktarılacak ve nakit yönetimi verimliliği artırılacaktır.” Diye belirtilmiş. Ayrıca toplam borç stoku içinde döviz cinsi borçların payının azaltılacak olması da birilerinin oturduğu yerden zengin olmasının önüne bir nebze de olsa geçecektir.

Basit usulde vergilendirilen berber, kuaför, tesisatçı, tuhafiyeci, marangoz, kaportacı, lastikçi, tornacı, çay ocağı işleticisi, terzi, tamirci gibi yaklaşık 850 bin esnaf gelir vergisinden muaf tutularak, beyan yükümlülüklerinin kaldırılacak olması büyük bir reform bence.

Tarlada ve hallerde kalan ürünler oluşturulacak Dijital Tarım Pazarı’nda satılacak. Sebze ve meyve zayiatını azaltmak için soğuk zincir desteği verilecek. Sorunlu krediler içinde katma değer üretme ve istihdam oluşturma potansiyeli bulunanların rehabilitasyonu için Girişim Sermayesi Fonlarının kurulmasına yönelik çalışmalar yapılacak. Yani kredi sorunu yaşamış “iyiniyetli” vatandaşlar bundan ötürü mali çalışmalarını engellemeyecek bir sistem olacak. İstihdam teşvik sistemi sadeleşecek. Ortadaki karışıklıklar kaldırılarak daha verimli bir hale gelecek. Mikro ve küçük ölçekli işletmelerde istihdama katılan her kişi için destek ve kredi imkanı genişletilecek. Mesleki Eğitim Merkezleri geliştirilecek ve kalfalıkta ücretler yükseltilecek. Üst düzey kamu görevlerine atanmada aranan mesleki tecrübe şartları güçlendirilecek. Kamu görevlilerine başka kurumların yönetim/denetim kurullarında en fazla bir görev verilecek.

Yani paketteki bu tür açıklamalar genelde hepimizi yakından ilgilendirdiği özellikler belirtmek istedim. Tabii ki, ihracatçıya, üreticiye, dijital dünya adına da oldukça yararlı reformlar gözüküyor.

Ama tabii ki yeni kurulacak, komisyonlar, kurum ve kuruluşlar, umut edelim bu çalışmaları yürütebilecek nitelikli kişilerden oluşsun. Ayrıca tabii ki bu reformların hayata geçmesi için atılacak adımlar da Devlet’e belirli bir harcama getirecektir. Yine umalım ki, bu harcamalar da ilk başta konuşulan şeffaf ve hesap verilebilirlik ilkesine uygun olacaktır.

Reform her zaman insanlara coşku vermiş, güç vermiş bir uygulama yöntemidir. Bu reformların sonucu eğer yerinde ve sorunsuz bir netice verirse o zaman Millet olarak güzel hayaller kurabiliriz. Ancak daha önce açıklanan reform paketlerinin sonucunda verim alınamaması vatandaşın bu pakete de endişeli bakmasını normal karşılamak gerekecektir.

En güzeli bu sefer bu reform paketinin maddelerini ve sonuçlarını Millet olarak takip edip gerektiği yerde uyarıda bulunmak olacaktır.

Dostlukla kalın.