Arif AYTÜRK

Arif AYTÜRK

A.Ş. ve LTD.ŞTİ.’lerde sigorta primleri sorumluluğu

A.Ş. ve LTD.ŞTİ.’lerde sigorta primleri sorumluluğu

Anonim Şirket Yönetim Kurulu Üyeleri ile Limited Şirket Müdürlerinin Sigorta Primlerinden Şahsen Sorumluluğu

1-Genel Değerlendirme

Mülga 506 Sayılı Kanunun 80.maddesinde; “sosyal sigorta primlerini haklı nedenleri olmaksızın, süresi içerisinde tahakkuk ve tediye etmeyen kamu kurum ve kuruluşlarının tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri mesul muhasip, sayman ile tüzel kişiliği haiz diğer işverenlerin üst düzeydeki yönetici veya yetkililerinin Kurum’a karşı işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu” oldukları belirtilmiştir.

01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı kanunun 88.maddesinde ise; ”Kurumun sigorta  primleri ve diğer alacakları haklı bir sebep olmaksızın bu Kanunda belirtilen sürelerde ödenmez ise kamu idarelerinin tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri, tüzel kişiliği haiz diğer iş verenlerin şirket yönetim kurulu üyeleri de dahil olmak üzere üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri ile kanuni temsilcileri Kuruma karşı  işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu” oldukları belirtilmiştir.

Gerek mülga 506,gerekse 5510 sayılı Kanunlardaki bu düzenlemeye göre, Kamu kurum ve kuruluşları yönünden;

-Tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri,

Tüzel kişiliği haiz diğer işverenler yönünden ise;

-Şirket yönetim kurulu üyeleri,

-Üst düzey yöneticileri veya yetkilileri,

-Kanuni temsilcileri,    

İşverenlerin borçlarından Sosyal Güvenlik Kurumu’na karşı müştereken ve müteselsilen sorumlu olacaklardır.

01.10.2008 tarihi itibariyle 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu yürürlüğe girerek, her ne kadar 506 sayılı Kanun yürürlükten kalkmış ise de, anılan Kanuna göre tahakkuk eden prim borçları için 10 yıllık zamanaşımı süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumu’nun şirket yöneticilerine başvurma hakkı bulunduğundan, halen 506 sayılı Kanun’a göre Kurum alacaklarının takibi yapılabilmektedir.

506 Sayılı Kanunun 80.maddesinde yer alan düzenleme ile 5510 sayılı Kanunun 88.maddesinde yer alan düzenleme farklılık arz etmektedir.

2-506 sayılı Kanunun 80.maddesi ile 5510 Sayılı Kanunun 88.maddesi arasındaki farklılıklar

Mülga 506 sayılı Kanunun 80.maddesi ile 5510 sayılı Kanunun 88.maddeleri arasında;

-Alacağın niteliği,

-Sorumlu tutulan kişilerin niteliği,

Hususlarında farklı düzenlemeler yer almıştır.

2.1-Alacağın niteliği yönünden farklılıklar

506 sayılı Kanunun 80.maddesinde açıkça” sosyal sigorta primlerini haklı nedenleri olmaksızın” kavramı yer almakta iken, 5510 sayılı Kanunun 80.maddesinde bu husus;” sigorta  primleri ve diğer alacakları haklı bir sebep olmaksızın”  şeklinde düzenlenmiştir.

506/80.maddesinde,Sosyal Güvenlik Kurumu, şirketlerin üst düzey yöneticilerine yalnızca sigorta primi alacakları için  başvurabilirken, 5510/88 madde ile sigorta primlerine diğer alacaklar kavramı da eklenerek, Kurum’un şirket yöneticilerine başvuracağı alacak türü genişletilmiştir.

Böylelikle 506 Sayılı Kanuna göre sigorta primi dışında, eğitime katkı payı, damga vergisi, özel işlem vergisi ve idari para cezaları gibi alacaklar yönünden Kurum, şirket yöneticilerine başvuramazken, 5510/88.madde ile tüm bu alacaklar yönünden şirket yöneticilerine başvurabilme imkanı getirilmiştir.    

2.2-Sorumlu tutulan kişilerin niteliği yönünden farklılıklar

506/80.maddede prim borçlarından sorumlu tutulacak kişiler için; “tüzel kişiliği haiz diğer işverenlerin üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri”  belirtilmişken,5510/88 ile;” şirket yönetim kurulu üyeleri de dahil olmak üzere üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri ile kanuni temsilciler” kavramı getirilmiştir. Burada getirilen yenilik, üst düzey yönetici veya yetkiliye ilaveten kanuni temsilcilerin de sorumluluğuna gidilmiş olmasıdır.

Yeni düzenleme ile getirilen “kanuni temsilci” kavramı ne anlama gelmektedir?

Temsilci, başkasının nam ve hesabına hareket ederek, irade beyanı ile, temsil ettiği kişiyi, hak sahibi veya borçlu kılabilen kişidir. Temsilcinin temsil yetkisi, bir kanun hükmüne ya da temsil edilenin istek ve iradesine dayanır. Kanuna dayanan temsil yetkisine, kanunu temsil, bu yetkiye sahip olan kişiye de kanuni temsilci denir.

5510 sayılı Kanunun 88.maddesi ile Kurumun tüm alacakları yönünden sorumlu tutulan Kanuni temsilci, esasen hem 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanunun mükerrer 35.maddesindeki düzenleme çerçevesinde her türlü kamu alacağı için sorumlu olan, hem de 213 Sayılı vergi Usul Kanunu’nun 10.maddesinde vergi alacağı yönünden sorumlu olan kişidir.5510/88 madde ile Sosyal Güvenlik Kurumu’nun her türlü alacağından da kanuni temsilci sorumlu tutulmaktadır.(Kanuni temsilcilerle ilgili  6183 sayılı Kanunun mükerrer 35. maddesinin 5 ve 6. fıkralarındaki amme alacağının doğduğu  ve ödenmesi gerektiği zamanlardaki kanuni temsilcilerinin farklı kişiler olması durumunda bunların müteselsil sorumlu olacağına ilişkin düzenleme 03.04.2015 tarih ve 29315 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 19.03.2015 tarihli E:2014/144,K:2015/29 sayılı Kararı ile iiptal edilmiştir.)

Kanuni temsilcilik kavramı ile ilgili olarak ise, TTK’nun  İdare ve Temsil Başlıklı 540.maddesinde “aksi kararlaştırılmadıkça, ortaklar, hep birlikte, müdür sıfatıyla limited şirketin işlerini idareye ve şirketi temsile mezun ve mecburdurlar, şirket mukavelesi veya umumi heyet kararı ile limited şirketin idare ve temsilinin ortaklardan birine veya birkaçına bırakılabileceği, 541.maddesinde ise şirket mukavelesi veya umumi heyet kararıyla şirketin idare ve temsilinin, ortak olmayan kimselere de bırakılabileceği, hükmü yer almaktadır. Bu düzenlemeye göre, limited şirket ortaklarının tamamı, yahut müdür sıfatıyla atanan ortak yahut ortak olmayan kişiler limited şirketin kanuni temsilcisi durumundadırlar.5510 Sayılı Kanunun 88.maddesine göre de Kurum alacağında sorumludurlar. (Devamı Yarın)

Arif AYTÜRK

Emekli SGK Başmüfettişi

A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Arif AYTÜRK Arşivi
SON YAZILAR