Odyoloji işitme ve denge bilimi olup işitme ve denge bozukluklarının tanılanması ile ilgilenen bilim dalıdır. İşitme ve denge bozukluklarının tanılanması ilgili testlerin yapılması, yorumlanması, odyolojik tanının konulması ve odyolojik rehabilitasyonun yapılmasına yetkin kişiye ise odyolog denilmektedir.

Odyologlar ilgili üniversitelerin Odyoloji lisans bölümünü tamamladıktan sonra; lisansüstü odyoloji programlarına katılarak akademik olarak devam edebilmekte, devlet ve özel hastanelerinde ,işitme cihazı merkezlerinde , rehabiltasyon merkezlerinde ve vestibüler sistem hastalıklarının tedavisini yapmak üzere vestibüler kliniklerde çalışma imkanları bulmaktadırlar. Aynı zamanda işitme cihazı ve rehabilitasyon merkezleri açmak konusunda da yetkiye sahiptirler.

İşitme Cihazı merkezinde KBB uzmanı tarafından işitme kaybı tanısı almış bireylerin işitme kaybı derecelerine, oluşumlarına ve kişisel tercihleri de göz önünde bulundurularak cihazlandırılması temel hizmet olarak nitelendirilir.

İşitme Cihazı Merkezindeki odyolog; tanı almış hasta grubuyla alakalı yetkin bilgiye ve tecrübeye sahip olmak zorundadır. Erken dönem cihazlandırma hastanın beyin seviyesinde sesleri anlamlandırması konusunda ciddi bir fark yaratmaktadır.

İşitme kaybı sıklığını incelediğimiz takdirde çift taraflı(bilateral) oluşumun daha fazla görüldüğünü bilmekteyiz. Bu durumda bilateral cihazlandırma konusunda hastanın bilgilendirilmesi, anlama ve ayırt etme skorlarının yükselmesi için; yakın dönem işitme cihazı kullanım performansının artması için çok önemlidir.

İşitme kaybına uygun cihazlandırma gerçekleştirdikten sonra işitsel rehabilitasyon sürecinin takibi de odyologun gözleminde olmalıdır.

Özellikle bebek ve çocuklar için alıcı ve ifade edici dil sürecinde önemli sonuçlar gözlemlemekte ve bu süreçte aile desteği de göz ardı edilmemelidir. İşitme cihazı ile başlatılan, işitsel rehabilitasyon ile artırılan aile ile tamamlanan, desteklenen bir süreç olmalıdır.

İşitme kaybına yönelik doğru cihazın belirlenmediği durumlara hastaların işitme cihazı kullanıma psikolojik olarak şiddetli tepkiler verdiğini ve kabulünde zorlandıklarını bilinmektedir.

İşitme Kaybının derecesine göre kulak arkası ve kulak içi şekilde uygulanan işitme cihazlarında kulak izi de işitme cihazının performansını önemli ölçüde etkilemektedir. Kulak kanalının özelliklerine uygun yaptırılması gereken kulak izinin yetersiz alınması veyahut yanlış yaptırılması işitme cihazı kullanımını zorlaştırıcı ve yavaşlatıcı etkiye sahiptir.

İşitme cihazı satışı bütüncül ve tamamlayıcı bir hizmet gerektirmektedir. Cihaz satışından sonra işitme cihazının ve kulak kalıbının bakımı periyodik kontrolleri ve hasta memnuniyeti temelli işitme çözümleri ile hizmet kalitesi arttırılmaya çalışılmalıdır.