Ne yalnızlığı kardeşim!
15 Temmuz sonrasında belki de ülkenin yararına olan tek şey, toplumun birlik ve beraberlik içerisinde tek bir ses olarak hareket etmesiydi. Bu birlik ve beraberliğin aslında tek kaynağı da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dı.
Bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın en güçlü olduğu zamanlardayız. Yani kim ne derse desin, Cumhurbaşkanı Erdoğan ülkenin en güçlü kişisi olarak Devletin başında. Böyle bir desteğe sahip olan kişinin yalnız olmasını düşünmek acaba ne kadar doğru?
Son zamanlarda sanki Cumhurbaşkanı Erdoğan sanki yalnız adammış gibi bir söylenti yayılarak algı yönetimi yapmaya çalışılıyor.
Şunu söyleyebilirsiniz: “Cumhurbaşkanı 17-25 Aralık sürecinden sonra bu FETÖ’yle bir mücadele başlattı ama AK Parti örgütleri ve Hükümet bu konuda gereken destekleri Cumhurbaşkanına vermedi”. Buna eyvallah…
Ama Cumhurbaşkanına hele şu anda “yalnız” demek tamamen algı yönetimidir. Ve bu algıyı güçlendirmenin Devlet’e bir yararı yoktur.
Bugün 15 Temmuz itibariyle ülkede iki kutup vardır. Birisi Cumhurbaşkanının başını çektiği Devlet tarafı; diğeri de FETÖ’nün başını çektiği terör tarafıdır. Burada vatandaş tercihini bu ikisinden biri yanında kullanacaktır. Terörün yanında olamayacağımıza göre ülkede taraf bellidir.
Tarafını rüzgarın yönüne göre belirleyecekler bu zaman içerisinde olmuştur. Hatta darbe girişimi gecesinde bile tarafını belirlemek için darbenin gidişatını bekleyip ona göre açıklama yapanlar mevcuttur. Bunlardan hesap muhakkak sorulmalıdır ve sorulacaktır.
Şimdi bu tip kişiler ortalığa “Cumhurbaşkanının yalnızlığı” gibi bir algı atmışlar ve bu algı yönetimiyle güya Cumhurbaşkanını daha çekingen hale getirmek derdindedirler. Ama her bu tür girişimlerden sonra Cumhurbaşkanı halk desteğini daha da güçlenerek almaktadır.
Bunun dışında iç sorunlar zaman içerisinde tekrar konuşulacak ve değerlendirilecektir. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin hem terörün bitirilmesi için yaptığı teklif hem de “Hükümetin arkasındayız” açıklaması özellikle incelenip anlaşılması gereken bir açıklamadır.
Bugün teröre karşı Devletinin arkasında olmayan, günlük ıvır zıvır politikalarla zaman geçirmeye uğraşanlar; yarın halkın yanında yer bulamayacaklardır.
Halkın talepleri ve anlayışları dışında; “halka rağmen” politika yaparak başarılı olunamayacağına göre herkes kendi politikasını ve çalışmalarını şöyle bir değerlendirmelidir.
Ülkenin kurtuluşundan en önemli mihenk taşlarından 30 Ağustos zaferi herkesin kendini değerlendirmesi için de bir vesile olsun. Ülkemize zaferimizin yıldönümü de kutlu olsun.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.