Telefon elimizden düşmüyor: Neden sürekli ekrana bakıyoruz?
Sabah uyanır uyanmaz ilk işimiz telefonu elimize almak. Henüz gözümüz tam açılmadan bildirimleri kontrol ediyor, sosyal medyada kim ne paylaşmış diye bakıyoruz. Kahvaltı yaparken bir yandan da ekrana göz atıyoruz. Akşam yemeğinde bile sofrada sessizlik varsa nedeni genelde aynı: herkes telefonunda.
PEKİ NEDEN BU KADAR BAĞLANDIK BU KÜÇÜK EKRANA?
Aslında cevabı basit: Çünkü telefonda her şey var. Haberden eğlenceye, alışverişten sosyalleşmeye kadar bütün hayatımız artık bu cihazın içinde. Ama mesele sadece ihtiyaçlar değil. Birçoğumuz sıkıldığımız her an refleks gibi telefona sarılıyoruz. Düşünmek yerine kaydırmayı, hissetmek yerine izlemeyi tercih ediyoruz. Çünkü kolay. Çünkü hızlı. Çünkü dikkatimiz artık uzun süre bir yerde kalamıyor.
Bazen bu alışkanlık kontrolsüz bir bağımlılığa dönüşebiliyor. Yanımızda biri varken bile ekranı tercih ediyoruz. Kalabalık içinde yalnızlaşıyoruz. Düşünmeyi, hayal kurmayı, hatta sadece boş boş bakmayı unutur hale geliyoruz.
Elbette teknoloji hayatı kolaylaştırıyor. Kimse eskiye dönelim demiyor. Ama belki de bazen kendimize şu soruyu sormamız gerekiyor: “Gerçekten yapacak başka bir şeyim mi yok, yoksa sadece alışkanlık mı?”
Bir gün boyunca sadece ne zaman ve neden telefonumuza baktığımızı fark etmeye çalışalım. Belki o zaman, elimizi biraz daha az uzatırız ekrana. Ve belki yeniden başlar etrafımızdaki dünyayı fark etmeye.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.